YDH- Israel Hayom'a göre, İsrail güvenlik ve askeri kaynaklarından gelen raporlar, çatışmanın başlangıcından bu yana kaydedilen bin 100'den fazla olayla birlikte direniş eylemlerinde önemli bir artış olduğunu gösteriyor.
Yüzlerce operasyona ve soruşturmaya katılan ve şu anda güvenlik konularında öğretim görevlisi olarak çalışan eski Şin Bet yetkilisi Yossi Amrousi, Batı Şeria'da devam eden çatışmaların inanılmaz bir seviyeye geldiğini söyledi.
Amrousi “Bunlar inanılmaz sayılar. Çünkü bunlar el yapımı patlayıcılar, silahlı saldırılar, bıçaklamalar ve benzerlerin yer aldığı yalnızca büyük ölçekli saldırılara işaret ediyor. Taşlar veya Molotof kokteylleri söz konusu değil sadece. Batı Şeria uzun zamandır yanıyor ve savaşın başlangıcından bu yana önemli ölçüde arttı” diye konuştu.
Yetkili, gençler arasında bu tür direniş operasyonlarına yönelik iştahın arttığı uyarısında bulundu.
Yossi Amrousi, Filistinli gençler arasında artan silahlanma ve motivasyonun sömürgeci varlığa ve yerleşimcilerine yönelik şiddet olaylarındaki artışa katkıda bulunduğuna dair endişelerini dile getirdi.
Direniş iştahının artışında sosyal medyanın etkisinin altını çizen Amrousi, “Tüm bunlar onları daha fazla saldırı gerçekleştirmeye teşvik ediyor” dedi.
Amrousi, Filistinli gençlerin tutuklanmaktan ''giderek daha az korktuklarını'' da vurguladı.
Yetkili, Batı Şeria gençleri arasında temas hattı boyunca yerleşim yerlerine yönelik saldırıları taklit eden operasyonlar gerçekleştirme yönünde hissedilir bir istek olduğunu belirtti.
“Gençler yerleşim yerlerini hedef almak için hem iradeye hem de araçlara sahipler” uyarısında bulunan Amrousi, bunun 7 Ekim'i anımsatan ve İsrail yerleşim yerlerine beyaz ciplerin girmesini de içeren taklit eylemlere yol açabileceğinden korktuğunu ifade etti.
Batı Şeria'da 60 baskın ve 4 bin 400'den fazla Filistinlinin tutuklanmasını da içeren kapsamlı askeri operasyonlara rağmen direniş arzusu devam ediyor.
İsrailli gazete, bu operasyonlar sırasında insansız hava araçlarının kullanıldığını ancak bunların tam anlamıyla etkili olmadığını kaydetti.
Ayrıca, eski istihbarat yetkilisi İsrail işgal ordusu, Şin Bet ve Batı Şeria'daki güvenlik teşkilatının karşı karşıya olduğu zorlukları şu şekilde sıraladı:
''Birincisi, Ürdün ile ihlal edilen sınırdan İran'dan gelen patlayıcı cihazlar; ikincisi, Batı Şeria yollarında standart savaş ekipmanları kullanılarak yapılan atışlar; üçüncüsü, İsraillileri riske atan Cenin’deki yerleşim yerlerine doğru yapılan atışlar; dördüncüsü, Cenin ve Tulkerim gibi her büyük Arap şehrinde bulunan ve hücreleri Hamas, İslami Cihad, Fetih ve Halk Cephesi'nden oluşan taburlar olgusu.''