Amerika, Körfez’i terk mi ediyor?

27 Eylul 2018

Eğer bu füze bataryaları Amerikan güçlerini korumak için bulunuyorsa onları çekmesi, Amerika’nın Körfez’deki güçlerini de çekeceğine dair bir gelecek planının olduğuna işaret ediyor olabilir.

YDH-Londra’dan yayın yapan Rey el-Youm internet gazetesi, editör köşesinde Amerika’nın Kuveyt, Bahreyn ve Ürdün’deki Patriot bataryalarını çekme kararını değerlendirdi. 

***

Amerika sürpriz bir şekilde Kuveyt, Bahreyn ve Ürdün’den Patriot füze bataryalarını çekme kararı verdi. 

Bu adımın ve bu zamanlamanın arka planında ne var? Başkan Trump, Rus ve Çin tehlikelerine öncelik vererek Ortadoğu bölgesinden çekilmenin yolunu açmayı mı planlıyor; yoksa burada başka sebepler mi var? 

Amerikan Savunma Bakanı James Mattis’in iki Körfez ülkesi (Kuveyt ve Bahreyn) ve artı Ürdün’den Patriot hava savunma sistemlerini çekme kararı, özellikle de Amerika’nın İran’a karşı savaş tamtamları çaldığı bir sırada birçok soru işareti oluşturdu?

Bu planı açıklayan Amerikan yönetimine yakın Wall Street Journal gazetesi, Amerikan Savunma Bakanlığı (Pentagon) içindeki kaynaklardan şunları nakletti: Çin ve Rusya’dan gelecek tehlikelere karşı konuşlandırılması hedefiyle Kuveyt’ten iki, Bahreyn ve Ürdün’den de birer tane olmak üzere dört füze bataryası çekilecek.

Kuveyt Genelkurmay Başkanlığı, füze sistemlerinin topraklarından çekildiğini resmi olarak kabul etti. Bir sözcü, onların Katar’daki Amerikan üssünü korumak için olduğunu ve bu çekme operasyonunun onlarla koordineli bir şekilde tamamlandığını söyledi. Kuveyt genelkurmayı, Kuveyt’teki Patriot füze sistemlerinin, Kuveyt devletinin coğrafi sınırlarını tamamen kapsadığını teyit etti.

Amerikan kaynaklarının Körfez ülkeleri yeterli hava gücüne sahiptir ve İran’ın hava gücünden üstündür diyerek bu adımı haklı göstermesi dikkat çekicidir. Ancak bu haklı çıkarma çok da doğru değil; çünkü Körfez ülkelerine yönelik tehlike, İran’ın Şah zamanına kadar uzanan ve kırk yılı geçmiş eski uçaklarından (F-5) gelmiyor. İran’ın füze gücünden geliyor ve Patriot füzelerinin de onlara karşı koymak için uygun olduğu biliniyor.

Başkan Trump, ülkesinin Körfez ülkelerine onlarca yıldır bedava koruma sağlayarak onları ayakta tutma konusunda en büyük rolü oynadığını ve onların da bu korumanın bedelini ödemesi gerektiğini defalarca vurguladı. Peki bu adım bunu durdurma tehdidinin uygulanması mı yoksa daha fazla para gaspı için mi?

   Belki de Kuveyt zengin bir devlet olarak Patriot füze sistemlerini satın alabilir; fakat Bahreyn ve Ürdün’ün böyle bir durumu yok. Eğer bu füze bataryaları Amerikan güçlerini korumak için bulunuyorsa onları çekmesi, Amerika’nın Körfez’deki güçlerini de çekeceğine dair bir gelecek planının olduğuna işaret ediyor olabilir. Çünkü Amerikan 5. Filosunun daimi merkezi olan bir deniz üssünün bulunduğu Bahreyn gibi bir ülkenin korumasız kalması mantıksızdır. 

Bahreyn’in Başkan Trump’ın baskısıyla F-16 uçakları satın almak için yaklaşık 12 milyar dolar harcadığı doğrudur. Ancak sınırlı mali kaynakları, genel bütçesindeki yüksek açık ve Suudilerin ve Körfez’in mali desteğinin gerilemesi sebebiyle, onlar hava sahalarını ve topraklarındaki Amerikan güçlerini korumak için Patriot füze sistemleri satın alamayabilirler. Aynı şey genel yerel üretiminin 97’sine tekabül eden 40 milyar dolarlık kamu borcuna sahip Ürdün için de geçerli.

Amerika, Türkiye’nin 2015 yılında Suriye sınırında Rus Sukhoi uçağını düşürmesinden dolayı Rusya ile kriz yaşadığı sırada Patriot füze bataryalarını Türkiye topraklarından çekti.  İki ülke arasındaki ilişkileri gerginleştiren diğer sebeplerle birlikte Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, daha verimli olan Rus S-400 füzelerini satın almaya yöneldi. Körfez devletleri veya bazıları, öngörülebilir bir gelecekte aynı şeyi yapabilecek mi?

Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve katar gibi zengin Körfez devletleri, hava kuvvetlerini güçlendirmek amacıyla Amerikan F-16 ve F-15 uçaklarını ve aynı şekilde Patriot füze sistemlerini satın almak için on milyarlarca dolar harcadı. Fakat Bahreyn gibi bir devlet bu yarışa ayak uyduramaz. 

Amerika’nın bu adımlarının hava sahalarını korumak için değil, Körfez devletlerine daha fazla füze ve uçak satın almaları için baskı yapmaya yönelik olmasına şaşırmayız. Fakat Amerikan güçleri, Amerikan korumasının fiyatı olarak onların topraklarında bulunuyor ve Washington’un bu müttefik devletleri terk etmesini de ihtimal dışı görmüyoruz; Amerika’nın geçmişinde bunun birçok örneği var. 

Belagatı ve ünlü sözleriyle pek bilinmeyen Mısır’ın eski Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek, şu meşhur sözünde haklıydı: “Amerika ile örtünen çıplak kalır.” En fazla ihtiyaç duyduğu en kritik anda Amerikalılar onu bıraktı, devrilmeye terk etti. 30 yılı aşan yönetimi boyunca dile getirdiği bu en belagatlı sözü, Körfez bölgesindeki Amerikan müttefikleri için bir ders olabilir. Amerika için önemli olan İsrail’in güvenliğidir.

Allah en doğrusunu bilir. 

Çeviri:YDH