YDH- CNN’nin bildirdiğine göre, eylül ayı sonlarında, İsrail'in Gazze'de neredeyse bir yıldır süren soykırımı yayılırken ve kredi notu bir kez daha düşürülürken, İsrail Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, stres altında olmasına rağmen ekonominin sağlam kaldığını iddia etti.
Smotrich 28 Eylül'de yaptığı açıklamada “İsrail ekonomisi, ülke tarihindeki en uzun ve en pahalı savaşın yükünü taşımaktadır” dedi.
İsrail merkez bankasının eski yöneticilerinden Karnit Flug CNN'e verdiği demeçte, daha yoğun bir savaşın “ekonomik faaliyet ve büyüme üzerinde daha ağır bir etki yaratacağını” söyledi.
Geçen ay yayınlanan bir BM araştırmasına göre, savaş Gazze'deki durumu büyük ölçüde kötüleştirerek uzun zaman önce ekonomik ve insani bir felakete sürüklerken, Batı Şeria “hızlı ve endişe verici bir ekonomik gerileme yaşıyor.”
Bu arada Fitch Solutions'a ait bir piyasa araştırma kuruluşu olan BMI'ye göre, “Hizbullah ve İsrail arasındaki sınır ötesi saldırıların bir sonucu olarak Lübnan ekonomisi bu yıl %5'e kadar küçülebilir.”
Tel Aviv Üniversitesi Ulusal Güvenlik Çalışmaları Enstitüsü tarafından geliştirilen “en kötü senaryoya” göre, İsrail ekonomisi “çok daha kötü” bir duruma düşebilir.
Gazze savaşı öncesinde Uluslararası Para Fonu İsrail'in GSYİH'sinin bu yıl %1 ila %1,9 arasındaki mevcut tahminlerin aksine %3,4 oranında artacağını öngörmüştü.
Buna ek olarak, İsrail Merkez Bankası’nın ekonomiyi canlandırmak için faiz oranlarını düşüremeyeceği çünkü artan maaşlar ve savaşı desteklemek için “balon gibi şişen hükümet harcamaları” nedeniyle enflasyonun arttığına dikkat çekiliyor.
'Uzun vadeli' ekonomik zarar
İsrail Merkez Bankası Mayıs ayında, savaştan kaynaklanan maliyetlerin, askeri harcamalar ve kuzey ve güneydeki evlerini terk etmek zorunda kalan binlerce İsraillinin barınması gibi sivil harcamalar da dahil olmak üzere gelecek yılın sonuna kadar toplam 250 milyar şekel (66 milyar dolar) olacağını tahmin etti. Bu rakam İsrail'in GSYH'sinin yaklaşık %12'sine denk geliyor.
CNN’e göre, “İran ve Hizbullah da dahil olmak üzere vekilleriyle daha şiddetli çatışmalar hükümetin savunma faturasını artırırken ve İsraillilerin ülkenin kuzeyindeki evlerine dönmelerini geciktirirken bu maliyetler daha da artacak gibi görünüyor.”
İsrail Maliye Bakanı Smotrich, savaş sona erdiğinde İsrail ekonomisinin toparlanacağından emin, ancak ekonomistler hasarın çatışmadan çok daha uzun süreceğinden endişe ediyor.
İsrail hükümetinin savunmaya kaynak ayırmak için yatırımları kısma riski olduğunu söyleyen İsrail Merkez Bankası eski başkanı ve şu anda “İsrail Demokrasi Enstitüsü”nde araştırma başkan yardımcısı olan Flug, “Bu da ekonominin ileriye dönük potansiyel büyümesini azaltacaktır” dedi.
Ulusal Güvenlik Çalışmaları Enstitüsü'ndeki araştırmacılar da benzer şekilde olumsuz görüş bildiriyor.
Uzmanlar ağustos ayında yayınladıkları bir raporda, Gazze'den çekilmenin ve Lübnan sınırında sükunetin sağlanmasının bile İsrail ekonomisini savaş öncesine kıyasla daha zayıf bir konumda bırakacağını belirttiler. “Sonuç ne olursa olsun İsrail'in uzun vadede ekonomik zarara uğraması bekleniyor” diye yazdılar.
Ayrıca, “Savaş öncesi ekonomik tahminlere kıyasla tüm senaryolarda büyüme oranlarında öngörülen düşüş ve savunma harcamalarındaki artış, Yom Kippur Savaşı'nı takip eden kayıp on yılı anımsatan bir durgunluk riskini arttırabilir.” denildi.
Aynı şekilde, birçok kişinin kalıcı olarak genişlemesini beklediği orduyu finanse etmek için potansiyel vergi artışlarının ve savunma dışı harcamalarda kesintilerin - bazıları Smotrich tarafından zaten tartışılıyor- ekonomik büyümeye zarar verebileceği vurgulanıyor. Flug, bu tür önlemlerin zayıflayan güvenlik duygusuyla birleştiğinde, başta teknoloji girişimcileri olmak üzere “yüksek eğitimli” İsraillilerin göçünü de teşvik edebileceği uyarısında bulundu.
Flug, İsrail'in ekonomik çıktısının %20'sini oluşturan bu sektör için “Çok büyük sayılarda olması gerekmiyor, çünkü teknoloji sektörü en yenilikçi, yaratıcı ve girişimci birkaç bin kişiye bağımlı” dedi.
CNN, “Yüksek gelirli vergi mükelleflerinin büyük ölçekte ülkeyi terk etmesi, İsrail'in savaştan darbe alan mali durumunu daha da kötüleştireceğini” kaydetti.
Netanyahu hükümetinin, hesaplarını dengelemeyi zorlaştıran birbiriyle çelişen taleplerle boğuştuğu için gelecek yılın bütçesini yayınlamayı ertelediği de bildirildi.
Rejimin Gazze’de başlattığı soykırımın, İsrail'in bütçe açığının -hükümet harcamaları ile çoğunlukla vergilerden elde edilen gelir arasındaki fark- savaştan önce %4 olan GSYH'nin %8'ine çıkarak ikiye katlanmasına neden olduğu belirtildi.
Yatırımcıların İsrail tahvillerini ve diğer varlıkları satın almak için daha yüksek getiri talep ettikçe devlet borçlanmasının arttığı ve daha pahalı hale geldiği ifade edildi.
CNN, İsrail'in kredi notunun Fitch, Moody's ve S&P tarafından birden fazla kez düşürülmesinin, ülkenin borçlanma maliyetini daha da artıracak gibi göründüğünü” söyledi.
Belirsizlik 'en büyük etken'
CNN, İsrail hükümetinin mali açığı kapatmak için, birçoğu çökmekte olan, diğerleri ise savaşın ne kadar süreceği belirsizken yatırım yapmakta isteksiz olan işletmelerden “sağlıklı bir vergi geliri akışına” güvenemeyeceğini vurguladı.
İsrail'in teknoloji sektörünü küresel çapta teşvik eden ve kâr amacı gütmeyen Startup Nation Central'ın CEO'su Avi Hasson, “Belirsizlik ekonomi için kötü, yatırım için kötü” dedi.
Yakın tarihli bir haberde Hasson, İsrail'in teknoloji sektörünün şimdiye kadarki “olağanüstü direncinin”, uzun süren çatışmanın yarattığı belirsizlik ve hükümetin “yıkıcı” ekonomi politikası karşısında “sürdürülebilir olmayacağı” uyarısında bulunmuştu.
CNN “İsrail hükümetin yargıyı zayıflatmaya yönelik planlarının, 7 Ekim Aksa Tufanı operasyonundan önce bile bazı İsrailli teknoloji şirketlerini ABD'de şirket kurmaya teşvik ettiğini” belirtti.
Hasson geçen ay CNN'e verdiği demeçte, savaşın yarattığı güvensizliğin bu eğilimi daha da kötüleştirdiğini, yerel olarak şirketleşmeye yönelik vergi teşviklerine rağmen çoğu yeni teknoloji şirketinin resmi olarak yurtdışında kayıtlı olduğunu ve büyük bir kısmının operasyonlarının bir kısmını İsrail dışına taşımayı düşündüğünü söyledi.
CNN’e göre, “İsrail ekonomisinin diğer sektörleri, teknolojiden daha az önemli olmakla birlikte, çok daha ağır darbe aldı. Tarım ve inşaat sektörleri, geçen yıl Ekim ayından bu yana çalışma izinleri askıya alınan Filistinlilerin bıraktığı boşlukları doldurmakta zorlandı, taze sebze fiyatlarını artırdı ve konut inşasında keskin bir düşüşe yol açtı.”
İsrail’de turizmin de “darbe aldığını” söyleyen CNN, bu yıl gelen turist sayısında “keskin bir düşüş” yaşandığını kaydetti. Ayrıca, İsrail Turizm Bakanlığı’nın, yabancı turist sayısındaki düşüşün savaşın başlamasından bu yana 18,7 milyar şekel (4,9 milyar dolar) gelir kaybına yol açtığını tahmin ettiği bildirildi.
Tel Aviv'de bazı tesislerin maliyetlerden tasarruf etmek amacıyla kapalı kalması nedeniyle bazı personelini işten çıkarmak ve fiyatlarını %25'e varan oranlarda düşürmek zorunda kaldığı da kaydedildi.