İran: Türkiye-Rusya gerilimi bölgenin yararına değil

05 Aralık 2015

İran İslam Devrimi Lideri Ayetullah Hamenei’nin Dış Politika Danışmanı Ali Ekber Velayeti, Türkiye ile Rusya arasındaki gerilimden yalnızca ABD ve İsrail’in memnun olacağını söyledi.

YDH- Fars haber ajansının haberine göre televizyonda yayımlanan bir programa konuk olarak katılan İran İslam Devrimi Lideri Ayetullah Hamenei’nin Dış Politika Danışmanı Ali Ekber Velayeti, geçtiğimiz hafta Suriye ve Lübnan’a yaptığı ziyaretlerin detaylarıyla ilgili bilgi verdi.

Dr. Velayeti, İran’ın bölgede uluslararası emperyalizme karşı direnişin asli ekseni olduğunu belirterek “bizim müttefiklerimiz Irak, Suriye ve Lübnan’dır; buna son olarak Rusya da katılmıştır. İran ve Suriyeli yetkililer arasında tekrarlanan ziyaretler ve görüş alışverişleri son derece doğaldır. Özellikle de Sayın Putin’in son Tahran ziyaretinden sonra Sayın Beşşar Esed’in ve Sayın Seyyid Hasan Nasrullah’ın son gelişmelerle ilgili olarak bilgilendirilmesi gerekiyordu” dedi.

General Süleymani’nin Rus yetkililerle görüşmesi doğaldır

Ali Ekber Velayeti, Rusya’nın Suriye’deki askeri varlığının General Kasım Süleymani’nin Rus yetkililerle görüşmelerinin bir sonucu olduğuna dair yapılan yorumlara ilişkin bir soruya şu cevabı verdi: “General Süleymani’nin ziyaretleri ve İran’la Rusya’nın terörist gruplarla mücadelede ittifakıyla birlikte Rus yetkililerle koordinasyonu arttırması doğaldır. Hatta Sayın Putin’in son Tahran ziyaretinden önce de bir Rus yetkili, İran ve Rusya ilişkisinin bir stratejik ilişki olma yönünde ilerlediğini söylemişti. Elbette İran da Rusya ile ilişkilerinin çok yönlü olması gerektiğine inanmaktadır.”

General Süleymani’nin Rusya’ya ziyaretinin beklenen bir şey olduğunu belirten Dr. Velayeti, bölgede oluşan gerilimin daha da arttığını ve bu gerilimin kısa veya orta vadede eski haline dönmeyebileceğini söyledi.

Başka ülkeler de direniş eksenine katılabilir

Dr. Velayeti, Rusya’nın Direniş Ekseni’ne katılıp katılmadığına dair bir soru üzerine de şunları söyledi:

“Eğer tekfirci grupların tehlikesinin kökünü kazımazsak, bu tüm ülkeler için bir tehlike olacaktır. Bu grupların etkileri giderek genişliyor; dolayısıyla da onlarla mücadele çok yönlü bir işbirliğini gerektiriyor. İran, Suriye ve Irak devletlerinin terörist gruplara karşı yardım ve danışmanlık desteği taleplerine cevap vermeseydi, yarın bunlarla ülke içerisinde karşı karşıya gelmek durumunda kalacaktı. Tıpkı bunun gibi Rusya’nın askeri varlığı da IŞİD ve Suriye’deki diğer gruplara karşı Suriye hükümetinin talebiyle gerçekleşmiştir.

Eğer İran’ın yardımları olmasaydı, Suriye hükümeti düşerdi. İran’ın ayak diremesi sonucu diğer ülkelerin de bu direnişe katılmasına tanık olduk. Bunlardan biri de Rusya oldu.

Uzak olmayan bir gelecekte başka bazı ülkelerin, hatta uluslararası güçlerin de direniş cephesine katılması öngörülüyor. Ben ülke ismi vermiyorum; fakat örneğin Çin’de de çok sayıda Müslüman bulunuyor.”    

Dr. Velayeti, Almanya ve İngiltere gibi Avrupa ülkelerine de işaret ederek “Bu dünya ülkeleri de Rusya’nın başta IŞİD olmak üzere terörist gruplara karşı harekete geçmesinden sonra dengenin Direniş Ekseni lehine değiştiğine tanık oldukları için tutumlarını değiştirdiler” dedi.

Rusya ve İran Suriye konusunda koordinasyon içinde

Ali Ekber Velayeti, IŞİD’e karşı mücadelede İran ve Rusya arasındaki koordinasyonla ilgili olarak şunları söyledi:

“Ruslar, terörle mücadelede İran’la koordinasyondan yana oldu. Elbette Rusların bazı konularda farklı tutumları da vardı; görüşmeler ve istişareler başladıktan sonra ortak tutumlara vardık.

İran ve Rusya arasında stratejik, siyasi ve askeri işbirliği olduğu açık. Elbette iki ülke arasında bu stratejik konularda tam bir koordinasyon ise zaman alacak bir şey.”

ABD ve müttefiklerinin Suriye’deki varlığı yasal değil

Dr. Velayeti, Amerika’nın Suriye’deki askeri varlığıyla ilgili olarak da şunları söyledi:

“Suriye hükümeti, terörist gruplarla mücadele için bu yabancı güçlerin hiçbirine davette bulunmadı. Buna karşın Rusya ve İran’la işbirliği Suriye hükümetinin davetiyle oldu. Amerika, Irak ve Suriye’de IŞİD’in çıkarlarının koruyucusu oldu. Amerika, IŞİD ve diğer terörist gruplar yalnızca Amerikalıların kırmızıçizgilerini aştığı yerlerde onları bombalıyor.  

Şu an biz hiç onurlu olmayan bir diplomasiyle karşı karşıya bulunuyoruz. Suriye, terörle mücadele için Amerika’ya, İngiltere’ye vs. hiçbir şekilde çağrı yapmadı. Dolayısıyla bu ülkelerin oradaki varlığının uluslararası yasalar bakımından hiçbir dayanağı bulunmamaktadır.”

Türkiye ve Rusya geriliminde taraf değiliz

Dr. Velayeti, son dönede Türkiye ile Rusya arasında yaşanan gerginlikle ilgili olarak da iki ülke arasındaki gerginliğin bölgenin yararına olmadığını vurgulayarak şunları söyledi:

“Türkiye ve Rusya, İran’ın komşularıdır. Elbette şu açıklama, Rusya’nın meşru varlığıyla terörist gruplara karşı mücadele hakkına sahip olmadığı veya Türkiye’nin teröristleri desteklediği anlamına gelmiyor. Kastettiğimiz gerginliğin artmasının iki ülkenin de bölgenin de yararına olmadığıdır.

Türkiye ve Rusya, Siyonistleri memnun eden bu ateşe daha fazla benzin dökmemeli

Biz hiçbir şekilde iki ülkeden birinin tarafını tutmuyoruz. Aksine gerginliği azaltma görevimiz var. Elbette Türkiye’deki bazı çevreler, kendi hadlerini ve hudutlarını korumuyor. Kendi yararlarına olmayacak şeyler söylüyorlar. Zira geriye kalacak olanlar tedbirli ya da tedbirli olmayan tavsiyelerdir. Her iki ülke de uzak görüşlü tutum sahibi olmalı ve en çok Siyonistleri ve Amerika’yı memnun edecek bu ateşe daha fazla benzin dökmemelidir.”

Herkes haddini bilsin

Ali Ekber Velayeti, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İran Cumhurbaşkanını uyardık şeklindeki açıklamasının sorulması üzerine de şunları söyledi:

“Herkes haddini ve ölçüsünü bilerek konuşsun. İran güçlü ve birkaç bin yıllık tarihi olan bir ülkedir. Bu gücüyle ve uluslararası alandaki etkisiyle iyi hesaplanmadan söylenen bu tür sözlerden dolayı tutumunu değiştirecek değildir. Bu tür sözler gerilime sebep olur.”

Dr. Velayeti, Rus askeri yetkililerinin Türkiye’nin IŞİD’den petrol aldığına dair iddialarına yönelik bir soruya da şu cevabı verdi:

“Ruslar en başından kuzey Irak’tan Türkiye’ye giden petrol tankerlerinin oluşturduğu uzun kuyruğun fotoğraflarını ve görüntülerini yayımladı. Bu görüntüler, meselenin tamamını ortaya koyuyor, bundan daha fazla belgeye ihtiyaç yok.

Suriye’de ABD ile birlikte olmayız

Dr. Velayeti, Suriye meselesinde Amerika ile yakınlaşmak gibi bir şeyin söz konusu olmadığını belirterek İran’ın Viyana görüşmelerine katılımıyla ilgili olarak şunları söyledi:

“İran’ın Viyana görüşmelerine katılmasının sebebi, ülkemizin bölgedeki önemli rolünden kaynaklanıyor. İran siyasi alanda var olmalıdır; bu yakınlaşmak değildir.

Ülkesinin geleceği ile ilgili olarak karar vermesi gereken Suriye halkıdır. Hiçbir yabancı ülkenin Suriye’nin iç işlerine karışma hakkı yoktur.

Türkiye, Katar ve Suudi Arabistan, geçmişte Suriye’ye en yakın ülkelerdendi. Bu etkileriyle kendi rollerini arttırmak için Beşşar Esed’i Direniş Ekseni’nden çıkarmaya ve Direniş Ekseni’ni önlemeye çalıştılar. Ancak bu hedeflerine ulaşamayınca bunların tamamı Beşşar Esed’in aleyhine davranmaya başladılar ve terörist gruplara en fazla yardım edenler oldular.

Beşşar Esed kırmızıçizgimizdir

İran ne askeri alanda ne de siyasi alanda Beşşar Esed’i desteksiz bırakmayacak. Beşşar Esed, İran İslam Cumhuriyeti’nin kırmızıçizgisidir; çünkü Sayın Esed, Suriye halkı tarafından seçilmiştir. Suriye’nin kaderiyle ilgili kararı verecek olan da Suriye halkıdır. Hizçbir yabancı ülkenin Suriye ile ilgili karar verme hakkı yoktur.”