BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk, Suriye'nin güneyindeki Süveyda'da son günlerde yaşanan ağır insan hakları ihlallerine dikkat çekerek sorumluların yargılanması çağrısında bulundu.

YDH- Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk, ABD arabuluculuğunda sağlanan ateşkesin yürürlüğe girmesinin ardından Suriye güvenlik güçlerinin Süveyda’da konuşlanmaya başladığı saatlerde yaptığı açıklamada, son çatışmalarda ciddi hak ihlalleri yaşandığını ve bu durumun belgelerle desteklendiğini bildirdi.
Türk, ofislerine ulaşan güvenilir raporlarda, Suriye'de yönetime getirilen Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ) örgütünün sözde 'güvenlik güçleri', geçici yönetime bağlı silahlı gruplar ile yerel Dürzi ve Bedevi topluluklara mensup silahlı unsurlar tarafından gerçekleştirilen özet infazlar, keyfi öldürmeler ve sivillere yönelik kasıtlı saldırıların yer aldığını bildirdi.
Komiser Türk, yalnızca 15 Temmuz günü, geçici yönetime bağlı silahlı kişilerin bir aile toplantısına ateş açarak 13 kişiyi öldürdüğünü, aynı gün iki ayrı olayda da altı erkeğin evlerinin yakınında infaz edildiğini bildirdi. Ayrıca pek çok Dürzi erkeğin toplum nezdinde onur simgesi sayılan bıyığının zorla tıraş edilerek alenen küçük düşürüldüğü de rapor edildi.
Türk, “HTŞ güvenlik güçlerinin varlığı, halk için koruma ve istikrar anlamına gelmelidir; korku ve şiddetin değil” ifadelerini kullandı.
Volker Türk, yaşanan hak ihlallerine ilişkin bağımsız, hızlı ve şeffaf soruşturmalar başlatılması çağrısında bulunarak, uluslararası hukuk uyarınca sorumluların yargılanmasının elzem olduğunu vurguladı. “İntikam ve öç alma değil, adalet ve hesap verebilirlik esastır” dedi.
Türk, İsrail'in Süveyda, Dera ve Şam'da gerçekleştirdiği hava saldırılarında sivillerin hayatını kaybettiğine dair gelen haberlerden de endişe duyduklarını belirtti. Bu saldırılar arasında Savunma Bakanlığı binası ve Cumhurbaşkanlığı Sarayı çevresi de yer alıyor.
BM İnsani İşler Koordinasyon Ofisi verilerine göre, çatışmalar nedeniyle yaklaşık 2 bin aile yerinden edildi. Bölgede güvenlik riski ve yol kapanmaları nedeniyle insani ve tıbbi yardımların ulaştırılamadığı bildirildi.
Suriye İnsan Hakları Ağı’na göre yalnızca Süveyda’da 321 kişi, aralarında 6 çocuk ve 9 kadının da bulunduğu şekilde yaşamını yitirdi. Bazı yerel kaynaklar ise ölü sayısının 600’ü aştığını öne sürüyor.
HTŞ, cumartesi günü derhal ve kapsamlı bir ateşkes ilan edildiğini duyurdu. Ateşkesin amacının “Suriye kanının dökülmesini önlemek, ülkenin toprak bütünlüğünü korumak ve halkın güvenliğini sağlamak” olduğu belirtildi.
HTŞ lideri Colani, televizyondan yaptığı açıklamada Süveyda’daki durumla ilgili olarak uluslararası müdahale çağrıları aldıklarını söyledi.
HTŞ'nin sözde 'içişleri bakanlığı' sözcüsü Nureddin el-Baba da Telegram üzerinden yaptığı açıklamada, iç güvenlik güçlerinin bölgeye konuşlandığını ve “sivilleri korumak, kaosa son vermek” amacı taşıdığını bildirdi.
Son günlerde Dürzi ve Bedevi silahlı gruplar ile hükümet güçleri arasında mezhepsel temelli çatışmalarda yüzlerce kişinin hayatını kaybettiği, yaklaşık 80 bin kişinin bölgeyi terk ettiği, ateşkese rağmen şiddet olaylarının sürdüğü, başlangıçta devlet güçlerinin gelişini olumlu karşılayan Süveyda’daki Dürzi topluluğu içinde ise güvenlik güçleriyle çatışmaların başladığı ve bu güçlerin yeni hak ihlalleri işlediğine dair haberlerin yayıldığı bildirildi.
Bölge halkı, Mart ayında Suriye kıyısında yüzlerce Alevi’nin öldürülmesine rağmen faillerin cezasız kalmasının mevcut güvensizliği artırdığını belirtiyor.
Reuters muhabirleri, cumartesi günü Süveyda kent merkezinden silah sesleri geldiğini ve çevredeki köylere havan mermilerinin düştüğünü aktardı.
Olaylarda ölü ya da yaralı sayısına dair doğrulanmış bilgi ise henüz yok.
Daha fazla okuyun: HTŞ’nin 'yönetim modeli' mezhebi saldırılarda iflas ediyor
Daha fazla okuyun: İsrail ile tekfircilik arasında Suriye Dürzileri
Daha fazla okuyun: Suriye’de Alevi sivillere yönelik akıl almaz soykırım
Daha fazla okuyun: Suriye'nin bölünmesi gerçekleşti mi?
Daha fazla okuyun: İsrail: Suriye'yi tampon bölgemiz yaptık