İsrail, Suriye'nin üç vilayetini ilhak etmeye hazırlanıyor

YDH - İsrail, Suriye'nin güneyindeki Kuneytra, Deraa ve Süveyda vilayetlerini fiilen ilhak etmek için Batı Şeria modelini uyguluyor.

Geçtiğimiz aralık ayında Suriye Cumhurbaşkanı Beşşar el-Esed yönetiminin düşmesinin ardından Suriye ordusunun büyük ölçüde dağılması ve İsrail'in güneydeki silahsız bölgeyi işgal etmesinin ardından, İsrail bölgede yeni bir tırmanışa başladı.

Bu tırmanış, sözde "egemenliğini" genişletmek amacıyla güneyi dolaylı olarak ilhak etme planının bir parçası olarak görülüyor.

İsrail, bu planını "azınlıkları koruma" bahanesiyle ve sahada güç kullanarak dayattığı fiili durumla meşrulaştırmaya çalışıyor.

Eğer bu plan başarılı olursa, Kuneytra, Deraa ve Süveyda olmak üzere üç vilayet Suriye'den koparılacak.

Ebu Muhammed el-Colani liderliğindeki Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ) rejimi ise bu gelişmeler karşısında sessizliğini koruyor.

Colani, daha önce defalarca İsrail ile herhangi bir çatışmaya girmek istemediğini ve siyasi çözümlerden yana olduğunu belirtmişti.

Fakat bu siyasi çabalar, şimdiye kadar sadece İsrail'in ilerleyişini kınayan uluslararası açıklamalarla sonuçlandı.

İsrail, son olarak salı ve çarşamba gecesi Deraa ve Şam kırsalındaki çeşitli noktalara hava saldırıları düzenledi. Kara kuvvetleri de birçok bölgeye girdi.

İsrail ordusu, hava saldırılarının güney Suriye'deki komuta merkezleri ve silah depolarını hedef aldığını duyurdu.

Hava saldırıları, Şam'ın güneybatısındaki Tel el-Mane, başkentin yaklaşık 20 kilometre güneyindeki Küsva bölgesi ve Deraa kırsalındaki Hare kasabasının kuzeybatısındaki Tel el-Hare'yi vurdu.

İsrail savaş uçakları, helikopterleri ve insansız hava araçları, güney bölgesinde yoğun ve alçak uçuşlar gerçekleştirdi.

Aynı zamanda İsrail kuvvetleri, bölgedeki uzun vadeli varlığını sağlamlaştırmak amacıyla Cebel eş-Şeyh'ten Yermuk Havzası'na kadar uzanan tampon bölgede askeri üsler inşa etmeye devam ediyor.

İsrail'in yeni kara harekatı, Kuneytra kırsalından Ayn el-Beyda, Ğadir el-Bustan ve Ayn Zikr köylerine, Deraa kırsalından ise Bekar köyüne doğru ilerledi. İsrail kuvvetleri, harekat sırasında dağılmış Suriye ordusuna ait eski askeri tesisleri yıktıktan sonra geri çekildi.

İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, bu saldırıların "güney Suriye'yi sakinleştirmek için belirledikleri yeni politikanın bir parçası" olduğunu iddia etti.

Katz, "Mesaj açık: Güney Suriye'nin ikinci bir güney Lübnan olmasına izin vermeyeceğiz ve vatandaşlarımızın güvenliğini tehlikeye atmayacağız. Suriye ordusu ve terör örgütlerinin güvenlik bölgesinde konuşlanma girişimlerine ateşle karşılık verilecektir," dedi.

İsrail'in bu yeni saldırılarından önce, Suriye'nin askeri kapasitesinin büyük ölçüde zarar görmesi ve yeni yönetimin güneyde sınırlı sayıda güvenlik gücü göndermesi dışında herhangi bir askeri hareketlilik göstermemesi nedeniyle, daha çok gözdağı verme amaçlı siyasi bir tırmanış yaşandı.

İsrail, Dürzileri korumak, Suriye'de federal bir sistem kurmak ve güneyi askerden aratmak için müdahale edeceğini öne sürdü.

İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu, "HTŞ veya yeni Suriye ordusunun Şam'ın güneyindeki bölgeye girmesine izin vermeyeceğiz. Kuneytra, Deraa ve Süveyda'nın tüm silahlardan aratılmasını ve yeni hükümet güçlerinin buraya girmemesini talep ediyoruz," dedi.

Netanyahu, İsrail ordusunun "öngörülebilir gelecekte" güney Suriye'de kalacağını vurgulayarak, "Bir yıl önce Orta Doğu'nun çehresini değiştireceğimizi söylemiştim ve şu anda tam olarak bunu yapıyoruz," diye ekledi.

İsrail, güney Suriye'ye doğrudan ve dolaylı askeri kontrolünün yanı sıra, bölge halkıyla iletişim kanallarını genişletiyor ve işgal altındaki topraklarda iş imkanları sağlayarak ekonomik teşviklerde bulunuyor.

Bu, güneyin ekonomisini İsrail'e bağlayarak bölge üzerindeki kontrolünü güçlendirmeyi amaçlıyor.

HTŞ rejimi ise yaşananları görmezden gelmeye devam ederken, bazı illerde halk, İsrail'in planlarını protesto etmek için sokaklara çıkıyor.