YDH- İsrail’de yayımlanan Haaretz gazetesi yazarı Gideon Levy, Gazze’ye insani yardım götüren Özgürlük Filosuna yapılan insanlık dışı saldırıyı değerlendiriyor.
YDH- İsrail’de yayımlanan Haaretz gazetesi yazarı Gideon Levy, Gazze’ye insani yardım götüren Özgürlük Filosuna yapılan insanlık dışı saldırıyı değerlendiriyor.
Barış filosu tabii ki barış getirmeyecek ve hatta Gazze kıyılarına ulaşmayı bile başaramayacak. Gemileri Aşdod limanına çekmeyi içeren eylem planı bizi de yine aptallık ve hata kıyılarına sürükleyecek.
İsrail propaganda aygıtı kendi umutsuz taşkınlığında zirveye ulaştı. Gazze’deki lokantalardan dağıttığı menülerin yanında yanlış bilgiler de vardı.
Kendisini hiç başlatmasa daha iyi olacağı, sonuçsuz bir halkla ilişkiler savaşına ve dolayısıyla büyük sıkıntılara soktu. Gazze etrafındaki etkisiz, yasadışı ve ahlaksız kuşatmayı sürdürmeyi ve “barış filosu”nu Gazze kıyılarına demirlemekten alıkoymayı istemek? Özellikle bahaneler, yalanlar ve taktiklerle ilgilenmeyen bir dünyaya karşı açıklanacak hiçbir şey yoktur.
Sadece İsrail’de yaşayan insanlar bu kirlenmiş bilgileri kabul etmeye devam etmektedirler. Koro, eski zamanların savaş öncesi ritüellerini anımsatır şekilde hiçbir şeyi sorgulamadan alkış tutmaktadır. Beyaz üniformalı askerler bizim namımıza hazır bulunmaktadırlar. Sözcüler bizim adımıza aldatıcı açıklamalar yapmaktadırlar. Görünüşe göre de içimizden hiç kimse bu tiyatroya müdahale etmemektedir.
Koro yalan ve sahtekarlık şarkıları söyleyegelmektedir. Koroda bulunan hepimiz Gazze’de bir insani sorun olmadığını söylemekteyiz. Koroda bulunan bizler Gazze’deki işgalin sona erdiğini ve filonun İsrail egemenliğine yönelik bir saldırı olduğu iddiasındayız. Zira gemide sığınak yapımı için çimento bulunmaktadır ve konvoyu da Türkiye’deki Müslüman Kardeşler finanse etmektedir.
Gazze’deki İsrail kuşatması Hamas’ı yenilgiye uğratıp Gilad Shalit’i kurtarmak içindir. Dışişleri Bakanlığı sözcüsü ve propagandacıların en komiklerinden olan Yossi Levy Gazze’ye giden yardım konvoyunun uluslar arası yasaları ihlal ettiğini gözünü kırpmadan söyleyebilmektedir. Gerçekten, hakikaten bunu dile getirmektedir.
Yani kuşatma değil filo yasadışıdır. Gazze lokantalarından Başbakanlık Ofisine yemek listesi (çok tavsiye edilen biftek ve ıspanak çorbası kreması içeren) göndermek ve İsrail ordu sözcüsünün İsrail’in taşıdığı yakıt miktarını gösterişle açıklaması yeterli değildir. Propaganda faaliyeti Gazze’deki işgalin bittiğini ancak her halükarda İsrail’in insani yardımı engelleme yetkisi olduğunu bize ve dünyaya satmaya çalışmaktadır. Tüm yalanlar tek pakette.
Bu yanıltıcı kutlamayı birazcık gölgeleyecek tek bir ses vardır: Amnesty International’ın Gazze’deki durum ile ilgili yayınladığı rapor. Gazze’de oturan her beş kişiden dördünün insani yardıma ihtiyacı vardır. Yüzlercesi kötü bir durumda olup tıbbi müdahaleye izin verilmesini beklemektedir, halihazırda 28 kişi hayatını kaybetmiştir. İsrail ordu sözcüsünün kuşatma olmadığı ancak yardımların mevcut olduğuna dair brifinglerine rağmen durum budur. Peki kimin umurunda?
Ayrıca operasyon hazırlıkları da kısmen eğlendirici bir maskaralığı anımsatmaktadır: Yedi bakanlık arasındaki ateşli tartışma; hapishane hücrelerine girme konusunda uzmanlaşmış bir komando birimi olan Masada biriminin geliştirilmesi; özel anti-terör polisi ile ordunun Oketz köpek birimlerinden destek alan deniz komando birliği; Aşdod limanına yerleştirilen özel bir tutuklama birimi; geminin ele geçirilmesi ve tutuklamalar ile ilgili olarak yayın yapılmasını engellemeyi amaçlayan elektronik kalkan.
Peki tüm bunların karşısında ne vardır? Çoğunluğu İsrail propagandalarının şöhretlerini lekelemeye çalıştığı vicdan sahibi birkaç yüz eylemci. Mevcut kuşatma çoğumuzu ilgilendirmese de bu insanlar genel anlamda bu durumla ilgilenmektedir, bu da onların hak ve görevidir. Gerçekten de bu filo siyasi bir kışkırtmadır ancak bir protesto eylemi siyasi kışkırtma değilse nedir?
Diğer yandan nereye ve neden gittiğini bilmeden onlarla karşılaşmak da İsrail’in ahmaklığıdır. İnsanlar neden alıkonulmaktadır? Öylesine. Kuşatmanın amacı nedir? Öylesine.
Durum Noam Chomsky meselesine benzemektedir. Fakat büyük zaman şu andır. Barış filosu tabii ki barış getirmeyecek ve hatta Gazze kıyılarına ulaşmayı bile başaramayacak. Gemileri Aşdod limanına çekmeyi içeren eylem planı bizi de yine aptallık ve hata kıyılarına sürükleyecek. Dışarıdan bakanların bizi yardım engelleyiciler olarak görmesinin yanında kendi altını oyan aptallar olarak da algılayacaklardır. Eğer barış filosunu organize edenlerin amaçlarından biri de buysa dünkü kazançları büyük olmuştur.
Peru’nun önemli yazarlarından ve Jerusalem Prize ödülü sahibi Mario Vargas Llosa beş yıl önce İsrail’e yaptığı ziyaretin ardından yaptığı açıklamada İsrail işgalinin garip bir aşamaya yaklaştığını söylemişti. Kendisini İsrail dostu olarak tanımlayan Vargas Losa hafta sonunda bu aşamanın saçmalığın zirvelerinde dolaştığını görmeye hazır olmalıdır.
Çeviren: Gürkan Bayır
