İsrail Ordusu Tümgenerali Mickey Edelstein, tecavüzle ilgili "kanıtımız var" ancak "bunu paylaşamayız" demiş ve daha fazla ayrıntı vermeyi reddetmişti; ilerleyen zamanda ise iddialar birden fazla kez yalanlandı.
YDH- İsrail gazetesi Haaretz'in 18 Nisan tarihli haberine göre, Hamas'ın 7 Ekim'de gerçekleştirdiği toplu tecavüz iddialarının asılsız olduğu yeniden teyit edildi.
Times gazetesi 28 Aralık'ta yayınladığı bir makalede, bir kibbutz harabesinde bulunan, kalçalarında ve kasıklarında çiviler olan bir kadın cesedinin fotoğraflarını gördüklerini iddia etmişlerdi.
Yazarlar Jeffrey Gettleman, Anat Schwartz ve Adam Sella'nın iddiasına göre bu fotoğraf, kadınlara yönelik saldırıların münferit olaylar olmadığını, 7 Ekim'deki cinsel şiddet eğiliminin bir parçası olduğunu kanıtlıyordu.
Ancak şimdi bu iftiraların doğru olmadığı ortaya çıktı.
Bununla birlikte Haaretz 18 Nisan tarihli haberinde gazetecilerinin söz konusu fotoğrafı gördüğünü ancak Times 'ın iddia ettiği gibi görünmediğini belirtmişti. Fotoğraf Haaretz 'e hem ZAKA kurtarma servisinde komutan hem de İsrail ordusunda yedek asker olan Chaim Otmazgin tarafından gösterilmişti.
ZAKA gönüllülerine İsrail ordusu tarafından 7 Ekim'de Kibbutz Be'eri ve Nova festivali gibi farklı yerlerde ceset toplama izni verilmişti; burada Hamas saldırısında çok sayıda kişi öldürülmüş, bazıları da Hannibal Direktifi uyarınca İsrail güçleri tarafından öldürülmüştü.
Haaretz BM'nin Çatışmalarda Cinsel Şiddet Özel Temsilcisi Pramila Patten'in, Hamas savaşçılarının toplu tecavüz suçu işlediği iddialarını gerektiği gibi soruşturmak için İsrail'i "ofisiyle bir işbirliği çerçevesi imzalamaya çağırmasına" rağmen, İsrailli politikacıların bunu yapmayı reddettiğini bildirdi.
İsrail gazetesine göre Otmazgin Haaretz'e, aralarında kasıklara çivi sokulduğunu gösterdiği iddia edilen bir fotoğrafın da bulunduğu birkaç fotoğraf gösterdi.
Fotoğraf olaydan yaklaşık bir hafta sonra çekilmiş ve oldukça bulanık. Özellikle Otmazgin'in anlattıkları göz önüne alındığında fotoğraftaki nesnelerin çivi olması akla yatkın görünüyor, ancak bunu kesin olarak teyit etmek zor.
Haaretz, gazetecilerinin Otmazgin'in elindeki belgelerin bir kısmını yüz yüze bir görüşme sırasında gördüklerini ancak Otmazgin'in ölenlere ve ailelerine saygısından dolayı geri kalanını paylaşmak istemediğini söylediğini de ekledi.
Otmazgin'in bir diğer önemli tecavüz iddiasının da yanlış olduğu zaten ortaya çıkmıştı. Haaretz'in haberine göre Otmazgin, Gazze yakınlarındaki kibbutların birinde "bir anne ve iki kızının cesetlerini bulmuş, kızlardan biri ayrı bir odada elbiseleri indirilmiş halde bulunmuş. Otmazgin yanlışlıkla kızın tecavüze uğradığı sonucuna varmış.
Otmazgin odaya girmeden önce, cesetlerin fotoğrafları, girmenin güvenli olduğundan emin olmak için evi tarayan ordu patlayıcı uzmanları (istihkamcılar) tarafından tamamen giyinik olarak çekilmişti. Ancak daha sonra iki kızdan birinin kıyafetlerinin indirildiği fark edildi.
Haaretz 'in haberine göre, "İstihkamcılar cesetlerin fotoğrafını çekerken cesetler giyinik olmasına rağmen, kızlardan birinin cesedi başka bir odaya götürülürken kıyafetleri aşağı çekilmişti. Bu hatanın ortaya çıkması, Tecavüz Kriz Merkezleri Birliği'nin raporunda bir düzeltme yapılmasına ve Haaretz 'de de konuya ilişkin bir açıklama yayınlanmasına yol açtı."
Cesedin neden taşınmak yerine sürüklendiği ve kim tarafından taşındığı belirsizliğini koruyor.
Bu durum, Otmazgin'in ya da bir başkasının, istihkamcılar cesetlerin fotoğrafını çektikten sonra kızın kıyafetlerini aşağı çekerek bir tecavüz sahnesi sahnelemeye çalışıp çalışmadığı sorusunu gündeme getiriyor.
Haaretz ayrıca Aralık ayında ZAKA'dan Yossi Landau'nun 7 Ekim'de Hamas'ın yaptığı iddia edilen vahşetle ilgili iki yalan haber yaydığına dair haberine de atıfta bulundu.
Landau bir kibutzda 20 kadar bağlanmış ve yakılmış çocuk cesedi bulunduğunu ve kendisinin de karnı yarılmış hamile bir kadın cesedi bulduğunu iddia etmişti.
Farklı bir zamanda ve farklı bir yerde çekilmiş sahte bir videonun dağıtılmasını da içeren hamile kadın hikayesi İsrailli sözcüler tarafından tekrarlandı. Haaretz 18 Nisan tarihli haberinde ayrıca Kıbrıs'ta 7 Ekim'den sağ kurtulan 1000'den fazla kişiye telefonla psikolojik destek sağlayan Gizli Orman projesine de dikkat çekiyor.
Kuruluş, görüşmecilerinin hayatta kalanlara cinsel şiddete tanık olup olmadıklarını sorduklarında, sekizinin bu tür saldırılara görgü tanığı olduklarını, beşinin kulak tanığı olduklarını ve diğer ikisinin de belirsiz ifadelerle cevap verdiklerini iddia etti.
Ancak Haaretz, "Proje bu vakalarla ilgili ayrıntılara sahip değil çünkü görüşmecilere konuyu takip etmemeleri talimatı verildi" diyerek Gizli Orman projesinin iddialarını sorguluyor. Haaretz, görüşmecilere neden konuyu daha fazla takip etmemeleri talimatı verildiğini söylemiyor.
Haaretz, Kasım ayında yayınladığı ve "polisin katliam sırasında cinsel suçların işlendiğine dair herhangi bir adli kanıt toplamadığını" gösteren önceki haberine dikkat çekti.
18 Nisan tarihli Haaretz raporu bir başka önemli itirafta daha bulundu. İsrail polisinin elinde 7 Ekim'den bu yana herhangi bir cinsel saldırı vakasına ilişkin video kanıtı bulunmadığını ekledi. 23 Ekim'de İsrail ordusu seçilmiş gazetecilere Hamas vahşetini gösterdiğini iddia ettiği 43 dakikalık bir video gösterdi.
Times of Israel 'in haberine göre gösterimin ardından gazetecilere bilgi veren İsrail Ordusu Tümgenerali Mickey Edelstein, tecavüzle ilgili "kanıtımız var" ancak "bunu paylaşamayız" dedi ve daha fazla ayrıntı vermeyi reddetti.
Ancak Haaretz , "teröristlerin vücut kameralarından alınan görüntüler de dahil olmak üzere polis ve istihbarat birimleri tarafından toplanan istihbarat materyalinin herhangi bir tecavüz eyleminin görsel belgesini içermediğinin ortaya çıktığını" bildirdi.
Haaretz , Kasım ayında yayınladığı ve "polisin katliam sırasında cinsel suçların işlendiğine dair herhangi bir adli kanıt toplamadığını" gösteren önceki haberine dikkat çekti.
Haaretz ayrıca Şura askeri üssünde tecavüz ihtimaline karşı tamamen ya da kısmen çıplak cesetleri inceleyen adli patologların "cesetlerin hiçbirinde cinsel ilişkiye girildiğine ya da cinsel organların tahrip edildiğine dair bir bulguya rastlamadıklarını" da ekledi. Aynı zamanda patologların Şura üssüne getirilen cesetlerin sadece yaklaşık yüzde 25'ini inceleyecek zamanları olmuştur.
18 Nisan tarihli Haaretz raporu, üst düzey İsrailli yetkililer ve temsilciler tarafından ortaya atılan, Hamas savaşçılarının 7 Ekim saldırısı sırasında İsraillilere tecavüz etmek için Hamas liderliğinden açık emir aldıkları iddiasını da yalanladı. İsrail'in BM Büyükelçisi Gilad Erdan Aralık ayında "Cinsel suçlar önceden planlanmıştı" iddiasında bulunmuştu.
Washington Post'un haberine göre Savunma Bakanı Yoav Gallant da aynı iddiada bulundu. Ancak Gallant'ın sözcüsü Haaretz 'e söz konusu alıntının "çarpıtıldığını ve Gallant'ın asla böyle bir şey söylemediğini" söyledi.
Haaretz 'in haberine göre çeşitli güvenlik birimleriyle yapılan görüşmelerin ardından "İsrail'in elinde Hamas ya da diğer örgütlerin teröristlerinin tecavüz eylemleri için açık emir aldıklarına dair bir kanıt bulunmuyor."
Haaretz son olarak, BM'nin Çatışmalarda Cinsel Şiddet Özel Temsilcisi Pramila Patten'in, Hamas savaşçılarının toplu tecavüz suçu işlediği iddialarını gerektiği gibi soruşturmak için İsrail'i "ofisiyle bir işbirliği çerçevesi imzalamaya çağırmasına" rağmen, İsrailli politikacıların bunu yapmayı reddettiğini bildirdi.
Haaretz, "İsrail'deki politikacılar tam tersini yaptı" diye yazıyor.
Dışişleri Bakanı Yisrael Katz, Patten'in raporu kamuoyuna açıklandıktan hemen sonra, rapor İsrail'in iddialarına sempati duymasına rağmen BM'yi "cinsel suçları susturmakla" suçladı.