YDH- Amerika'n Associated Press (AP) haber ajansının haberine göre, gıda yardımındaki insanlara ateş açan İsrail, olayın bir izdiham olduğunu savunmakta hâlâ ısrarcı.
İsrail rejimi ölenlerin çoğunun gıda yardımı için yaşanan kaotik izdihamda ezildiğini ve askerlerinin sadece kalabalık tarafından tetiklenip ateş ettiklerini söyledi.
Askeri yetkililer, şafak vakti Gazze'nin kuzeyine doğru yola çıkan 30 kamyonluk konvoyun, taşıdıkları yardımı almaya çalışan büyük bir kalabalık tarafından karşılandığını söyledi.
Baş askeri sözcü Tuğamiral Daniel Hagari, izdihamda düzinelerce Filistinlinin öldüğünü ve bazılarının da şoförler kaçmaya çalışırken kamyonlar tarafından ezildiğini söyledi.
İnsanlar kamyonlardan un ve konserve kutularını indirirken İsrail askerlerinin kalabalığın üzerine ateş açtığını ve Filistinlilerin dağıldığını, bazılarının arabaların altına saklandığını söyledi.
Ateş kesildikten sonra insanlar kamyonlara geri döndü ve askerler tekrar ateş açtı. Bacağından vurulduğunu ve yere düştüğünü, ardından da bir kamyonun hızla giderken bacağının üzerinden geçtiğini söyledi.
Gazze Sağlık Bakanlığı sözcüsü Eşref el-Kidra en az 112 kişinin öldüğünü söyledi. Bakanlık olayı bir "katliam" olarak nitelendirdi ve 700'den fazla kişinin de yaralandığını söyledi.
BM, Gazze'deki 2,3 milyon Filistinlinin dörtte birinin açlıkla karşı karşıya olduğunu söylüyor.
Yardım grupları, İsrail ordusuyla koordinasyonun zorluğu, devam eden çatışmalar ve çaresiz insan kalabalığının yardım konvoylarını ezdiği kamu düzeninin bozulması nedeniyle Gazze'nin çoğuna malzeme ulaştırmanın neredeyse imkansız hale geldiğini söylüyor.
BM, Gazze'deki 2,3 milyon Filistinlinin dörtte birinin açlıkla karşı karşıya olduğunu ve yaklaşık yüzde 80'inin evlerini terk ettiğini söylüyor.
Şifa Hastanesi'nde kurşun yarası nedeniyle tedavi gören Kamil Ebu Nahil, gıda sevkiyatı yapılacağını duydukları için diğerleriyle birlikte gece yarısı dağıtım noktasına gittiklerini söyledi. "İki aydır hayvan yemi yiyoruz" dedi.
Suudi Arabistan, Mısır ve Ürdün İsrail'i olayda sivilleri hedef almakla suçladı. Ayrı ayrı yaptıkları açıklamalarda insani yardım için güvenli geçişlerin arttırılması çağrısında bulundular.
Ayrıca uluslararası toplumu, İsrail'e uluslararası hukuka uyması için baskı yapmak ve acil ateşkes için bir anlaşmaya varmak üzere kararlı bir şekilde harekete geçmeye çağırdılar.
ABD'li yetkililere göre Amerikan Başkanı Joe Biden ölümlerle ilgili olarak Mısır ve Katar liderleriyle görüştü ve BM Güvenlik Konseyi Perşembe günü için acil kapalı istişareler planladı.
Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Matthew Miller, "Tam olarak ne olduğuna dair acilen ek bilgi arayışındayız" dedi.
Ateşkes için müzakereler sürüyor
Gazze'de artan açlık alarmı, ateşkes için uluslararası çağrıları artırdı ve ABD, Mısır ve Katar, İsrail ile Hamas arasında çatışmalara ara verilmesi ve esir takası için bir anlaşma sağlamaya çalışıyor.
Arabulucular, Ramazan ayı 10 Mart civarında başlamadan önce bir anlaşmaya varmayı umuyor. Ancak şu ana kadar İsrail ve Hamas talepleri konusunda kamuoyu önünde birbirlerinden oldukça uzak.
Biden daha önce Pazartesi gününe kadar bir anlaşma yapılacağına dair umudunu dile getirmişti. Perşembe günü ise bunun pek olası görünmediğini söyledi.
Biden gazetecilere verdiği demeçte "Umut sonsuza dek sürer. Bölgedeki insanlarla telefonda görüştüm. Muhtemelen anlaşma Pazartesi'ye kadar olmaz ama umutluyum." dedi.
Perşembe günü Gazze'de yaşanan katliamın bu çabaları zorlaştırıp zorlaştırmayacağı sorulduğunda ise "Zorlaştıracağını biliyorum" dedi.
Perşembe günkü saldırıyı kınayan bir açıklama yapan Hamas, müzakerelerin "düşmanın suçlarına devam etmesi için bir kılıf olmasına" izin vermeyeceğini söyledi.
Kamal Advan Hastanesi ambulans servisi başkanı Faris Afana'ya göre, Perşembe günü kan dökülen olay yerine gelen sağlık görevlileri yerde yatan "düzinelerce veya yüzlerce" yaralı buldu.
Afana, tüm ölü ve yaralıları almaya yetecek kadar ambulans olmadığını ve bazılarının eşek arabalarıyla hastanelere getirildiğini söyledi.
Gazze'deki görgü tanıkları ve sağlık yetkililerinin İsrail askerlerini Gazze'de daha önce yapılan bir yardım dağıtımına ateş açarak en az 20 kişiyi öldürmekle suçlamalarının üzerinden bir aydan fazla bir süre geçtikten sonra bu şiddet olayı meydana geldi.
Al-Advan Hastanesi'nin müdür vekili Dr. Mohammed Salha, tesise çoğu vurulmuş gibi görünen 161 yaralı hasta geldiğini söyledi.
Gazze'de Hamas tarafından yönetilen hükümetin bir parçası olan bakanlık, kayıpların ayrıntılı kayıtlarını tutuyor. Bakanlığın önceki savaşlarda verdiği rakamlar BM, bağımsız uzmanlar ve hatta İsrail'in kendi verdiği rakamlarla büyük ölçüde örtüşüyor.
Salha hastanede sadece en gerekli ameliyatların yapılabildiğini çünkü acil durum jeneratörlerini çalıştıracak yakıtın tükendiğini söyledi.
Sağlık Bakanlığı savaşta ölen Filistinlilerin sayısının 30 bin 35'e yükseldiğini ve 70 bin 457 kişinin de yaralandığını açıkladı. Ajans rakamlarında siviller ve savaşçılar arasında ayrım yapmıyor ancak ölenlerin yaklaşık üçte ikisini kadın ve çocukların oluşturduğunu söylüyor.
Gazze'de Hamas tarafından yönetilen hükümetin bir parçası olan bakanlık, kayıpların ayrıntılı kayıtlarını tutuyor. Bakanlığın önceki savaşlarda verdiği rakamlar BM, bağımsız uzmanlar ve hatta İsrail'in kendi verdiği rakamlarla büyük ölçüde örtüşüyor.
Birleşmiş Milletlerden uyarı
Bu arada BM yetkilileri, İsrail'in 2,3 milyonluk Gazze nüfusunun yarısından fazlasının sığındığı en güneydeki Refah kentine saldırma sözünü yerine getirmesi halinde daha fazla kitlesel kayıp yaşanabileceği uyarısında bulundu.
Ayrıca Refah saldırısının yardım operasyonlarından geriye kalanları da yok edebileceğini söylüyorlar.
İsrail'in Ekim ayında bölgeyi boşaltma emrine rağmen yüz binlerce Filistinlinin Gazze'nin kuzeyinde kaldığına inanılıyor ve birçoğu hayatta kalmak için hayvan yemi yemeye başladı. BM, kuzeyde 2 yaşın altındaki her 6 çocuktan 1'inin akut yetersiz beslenme ve ishalden muzdarip olduğunu söylüyor.
Filistin sivil işlerinden sorumlu İsrail askeri birimi COGAT, bu hafta yaklaşık 50 yardım kamyonunun kuzey Gazze'ye girdiğini söyledi. Yardımların kimler tarafından ulaştırıldığı belli değildi. Bazı ülkeler son günlerde havadan yardıma başvurdu.
Dünya Gıda Programı bu ayın başlarında, çaresiz Filistinlilerin bir konvoyu yoldayken boşaltmasının ardından, artan kaos nedeniyle kuzeye teslimatları durdurduğunu açıkladı.
Hamas'ın 7 Ekim'deki saldırısının ardından Gazze'ye saldırı başlattığından beri İsrail, Mısır'dan Refah ve İsrail'in Kerem Ebu Salim sınır kapılarından güneye giren bir miktar yardım dışında gıda, su, ilaç ve diğer malzemelerin girişini yasakladı.
Daha fazla yardımın girmesine izin verilmesi için yapılan uluslararası çağrılara rağmen, tedarik kamyonlarının sayısı savaştan önce günde gelen 500 kamyondan çok daha az.