YDH- The New Arab'ın Arapça yayın organı el-Arabi el-Cedid'in kaynaklarına dayandırdığı habere göre İran, Hamas siyasi büro başkanı İsmail Heniye'nin geçen ay Tahran'da öldürülmesinin ardından Avrupalı aracılardan gelen cazip teklifleri geri çevirdi.
Bu teklifler arasında İsrail'i caydıracak önlemler karşılığında İran'ın nükleer programıyla ilgili görüşmelerin yeniden başlatılması da vardı.
Perşembe günü yapılması planlanan müzakereler sırasında bir ateşkes anlaşmasını kolaylaştırmak için İran'ı İsrail'e karşı misilleme eylemlerini azaltmaya çağıran Batı baskılarına rağmen Tahran bu teklifleri "samimiyetsiz" olarak nitelendirerek reddetti.
Bu arada ABD ve Avrupalı ortakları İran'ı gerilimi azaltmaya çağırırken Fransa, Almanya ve İngiltere İran ve müttefiklerine bölgesel gerilimi tırmandıracak ve ateşkes çabalarını engelleyecek eylemlerden kaçınmaları çağrısında bulundu.
İranlı yetkililer son diplomatik teklifleri İsrail'e "zaman kazandırma" taktiği olarak nitelendirerek, gerilimi düşürmeye yönelik gerçek çağrıların İsrail'i askeri eylemlerini durdurmaya zorlayacağını ileri sürdü.
Kaynaklar, Heniye'nin kendi topraklarında öldürülmesine Tahran'ın tepkisinin "kaçınılmaz" olduğunu belirtiyor ve İsrail'in "kırmızı çizgileri aşmasının" sonuçlarına katlanacağı uyarısında bulunuyor.
İran Dışişleri Bakanı 'karşılık verme hakkını' teyit etti
Salı günü yaptığı açıklamada İran Dışişleri Bakanı Ali Bakıri Keni, İran'ın İsrail'in eylemlerine "meşru ve doğal bir karşılık verme hakkı" olduğunu vurguladı.
Bu iddia, İtalya'nın itidal çağrısında bulunan Batılı ülkelerle aynı çizgiye gelmesinin ardından İtalya Dışişleri Bakanı Antonio Tajani ile yaptığı telefon görüşmesi sırasında dile getirildi.
Bakıri, "İran İslam Cumhuriyeti, Gazze'ye yönelik saldırganlığı durdurma çabalarını sürdürürken Heniye suikastına karşı önlemler alma konusundaki doğal ve meşru hakkı konusunda ısrar etmektedir." dedi.
İran Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Nasser Kanani de bir gün önce Batı'nın itidal çağrısını eleştirmişti.
Sözcü yaptığı açıklamada "Siyonist rejimin uluslararası suçlarına hiçbir itirazda bulunmayan Fransa, Almanya ve İngiltere'nin bildirisi, küstahça İran'dan egemenliğini ve toprak bütünlüğünü ihlal eden bir rejime karşı caydırıcı hiçbir adım atmamasını istiyor" dedi.
Devlet Başkanı Vladimir Putin'in talimatıyla Rus yetkililer de İran ile görüşmelerde bulundu.
Rusya Ulusal Güvenlik Konseyi Sekreteri Sergei Shoigu Tahran'ı ziyaret etti ve Heniye suikastını "trajik" ve İran hükümetiyle görüşmelerde "atlanması imkansız" bir olay olarak nitelendirdi.
Devlete ait TASS haber ajansına göre Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Mikhail Bogdanov da Moskova'nın "herkesi durumu tırmandırmaktan ve tüm bölgesel oyuncular için bir felakete dönüşmesinden kaçınmaya çağırdığını" söyledi.
Haberde Bogdanov'un "Mevcut sorunlardan siyasi çıkış yolları bulunmalı" dediği aktarıldı.
Psikolojik bir savaş
Axios'a göre diplomasideki son hareketlilik, ABD ve İsrail istihbaratının Perşembe günü Gazze'de yapılacak ateşkes görüşmelerinden önce, bu hafta içinde İsrail'e yönelik bir İran saldırısı olabileceği yönündeki haberlerinin ardından geldi.
Gazeteye konuşan kaynaklar İsrail ve ABD'nin saldırının zamanlamasını tam olarak bilmediğini söyledi.
Kaynaklar, "İranlılar sahada önemli bir saldırı gerçekleştirme kararlılıklarının sinyallerini açıkça veriyorlar ve kamuoyuna yaptıkları açıklamalarda bu saldırının Nisan ayında gerçekleştirdiklerini aşacağını söylüyorlar. Üst düzey bir İsrailli yetkili Axios'a yaptığı açıklamada İran'ın kamuoyuna yaptığı açıklamalar herhangi bir geri çekilmeyi yansıtmıyor" dedi.
İran'ın Devrim Muhafızları yeni askeri tatbikatlar ilan ederken, havayolu şirketleri uçuşlarını yeniden planlıyor ve Tahran'ın İsrail suikastlarına nasıl ya da ne zaman yanıt vereceğine dair çok az ipucu veriliyor.
Financial Times'a konuşan İran hükümetinden bir yetkili "Hiç saldırı olmayabilir ya da bu gece bir saldırı olabilir" dedi.
Yetkili şunu ekledi:
"Ölümü beklemek ölümün kendisinden daha zordur. İran, İsrail'in askeri, güvenlik ve lojistik kabiliyetlerini diken üstünde tutmak ve işgal altındaki topraklarda yaşayanları sükunetten mahrum bırakmak için bir psikolojik savaş kampanyası başlattı."
İran'ın bu reddi, İran'daki reformcu çevrelerin, savaş ihtimali oluşturacağı gerekçesiyle müdahaleden vazgeçilip bunun nükleer bir anlaşma fırsatına dönüştürülmesini istediği bir zamanda geldi.