YDH - Türkiye'nin İsrail limanlarından yapılan tüm ihracat ve ithalatı durdurma kararı aldığı son günlerde büyük yankı uyandırdı.

İsrailli ekonomi gazetesi Globes'un haberine göre bir ay önce Türkiye'den İsrail'e 54 ürünün ihracatının Türk hükümeti tarafından yasaklanmasının ardından İsrailli ithalatçılar, mal aktarmak için Slovenya gibi ara destinasyonları kullanmaya başladı.

Bir ay önce başlayan eğilim, hafta sonunda kayda değer ölçüde genişlemeye başladı. Konşimentoda (nakil belgesi) varış yeri olarak bir İsrail limanı belirtilmek yerine, mallar üçüncü bir limana ve oradan da İsrail'e taşınıyor.

Türkiye, gümrük denetimleri konusunda dünyanın en zorlu ülkelerinden biri olsa da bir sevkiyatın gerçek nihai varış noktasının ne olduğunu derinlemesine araştırması zor.

Bu yüzden Türk ihracatçılar malları üçüncü bir limana gönderiyor ve burada yeni bir konşimento ile başka bir gemiye yüklenerek İsrail'e gönderiliyor.

Söz konusu yöntem, Türkiye ile İsrail arasındaki normal nakliye maliyetinin iki katına veya daha fazlasına mal olabilir, fakat mal akışının devam etmesi konusunda oldukça yüksek bir güvence sağlıyor.

Son varış noktası İsrail olan Türk malları, normalden daha düşük hacimlerde de olsa, son birkaç gün içinde Bulgaristan, Yunanistan ve Mısır'daki limanlara gitmeye devam etti.

İsrail Merkezi İstatistik Bürosu'na göre 2023 yılında İsrail'in Türkiye'den ithalatı, Gazze savaşına rağmen ve Türkiye'nin 106 milyar dolar ticaret açığı verdiği (GSYİH'sinin yüzde 10'u) bir yılda toplam 4,6 milyar dolardı.

Yaşananlara rağmen, gazeteye konuşan ismi belirsiz iş insanları, 'bunun negatif bir dalga olsa da geçeceğini', örneğin Mavi Marmara krizinde olduğu gibi savaşın sona ereceğini ve her şeyin rutine döneceğini söyleyerek iyimserliklerini dile getirdi.