SAAF-İranlı taklit mercileri Papa 16. Benedikt’in İslam’a ve Hz. Peygamber’e yönelik ifadelerine sert tepki gösterdiler.
Ayetullah Fazıl Lenkerani Papa’nın sözleriyle ilgili bir yazılı açıklama yayınlayarak Katolik dünyasının lideri Papa’nın İslam’la ilgili yakışıksız sözlerinden duyduğu üzüntüyü dile getirdi. Ayetullah Lenkerani’nin açıklamasında şu ifadelere yer verildi:
“Hıristiyanların bir bölümünün liderliğini yapan Papa’nın temelsiz sözleri ve suçlamaları, şaşırtıcı, incitici ve endişe vericidir. Söylenen şeylerin İslam’ın mantığı ve ruhuyla hiçbir ilgisi bulunmamaktadır. Bu göstermektedir ki söylenenler ya ona dikte edilmiştir veya kendisi din-i mübin olan İslam konusunda kendi takipçilerinin üzüntü duymasını gerektirecek kadar cahildir.
Semavi dini liderlerin emperyalistlerin ve savaş çığırtkanlarının tuzağına düşmemesini gerektiren halihazırdaki şartlar içerisinde niçin böylesine saçma, temelsiz, akıl ve tarih dışı suçlamaların söz konusu edildiği sorusu akla gelmektedir. Dinler tarihinden ve ilahiyattan haberdar olanlar şunu çok iyi bilirler ki Hıristiyanlığın temelinin ve diğer semavi kitaplarla peygamberlerin en önemli itibar sebebi, İslam ve Kur’an-ı Kerim’dir. Biz kendisini, bir müddet dini eğitim kurumlarında, gerçek İslam uzmanlarının önünde edeple diz çöküp, din hususunda tahsil görmeye davet ediyoruz. Biz ona İslam dininin rahmet ve şefkat dini olduğunu kolayca ispat edebiliriz, Örneğin Kur’an-ı Kerim’in sürekli parlayan ve bu İlahi kitabın muhkem ayetlerinden olan "Allah rahmeti kendine yazmıştır (farz-gerekli) kılmıştır" ayetine dikkatinizi çekiyorum.
Papa’nın uzun yıllar boyunca Kur’an-ı Kerim’in bu kısa ayetini anlamak için çaba göstermesi gerekmektedir. Onun cihad hakkındaki sözleri, onun cihadın nurani hakikatlerini anlayamamasından kaynaklanmaktadır. O, İslam’ın cihadını Amerika’nın “terörizm” diye yarattığı şeyle karıştırıyor. Burada şaşırtıcı olan, kendini semavi bir dinin lideri olarak gören birinin Allah’ın iradesini akıl ve mantık bahanesiyle açıkça inkar etmesidir. Ona, ömrünün bu son dönemlerinde bu tür sapkınlıklardan ve komplolardan vazgeçmesini kendisinin ve Hıristiyanların hidayeti için çaba göstermesini tavsiye ediyorum.”
Büyük taklit mercilerinden Ayetullah Mekarim Şirazi de bu konuda bir bildiri yayınlayarak, şu hususlara yer verdi:
“Bir müddet önce Danimarkalı karikatüristler, İslam’a ve İslam Peygamberine hakaret etmek için ortaya çıktılar ve Müslümanların geniş çaplı sert protestolarıyla karşılaştılar. Bu kez dünya Katoliklerinin lideri Papa’yı iğfal edip meydana sürdüler. Bu kez hedef, İslam’ın cihad anlayışını sorgulamak ve dünya Müslümanlarını şiddet taraftarı olarak lanse etmek ve onları İlahi değerlerden uzak göstermekti. Ama bu sefer de dünyanın dört bucağındaki Müslümanların şiddetli tepkileriyle karşılaşmış durumdalar.
Elbette Hizbullah mücahidlerinin işte bu “İslami cihad” anlayışına dayanarak İsrail’e karşı elde ettiği kahramanca zaferin ardından bu tür oyunların oynanacağını kestirmek zor değildi. Ama üzücü olan bu zalimlerin bu oyunu Hıristiyanların büyük bir liderinin eliyle sahneye koymalarıdır. Evet üzücü olan böyle bir şahsiyetin aldanıp zalimlere alet olması ve İslam ahkamından tamamen habersiz ve bilgisiz olduğunu ortaya koymasıdır. Evet dünya Katoliklerinin, dünyanın en büyük dinlerinden birisi olan ve 1 milyar 400 milyon müntesibi bulunan İslam hakkında bu denli cahil ve bilgisiz kalması üzüntü vericidir ve inanılacak gibi değildir.
Dünyada güvensizliğin yeniden artmasına sebep olan yüce İslam’a ve Müslümanlara yapılan bu hakareti kınıyor, Enfal Suresinin 61. ayetini hatırlatıyorum. Ayette şöyle buyrulmaktadır: “Sana barış elini uzatana sen de elini uzat”, bir başka ayete de şöyle buyuruyor: “Size savaş açanlara olanlara karşı savaştığınız zaman haddi aşmayın, Allah haddi aşanları sevmez” bu tür ayetlerin sayısı oldukça fazladır.
Acaba Papa, Siyonistlerin dünyanın bir ucundan gelip Filistin’i asıl sahiplerinin elinden alır ve onları mülteci durumuna sokarken, Filistinlilerin susmasını mı bekliyor? Veya Siyonistler Lübnan halkına saldırıp her yeri yakıp yıkarken, kadın çocuk, yaşlı genç demeden herkesi öldürürken Hizbullah’ın sessizce oturmasını mı bekliyor? Ne kadar boş ve olmayacak bir beklenti!
Sayın Papa, siz dünya Müslümanlarına saldırmak yerine dünyayı kasıp kavuran acımasız liderlerinize nasihatte bulunun. Sömürgecilik devri kapanmıştır, İslam ülkelerinin ve dünya Müslümanlarının bağımsızlığına saygı gösterin ki size de saygı gösterilsin.
Siz dünyayı kasıp kavuran liderlerinizin isteklerine uyarak büyük bir yanlış yaptınız. Bunu en kısa sürede telafi etmeye çalışınız. Emin olun ki sizin İslam’a ve Müslümanlara yönelik mantıksız saldırılarınız Müslümanların saflarını daha da yaklaştıracaktır.”
İranlı Taklid Mercilerinden Abdülkerim Musevi Erdebili de bir açıklama yayınlayarak şunları söyledi:
“Ey Kitab Ehli, Ancak Allah’a ibadet etmek, ona hiçbir şeyi ortak koşmamak, Allah’ı bırakıp birbirimizi rab olarak benimsememek üzere bizimle sizin aranızdaki müşterek bir söz gelin” (Al İmran64)
Dinler arasında ihtilafların yaratılması ve biz ilahi din mensupları arasına düşmanlık ve kin tohumlarının atılması yeni bir durum değildir. Muhtelif kişiler, çeşitli sebeplerden dolayı asırlardır bu işle meşguldürler. Fakat asıl üzüntü verici olan bu kez, Hz. İsa’nın takipçilerinden büyük bir grubun liderinin bu işi üstlenmesidir. Bu, sönük ateşi alevlendirmek ve bilerek ya da bilmeyerek “terörizmle mücadele” adlı şeytani hedeflerini şiddetin kökünü kazımak diye gizleyen ve dünyanın her bir köşesinde cinayetler işleyen zorbaların ve müstekbirlerin değirmenine su taşımaktır.
Başından beri barışın ve hoşgörünün bayraktarı olan bir dine ve onun diğer semavi din mensuplarını müşterekler üzerinde anlaşmaya çağırarak insanlık kültür ve medeniyetini yüce insani öğretilere zorlayan mukaddes kitabına şiddet ve mantık dışılık iftirasını atmak, eğer bağnazlıktan ve düşmanlıktan kaynaklanmıyorsa en azından doğru anlamamaktan ve dar görüşlülükten kaynaklanıyor.
Bu ilahi dinin bazı mensuplarının, bu dine dost kisvesi altında tüm düşmanlardan çok daha büyük darbeler vuran yanlış tavırları, bu dinin doğru öğretilerinden habersiz olan bazılarının zihninde yanlış tasavvurlara sebep oluyorsa da, dünya Katoliklerinin Liderinin Hz. Muhammed Mustafa’nın (S) ilahi düşüncelerinden ve insani öğretilerinden habersiz olması zor gözükmektedir.
Böylesine büyük bir mansıpta oturan birinin bir dinin cahil mensuplarının yaptıkları yanlışları, o dinin asli öğretilerinden ayıramaması nasıl mümkün olabilmektedir? Hz. İsa’nın öğretilerinin takipçisi olan Haçlı savaşçılarının, İspanya’daki Müslümanlara ve diğer din mensuplarına yönelik katliamları ve kurulan engizisyon mahkemeleriyle özgür düşünen binlerce insana yönelik işlenen cinayetleri İlahi bir Peygamberin öğretilerinden saymak mümkün müdür?
ABD elebaşlarının Hıristiyanlık adı altında Irak’ta, Afganistan’da ve diğer bölgelerde işledikleri cinayetler, Hz. İsa’nın öğretileriyle bağdaştırılabilir mi?
Mukaddes İslam dinine ve onun yüce ve pak peygamberine (S) yönelik hakaretleri kınıyor, dünya Katoliklerinin liderinden en kısa sürede sözlerini geri almasını ve incittiği büyük Müslüman toplumlarından özür dileyerek körüklediği ihtilaf ateşini söndürmesini istiyorum. Bu yapılmazsa bu ateş gittikçe büyüyecek ve insanlığın sona erdirmeye çalıştığı savaşlara ve çatışmalara yeniden tanık olacağız. Selam, hidayete tabi olanların üzerine olsun.
Ayetullah Vahid Horasani de Papa’nın İslam’la ilgili hakaret içeren sözlerini mantıksız diye niteleyerek; Papa’nın zihniyetinin, inandığı tahrif edilmiş dinin mantıksız ve uydurulmuş Hıristiyanlık inançlarından kaynaklandığını belirtti ve “hal böyleyken İslam mı akıl dışıdır yoksa sizin inandığınız Hıristiyanlık mı?” dedi.