YDH- İsrail gazetesi Yedioth Ahronoth’da yer alan bir haberde, kuzeydeki olası bir topyekün savaşın İsrail rejiminin sermaye piyasasının güvenliği üzerindeki risklerini ele alan "ekonomik karanlık" senaryosu ele alındı.
Söz konusu senaryoda, siber saldırılar ve sürekli hacklemelerden başlayarak, veri sızıntıları ve önemli hizmetlerin kesintiye uğraması korkusundan borsadaki yatırımcıların kaçışına kadar birçok olasılık ele alındı.
Kuzeydeki savaş korkusu nedeniyle jeneratör ve acil gıda malzemeleri konusunda yaşanan panikten bahseden gazete, "İsrail ekonomisini sarsabilecek bir saldırı tehdidine karşı sermaye piyasasının savunma duvarını güçlendirmek için gece gündüz çalışanlar olduğunu" bildirdi.
Gazete, böyle bir senaryonun “gerçeklikten uzak olmadığını” vurguladı.
İsrail Ulusal Siber Direktörlüğü’nün Aksa Tufanı Operasyonu sırasında hazırladığı rapora göre, "bu yıl şimdiye kadar İsrail borsasında işlem gören şirketlere karşı 3.380'den fazla siber saldırı düzenlendi ve bunların 800'ünün potansiyel olarak zarar verici olduğu tespit edildi."
Direktörlüğün raporunda 2023 yılı boyunca sivillerden ve kuruluşlardan siber olay olarak doğrulanan 13.040 rapor alındığı kaydedildi. Bu saldırıların %68'inin "Gazze savaşı sırasında (7 Ekim'den Aralık'a kadar) meydana geldiği ve 2022'ye kıyasla saldırı raporlarında %43'lük bir artış olduğu" belirtildi.
Geçen yıl İsrail'de siber saldırıların yol açtığı zararların ekonomik analizine göre, Ulusal Siber Direktörlüğü "toplam maliyetin yıllık yaklaşık 12 milyar şekel (yaklaşık 3,5 milyar dolar) olduğunu” tahmin ediyor ki, İsrailli uzmanlar bu miktarın “sadece güçlü bir kuzey savaşı sırasında meydana gelebilecek potansiyel ekonomik zararı yansıtan rekor bir miktar." olduğunu söylüyorlar.
Bu bağlamda, İsrail bankası gibi İsrail'in en büyük ticari şirketlerinden bazıları tarafından kullanılan bilgisayar altyapılarının haritalanması ve belgelenmesine yönelik bir programı yöneten Faddom şirketinin kurucu ortağı Aviv Hooker, "İsrail ekonomisine ve sermaye piyasasına verilecek zararın günde yüz milyonlara ulaşabileceğini" söyleyerek bu senaryo konusunda uyarıda bulundu.
Hooker, "Hamas'la savaşın, İran ve Hizbullah'tan gelen tehditlerle birlikte, güçlü ulusal güvenlik önlemlerine duyulan ihtiyacın altını çizdiğini" ancak yine de "siber cephenin İsrail'in en savunmasız savaş alanlarından biri olmaya devam ettiğini" vurguladı.
Hooker "İran ve Hizbullah'ın siber oluşumlarının zaman içinde daha da geliştiğine" ve "bu ilerlemeyle birlikte saldırı tehditlerinin ve gerçekleşme olasılıklarının arttığına" dikkat çekti.
Hooker ayrıca, İsrailli şirketlerin ve kuruluşların, tehditlerin herhangi bir yerden uyarı olmaksızın gelebileceğini ve kendilerini hızla belada bulabileceklerini varsayan bir yaklaşım benimsemeleri gerektiğini açıkladı.
"Tel Aviv borsasına yönelik bir siber saldırı, güvenlik hasarıyla karşılaştırılabilecek ciddi bir ekonomik hasara neden olabilir" diyen Aviv Hooker şöyle devam etti: "Düşman bir kuruluş tarafından gerçekleştirilecek böyle bir kesinti, yatırımcıları piyasadan uzaklaştırabilir, finansal istikrara ciddi zarar verebilir ve her İsraillinin cebini etkileyebilir."
Yedioth Ahronoth'a göre, bu "ekonomik karanlık" senaryosu "pek çok ekonomistin geceleri uykusunu kaçırıyor" ve sekizi siber alanda olmak üzere İsrailli şirketlerin ilk on çıkışının, yaklaşık 2,8 milyar dolarlık satışla, bu yılki tüm İsrailli yüksek teknoloji çıkışlarının yaklaşık %80'ini oluşturduğuna dikkat çekiyor.
Kaçınılmaz tırmanış
Konuyla ilgili olarak, İsrailli haber sitesi ‘Walla’ geçtiğimiz Nisan ayında İsrail’e yönelik siber saldırıların %43 oranında arttığını bildirmiş ve bu saldırıların İran ve Hizbullah tarafından desteklendiğini iddia etmişti.
Bilgi güvenliği ve siber çözümler konusunda uzmanlaşmış SQLink grubunun bir şirketi olan Data SEC, Walla tarafından yayımlanan bir haberde, siber saldırıların hacminde önemli bir artış olacağını bildirmişti.
Haberde, koordineli bir İsrail karşıtı siber kampanyanın bir parçası olarak, özellikle İsrail’deki ulusal altyapı ile ilgili olanlar olmak üzere, hükümet sitelerini ve şirketleri yok etme olasılığından bahsedilmişti.
İsrail Ulusal Siber Direktörlüğü Başkanı Gaby Portnoy de konuyla ilgi şunları söylemişti: "2024 yılı, düşmanların siber yeteneklerinin gelişmesi ve İsrail'in sivil iç cephesine zarar veren saldırılar gerçekleştirmeye hazır olmaları ile aynı zamana denk gelecek şekilde, savaşın devamı ve ek alanlara yayılma potansiyeli ile damgasını vuracak."