YDH- Times of Israel'e göre, İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu, ABD'nin New York kentinde düzenlenen 79'uncu Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu'nda konuşma yaptı.

Netanyahu, kürsüye doğru ilerlerken onlarca Birleşmiş Milletler delegesi protesto yürüyüşü yaptı ve pek çok delege ve heyet de İsrail Başbakanı konuşma yapacağı esnada salonu terk etti.

Netanyahu, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, İsrail'in silahlarının Orta Doğu'da ulaşamayacağı “hiçbir yer” olmadığı uyarısında bulundu.

New York Times'a göre, İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmasında, ''Gazze ve Lübnan'daki savaşları ele alış biçimi konusunda, meydan okuyan bir üslup takındı.''

Konuşmasına, ''7 Ekim'den kısa süre sonra İsrail'in, İran tarafından organize edilen altı savaş cephesinde daha kendini savunmak zorunda kaldığını'' belirterek başladı.

Netanyahu'nun konuşmasında şu ifadeler yer aldı:

''8 Ekim'de Hizbullah Lübnan'dan bize saldırdı. O tarihten bu yana şehir ve kasabalarımıza, sivillerimize ve çocuklarımıza 8 binden fazla roket fırlattılar. İki hafta sonra, Yemen'deki İran destekli Husiler İsrail'e insansız hava araçları ve füzeler fırlattı; bu, dün Tel Aviv'i hedef alan bir tanesi de dahil olmak üzere 250 saldırının ilkiydi. İran'ın Suriye ve Irak'taki Şii milisleri de geçtiğimiz yıl içinde onlarca kez İsrail'i hedef aldı.''

İsrail'in 2023 Ekim ayından bu yana Gazze'de yürüttüğü soykırıma karşı çıkan İran ve Direniş Ekseni, Netanyahu'nun konuşmasında ''İran'ın laneti'' olarak bahsedildi.

Netanyahu, ''Geçen yıl burada yaptığım konuşmada, binlerce yıl önce Vaat Edilmiş Topraklara girmek üzereyken Musa'nın İsrail halkının önüne koyduğu aynı zamansız seçimle karşı karşıya olduğumuzu söylemiştim. Bugün karşı karşıya olduğumuz seçim de budur: İran'ın aralıksız saldırganlığının laneti ya da Arap ve Yahudi arasında tarihi bir uzlaşmanın kutsaması.'' dedi.

İsrail Başbakanı, ''Suudi Arabistan ve İsrail arasında bir normalleşme anlaşmasının her zamankinden daha yakın olduğu bir zamanda 7 Ekim'in gerçekleştiğini'' kaydetti.

Netanyahu: Nimet ya da lanet

Jewish Chronicle'a göre, Netanyahu konuşması sırasında ''tanıdık bir hareketle'' iki renkli diyagram gösterdi.

“Nimet” olarak adlandırılan diyagramda Mısır, Hindistan, Suudi Arabistan ve Sudan yeşil renkle gösteriliyordu.

“Lanet” olarak adlandırılan diğer şemada ise İran, Suriye, Irak ve Yemen'in Ensarullah tarafından kontrol edilen bir bölgesi siyah renkle gösteriliyordu.

İsrail Başbakanı, konuşmasında destek aldığı iki haritayı kürsüde sergileyerek dünya halklarına İsrail'i mi İran'ın Direniş Ekseni'ni mi seçeceklerini sordu ve şunları söyledi:

''Bayanlar ve baylar, önümüzde duran soru çok basit: Size gösterdiğim bu iki haritadan hangisi geleceğimizi şekillendirmeli? İsrail, Arap ortaklarımız ve dünyanın geri kalanı için barış ve refahın nimetleri olmalı mı?''

Devamında şunları ekledi:

''İbrahim Anlaşması ile getirdiğimiz nimetleri, Suudi Arabistan semalarından Arap Yarımadası üzerinden Körfez ülkelerine gidip gelen milyonlarca İsrailliyi, ticareti, turizmi, ortak girişimleri, barışı gördükten sonra size Suudi Arabistan ile böyle bir barışın ne büyük nimetler getireceğini söylüyorum.''

Hizbullah ile olan savaştan bahseden Netanyahu, ''Hizbullah İsrail'in kuzeyindeki canlı kasabaları hayalet şehirlere dönüştürdü.'' dedi.

İsrail Başbakanı, ''Hizbullah'ın, füzelerini Lübnan vatandaşlarının şahsi evlerine yerleştirdikten sonra ateşlediklerini ve her mutfağa bir roketatar yerleştirdiklerini'' iddia ettikten sonra ''Her garaja bir roket koymuşlar'' diye ekledi.

The Cradle'a göre, BM konuşmasında Netanyahu, ABD Başkanı Joe Biden ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un ateşkes çağrılarına rağmen İsrail ordusunun Lübnan'a yönelik devam eden ve bir haftadan kısa bir süre içinde 700'den fazla kişinin ölümüne neden olan saldırılarına derhal son vermeyeceğinin sinyalini verdi.

Sonuç olarak, İsrail Başbakanı, ABD Başkanı Joe Biden'ın Lübnan'da ateşkes çağrılarına değinmedi ve Hizbullah'a karşı savaşı sürdürme sözü verdi; BM'ye dönerek, İsrail'in izolasyonunu 'antisemitizm'le suçladı.

Konuşma, İsrailli yetkililerin Lübnan'a yönelik olası bir kara harekatına hazırlandıklarını açıkladıkları sırada gerçekleşti.