SAAF-ABD’nin eski Dışişleri Bakanlarından Henry Kissinger, ABD’nin Hizbullah’ın Lübnan siyasetine hakim olmasını engellemesi gerektiğini söyleyerek Hizbullah’la yapılan savaşın İsrail’in durumunu kötüleştirdiğini ifade etti.
Kuveyt’te yayınlanan el-vatan gazetesinin haberine göre ABD’nin eski dışişleri bakanlarından Henry Kissinger, Hizbullah’ın Lübnan’da devletten bağımsız bir parti olmasının uluslar arası ilişkiler açısından yeni bir durum oluşturduğunu söyledi.
İsrail’in Lübnan’a karşı başlattığı savaşta Hizbullah’ın füzelerini önlemede hazırlıksız ve yetersiz olduğunun ortaya çıktığını belirten Kissinger, bu durumun İsrail’in askeri hedefleriyle siyasi hedeflerinin birbiriyle örtüşmediğini ortaya koyduğunu ve bu savaşın hem psikolojik hem de siyasi açıdan iyi değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.
İsrail’in Lübnan savaşındaki gerçek hedefinin Lübnan sınırlarının ötesinde olduğunu söyleyen Kissinger, “Hizbullah’ın bu savaştaki hedefi, Şiilerle Sünnilerin İsrail ve ABD’den nefret konusundaki ihtilaflarına son vermek, İran’a nükleer programından dolayı yapılan diplomatik baskıları azaltmak ve İran’la bölgede asli bir güç olarak işbirliği yapmaktı” dedi.
Radikal ülke ve örgütlerin kendi sınırlarının ötesinde hedeflere sahip olduğunu ve bunların dünya için bir tehdit oluşturduğunu söyleyen Kissinger, “Washington şu an sorunlarla karşı karşıyadır, öncelikle Hizbullah’ın silahlanmasının önlenmesi ardından da Lübnan iç politikasına hakim olmasının önüne geçilmesi gerekiyor” diye konuştu.
ABD’nin bu konuda başarısız olması durumunda Lübnan’daki uluslar arası gücün tehlikeli bir patlamayla karşı karşıya kalacağını söyleyen Kissinger, “Lübnan savaşı İsrail’i çok kötü bir duruma soktu. Çünkü Hizbullah ve diğer etkin gruplar, İsrail’in belli sınırlara sahip bağımsız bir ülke olmasını ve Filistinlilerle bir arada yaşamasını istemiyorlar” cümlelerine yer verdi.
Henry Kissinger sorunun çözümü için ABD, Avrupa ve ılımlı Arap ülkeleri tarafından bölgede barışı sağlamaya dönük olmak üzere Ortadoğu için yeni bir yol haritası planının yapılması gerektiğini söyledi.