YDH- El Meyadin televizyonunun haberine göre el-Youm es-Sabi gazetesine demeç veren Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şukri, Suriye cumhurbaşkanının kim olacağına Suriye halkının karar vermesi gerektiğini söyledi.
Gazetenin “bazı Batılı analistler, bölgenin mezhebi olarak bölündüğünden, İran’ın Şiileri, Suudi Arabistan’ın da Sünnileri tekeline aldığından ve dünyanın Şii-Sünni diye bölündüğünden söz ediyor. Bu çerçevede İran-Mısır ilişkileri nasıl?” şeklindeki sorusuna bölgedeki anlaşmazlıkların siyasi olduğunu vurgulayarak cevap veren Samih Şukri, şunları söyledi:
“Tahran-Kahire ilişkileri donmuş durumda. Karşılıklı olarak menfaat bürolarımız var, diplomatik ilişkilerimiz en alt düzeyde devam ediyor. Mezhebi çekişmeler meselesi ile ilgili olarak da şunları söylemek mümkün. Gerçek şu ki biz ABD’nin Irak’ı işgal etmesiyle ortaya çıkan bu meseleyle ilgili olarak sürekli uyarılarda bulunduk. Ben inanıyorum ki Tahran kendini dünyadaki Şiilerin bir başka ülke de dünyadaki Sünnilerin savunucusu olarak göremez. Örneğin Mısır Sünni bir ülkedir ama böyle bir iddiaya sahip değildir.
Eğer Sünnilerin savunucusu olacaksa bu konuda öncülük Mısır’a düşer; çünkü en azından Sünni Arapların en büyük kısmını oluşturuyor. Bölgedeki en büyük Sünni ülkedir ve el-Ezher’e sahiptir. Ama biz mazhep savunusu yapmıyoruz. Mezhepler kişisel inançlarla ilgili bir meseledir ve siyasi davranışlardan etkilenmez.”
Samih Şukri, Körfez ülkeleri ile İran arasındaki sorunların mezhepten kaynaklanıp kaynaklanmadığına ilişkin bir soruya da şu cevabı verdi:
“Hayır bu ihtilaflar siyasidir. Bu ihtilaflar İran devriminden önce de vardı. Bu biraz İran’la bölge arasındaki rekabetten kaynaklanıyor. Arap dünyasında yaşanan gelişmeler, İran devrimi ve devrimin ihraç edilmesi düşüncesi bu rekabeti arttırdı. Yabancı müdahaleler, ABD’nin Irak’taki varlığı ve daha sonra yaşanan büyük gelişmeler, buna mezhebi bir renk kattı. Bazıları da bunun daha fazla alevlenmesi için çaba gösteriyor. Siyasi sorunlar siyasi çerçevede çözümlenmelidir. İlişkileri doğal seyrine döndürecek olan da bu noktadır. Bu durumda karşılıklı çıkarlar korunabilir.”
Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şukri, Hizbullah’ın Arap Birliği’nde terör örgütü ilen edilmesine işaretle “Hizbullah’ın terör örgütü ilan edilmesi, onu destekleyenlerin de terörist sayılması anlamında mıdır? Hizbullah’ı İran destekliyor. Bu, İran’ın da terörist ülke olduğu anlamına mı gelir” şeklindeki bir soruya da şu cevabı verdi:
“Hizbullah uluslararası toplum düzeyinde değil, bazı ülkeler tarafından terörist olarak nitelendi. Son dönemde Arap Birliğinde yaşanan olay, davranışlara yönelik bir nitelemeydi. Uluslararası toplum, şimdiye kadar somut bir terörizm tanımı üzerinde anlaşabilmiş değil.”
Samih Şukri, gazetenin “yani sizin bu söyledikleriniz, Hizbullah’ın Arap dünyası dünyası düzeyinde terörist ilan edilmediği anlamına mı geliyor?” şeklindeki sorusuna da şu cevabı verdi:
“Arap Birliği’nin yayımladığı bildiriyi dikkatli okumak gerekiyor. Arap Birliği’nin yayımladığı, Hizbullah’ın terörist diye nitelenmesine yönelik bir karar olmaktan çok eylemlerinin nitelemesine yönelikti. Birçok ülke şu an terörizmin hedefi durumunda, terör yöntemlerine sahip olan bazı örgütler destekleniyor.”
Sorunun açık bir şekilde cevaplanmaması üzerine, gazete Mısır Dışişleri Bakanına soruyu çok daha net bir şekilde “Hizbullah terör örgütü mü değil mi?” şeklinde sordu.
Samih Şukri bu soruya da net bir cevap vermekten kaçınarak şunları söyledi: “Yargıda bulunmuyorum. Hizbullah belirli bir tutuma sahiptir. Lübnan, bizim kardeşimiz olan bir ülkedir ve büyük iç huzursuzluklar yaşıyor. Bu mesele, Lübnan halkı düzeyinde çözülüyor.”
Samih Şukri, Mısır’ın Hizbullah konusundaki tutumuyla ilgili olarak da Arap Birliği’nin yayımladığı metne işaret ederek “bu niteleme muhtemelen yalnızca Hizbullah’ın terörizm diye algılanan davranışlarıyla ilgilidir. Ben Mısır açısından bu meselenin ayrıntılarına girmeyi gerekli görmüyorum. Dediğim gibi, mesele Lübnan halkıyla ilgilidir, bu konuyu onlar belirliyor” dedi.
Suudi Arabistan’dan büyük mali destek alan Mısır’ın Suudi Arabistan’ın Yemen savaşında niçin kara birliği göndermediğine ilişkin bir soruya “Suudi Arabistan, Mısır’ın Yemen’e neden kara gücü göndermediğini anlıyor” şeklinde cevap veren Samih Şukri, Mısır’la Suudi Arabistan arasında Suriye konusundaki görüş birliğinin görüş ayrılıklarından çok daha fazla olduğunu söyledi. Şukri, Suriye konusunda iki taraf arasındaki tek görüş farklılığının Beşşar Esed’in siyasi denklemdeki durumuyla ilgili olduğunu belirterek Suriye’deki yönetime Suriye halkının karar verebileceğini söyledi.