YDH- Hamas siyasi büro üyesi Usame Hamdan, hükümetler, örgütler ve hareketler de dahil olmak üzere tüm Müslümanlara ve Araplara bir çağrıda bulundu. Hamdan yaptığı açıklamda, Gazze sakinlerini öldürmeye ve yerlerinden etmeye devam eden Siyonist işgal saldırganlığını durdurmak için baskı ve nüfuz uygulamak üzere “her türlü araçla derhal ve acil olarak harekete geçmeye” çağırdı.
Şerit'in kuzey kesiminde sivillere yönelik devam eden ve “Generaller Planı” olarak adlandırılan planın bir parçası olarak 11 gün üst üste süren İsrail katliamının acilen ele alınması gerektiğini vurguladı.
Hamdan salı akşamı düzenlediği basın toplantısında, İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik devam eden saldırılarına değinerek, “Siyonist saldırganlığa ve ABD'nin buna verdiği desteğe karşı toplumu harekete geçirmek için” aktif katılım çağrısında bulundu.
Hamdan “bugün Gazze Şeridi'nin kuzeyinde, özellikle de Cibaliya ve kampında yaşananların tam bir soykırım olduğunu” vurguladı. İşgal güçlerinin konutları nasıl bombaladığını ve sokaklar, mahalleler, fırınlar, hastaneler ve su kuyuları dahil olmak üzere sivil altyapıyı nasıl hedef aldığını anlattı.
Ayrıca, devam eden kuşatma nedeniyle kurtarma ekipleri yaralılara ulaşamadığı için çok sayıda cesedin enkaz altında kaldığını ya da Cibaliya ve kampının sokaklarında terk edildiğini vurguladı.
Hamas lideri, işgalcilerin Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki katliamlarının sürdüğünü belirterek, "İşgal hükümetinin, Gazze Şeridi'nin kuzeyini ayırmak ve sakinlerini yerinden etmek için 'Generaller Planı' olarak adlandırılan planı uygulamaya koyduğuna dair raporlar geliyor." dedi.
Hamdan sahadaki tüm gerçeklerin, “modern tarihin bildiği en kirli askeri planlardan biriyle karşı karşıya olduğumuzu, faşist generaller tarafından (...) tüm uluslararası yasaları, tüzükleri ve insani normları açıkça ihlal ederek ve hiçe sayarak tasarlandığını” doğruladığını vurguladı.
Hamas yetkilisi, planın “başarısızlığa mahkum” olduğunu ve “işgal hükümetinin ve faşist ordusunun tüm girişimlerinin bir yıllık soykırım ve suç faaliyetinin ardından paramparça edildiğini” belirtti.
Hamdan, Hamas'ın çabalarını sürdüreceğini ve “bu katliamı durdurmak ve Filistin halkının kararlılığını desteklemek” için Arap ve İslam dünyasıyla temaslarda bulunacağını vurguladı.
Uluslararası toplumu ve Birleşmiş Milletleri, “Amerikan iradesine pranga vurmak” olarak nitelendirdiği durumun üstesinden gelmeye ve sivilleri koruyacak, soykırım kampanyasını durduracak ve işgalcilerin Gazze'nin kuzeyindeki planlarına meydan okuyacak etkili tedbirleri uygulamaya çağırdı.
Hamdan, uluslararası toplumun ve BM'nin Gazze'deki durumu görmezden gelmesinin “bu sistemin değerlerinde ve temellerinde eşi benzeri görülmemiş bir gerileme” anlamına geleceğini belirtti. Ayrıca, uluslararası toplumun işgalin kibrini dizginleme konusundaki yetersizliğinin ve başarısızlığının da altını çizdi.
Hamas, Gazze'deki katliamlardan, suçlardan ve soykırımdan tamamen ABD yönetimini sorumlu tutarak, kuşatmanın tırmandırılmasında ve Gazze'nin kuzeyinde sivillerin öldürülmesindeki rolüne atıfta bulundu.
Hamas, “Netanyahu ve faşist hükümeti üzerinde herhangi bir pratik eylem ya da baskı olmaksızın her gün bu soykırıma son verilmesi çağrısında bulunan ABD pozisyonlarının, Filistin halkımıza karşı yürütülen bu acımasız savaşın cephaneliğinin bir parçası haline geldiğini” vurguladı.
ABD yönetimini Gazze'deki katliamlardan, suçlardan ve soykırımdan tamamen sorumlu tutan Hamas, onun, kuşatmayı tırmandırma ve kuzey Gazze'deki sivillerin öldürülmesindeki rolüne atıfta bulundu. "Netanyahu ve faşist hükümetine hiçbir pratik eylemde bulunmadan veya baskı yapmadan, her gün bu soykırımın sonlandırılması çağrısı yapan ABD pozisyonlarının, Filistin halkına karşı bu acımasız savaşta cephaneliğin bir parçası haline geldiğini" belirtti.
Arap ve İslam ülkeleri ile kuruluşlarını “Filistin halkını destekleme ve dirençlerini güçlendirme rollerini yerine getirmeye, başta kuzeydekiler olmak üzere Şeridin tüm bölgelerine yardım ve temel yardımların ulaştırılmasını sağlamaya” çağırdı.
Hamdan ayrıca, İsrail'in sadece Filistin'i hedef almakla kalmayıp bölgedeki tüm ulusları tehdit eden planları karşısında Gazze halkının kararlılığının güçlendirilmesi çağrısında bulundu.