YDH- Hizbullah Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrullah, bugün Aşura törenleri münasebetiyle bir konuşma yaptı.

Seyyid Hasan Nasrullah, el-Meyadin televizyonu tarafından canlı yayımlanan konuşmasında tarihsel olarak Aşura olayına değindi. Hz. Hüseyin’in Kerbela’da ölüm ve zillet arasında tercihe zorlandığını açıkladıktan sonra “zillet bizden uzaktır” şeklindeki sözünü nakleden Nasrullah, Amerikan rejiminin ve bölgesel uzantılarının dayatmalarına karşı Lübnan’da, Filistin’de, Suriye’de, Yemen’de ve Irak’ta, Bahreyn’de zillete boyun eğmeyenlerin yanında olduklarını vurguladı.

Askerlerini fareler gibi deliklerine sakladılar

Hizbullah Genel Sekreteri, konuşmasının sonunda İsrail rejiminin Şam havaalanına saldırısı sırasında hayatını kaybeden Hizbullah üyesi Ali Kamil Muhsin’in intikamına değindi.

Nasrullah özetle şunları söyledi:

Haftalar önce siyonist rejimin Şam havaalanına yaptığı saldırıda Ali Kamil Muhsin şehit oldu. Biz bu konuda basit bir açıklama yaptık. İntikam alacağımızı falan söylemedik. Ancak İsrail rejimi tüm sınır hattı boyunca alarm durumuna geçti. Haftalardır sınırdaki en küçük hareketten dolayı panik halinde. Bir ağaç kımıldasa sağa sola ateş açıyorlar. Hatta kendi mevzilerini dahi vurdular.

Hizbullah’ın Şam saldırısına cevap vereceğine dair bir açıklama yapmamasına rağmen İsrail rejiminin tüm sınır hattında alarm durumuna geçmesinin Hizbullah’ın 2006’dan beri İsrail rejimine dayattığı çatışma kurallarından kaynaklandığına işaret eden Hizbullah Genel Sekreteri, bu kez de hedefin Ali Kamil Muhsin’in katillerini cezalandırmak ve 2006 savaşından bu yana var olan çatışma kurallarını sabit kılmak olduğunu söyledi.

Nasrullah sözlerine şöyle devam etti: İsrail bizim cevabımızın kesin olduğunu anlayınca askerlerini tıpkı fareler gibi çeşitli bölgelere gizledi.

Kendini bölgenin en güçlü ordusu gören İsrail ordusu şu an sınırdaki tüm üslerini tahliye etmiş, bütün devriyelerini iptal etmiş bulunuyor. Askeri devriyeler yerine insansız uçaklar kullanıyor, büyük bir kaygı içinde bulunuyor. Bütün bunlar da cezalandırmanın bir parçasıdır.

Bir gün saklandığınız deliklerden çıkacaksınız bizim acelemiz yok

Hizbullah eğer moral yükseltmek veya medya gösterisi yapmak isteseydi, bu işi ilk gün yapardı. Ancak Hizbullah medya gösterisi peşinde değil, çatışma kurallarını ve caydırıcılık dengesini belirleme peşindedir.

İsrail şunu bilsin ki bir Hizbullah mensubunu şehit ettiğinde bir İsrail askeri öldürülecektir.

Biz propaganda derdinde değiliz, biz öldüreceğimiz İsrail askerini arıyoruz. Onlar fareler gibi askerlerini deliklerine soktular ve gizlediler. Bu Direniş’in gücüdür. Bizim acelemiz yok, bir hafta iki hafta, bir ay, iki ay sonra nihayet o deliklerinden çıkacaklar.