YDH - ABD Senatosundaki Çoğunluk Lideri Chuck Schumer'in Senato kürsüsüne çıkıp İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve hükümetinin görevden alınması yönündeki çağrısı, Amerikan dış politikasında uzun zamandır süregelen teamülleri çiğnemiş oldu.
Ancak şu ana kadar en önde gelen Siyonist lobi örgütü Amerikan İsrail Halkla İlişkiler Komitesi (AIPAC) söz konusu açıklamaya sessiz kaldı.
Savaş, aynı zamanda Demokratlar için de giderek daha sıkıntılı bir hal alıyor ve AIPAC ile partideki bazı uzun süreli müttefikleri arasında rahatsızlık yaratıyor.
Netanyahu'ya yakın Kaliforniyalı Cumhuriyetçi Parti destekçisi bir işadamı olan Bobby Rechnitz, Schumer'in konuşmasının lobi örgütünü 'zor bir duruma' soktuğunu belirterek, AIPAC'ın tarihsel olarak bir meclis başkanı, çoğunluk lideri, azınlık lideri, görevdeki başkan ya da dışişleri bakanı gibi iktidardaki Amerikan liderlerinin peşinden gitmediğini iddia etti.
Rechnitz, Schumer'in AIPAC ve Demokratları destekleyen diğer benzer kuruluşları 'tekerleklerin altına' attığını savundu. Diğer AIPAC bağışçıları da Rechnitz'in yorumlarını, özellikle de Schumer'in İsrail'de yeni bir seçim yapılması çağrısını özel olarak işaret etti.
AIPAC ile uzun süredir yakın ilişkileri olan ve seçilmiş en üst düzey Yahudi yetkili olan Schumer'in 2028'e kadar yeniden seçilme ihtimali yok.
Konuya ilişkin Politico'ya demeç veren Schumer, "AIPAC ile on yıllardır süren ilişkim herhangi bir başkanın ve herhangi bir başbakanın ötesine geçiyor. İkimiz de İsrail'e yönelik köklü bir sevgiyi ve İsrail'e yönelik partiler üstü desteği koruma konusundaki ortak hedefi paylaşıyoruz. ABD ile İsrail arasındaki bağı güçlendirmek ve desteklemek için birlikte çalışmaya devam edeceğiz," dedi.
Eski bir patronu hakkında rahatça konuşabilmek için adının açıklanmasını istemeyen Schumer'in eski danışmanlarından biri de senatörün sözlerinin 'uluslararası tüketimden ziyade iç tüketime' yönelik olduğunu söyledi.
Eski danışman, bunun Demokrat Parti bünyesinde ve seçmelerinde işgal rejiminin eylemlerine ilişkin kaygı düzeyi göz önüne alındığında siyasi bir niteliğe sahip olduğuna vurgu yaptı.
Siyonist solcu lobi örgütü J Street'in başkanı Jeremy Ben-Ami de AIPAC ile Demokratlar arasında daha önce yaşanan bir çatışmaya işaret etti. İran'ın nükleer kapasitesini engellemeyi amaçlayan 2015 tarihli İran nükleer anlaşması, AIPAC'in agresif bir şekilde karşı kampanya yürüttüğü bir çabaydı.
O dönemde Schumer, AIPAC ile Demokrat bir yönetim arasındaki bu gerilimi yönetmek zorunda kalmış ve nihayetinde İran anlaşmasına karşı oy kullanmıştı.