YDH - Hamas'ın siyasi büro üyesi Usame Hamdan, Gazze Şeridi’nin kuzeyinde “sahada infazlar, sivillerin kasten öldürülmesi ve zorla tahliyeler gibi, soykırım kapsamına giren sistematik suçlara” tanık olunduğunu söyledi.
Hamdan, bugün düzenlediği basın toplantısında, “Evlerin bombalanıp yıkılması, hastanelere yönelik saldırılar, insani yardım ve yakıt girişine izin verilmemesi, acımasız bombardıman ve kuşatma” gibi eylemleri de soykırımın bir parçası olarak nitelendirdi.
Özellikle Cibaliya ve Beyt Lahiya’daki ablıkanın “halkı yerinden etmek ve bölgede yeni bir demografik düzen yaratmak amacıyla yoğunlaştığını” ifade eden Hamdan, BM’nin yardım ve kurtarma taleplerinin reddedildiğini vurguladı.
“Şehitlerin ve yaralıların cesetleri sokaklarda bırakılıyor, ambulansların müdahalesi ateş açılarak engelleniyor,” diyen Hamdan, bu durumun yüzlerce yaralının ölümüne yol açtığını ve binlerce kişinin hayatını tehdit eden “insanlık dışı koşullar” yarattığını belirtti.
Yetkili, kuzeyden güneye açılan koridorların, sivillerin infaz, tutuklama ya da işkenceye maruz kaldığı “tehlikeli bir tuzağa dönüştüğünü” söyleyerek, “Bu süre zarfında 700’den fazla kişi şehit oldu ve bu sayının artması muhtemel,” diye ekledi.
Hamdan, “Cibaliya'daki UNRWA barınağına ve Beyt Lahiya'daki sivillere yönelik saldırıları” kınayarak, son günlerde Gazze’de 50’den fazla kişinin hayatını kaybettiğini bildirdi.
“Gazze’de işlenen soykırım, sessiz kalan ve harekete geçmeyen herkesin alnında bir lekedir,” diyerek, Batılı ülkelerin ve ABD’nin desteğinin, işlenen suçlara ortaklık anlamına geldiğini ifade etti.
Hamdan, BM Güvenlik Konseyi'ni ve Uluslararası Ceza Mahkemesi’ni soykırımın durdurulması için sorumluluk almaya çağırdı.
BM Filistin Topraklarındaki İnsan Hakları Raportörü Francesca Albanese’nin de belirttiği üzere, ABD’nin ve bazı Batılı ülkelerin işgale verdiği destek, Gazze’deki suçları artırıyor.
“ABD yönetimi, işgalciye en kötü suçları işlemesi için zaman tanıyor ve bu da saldırıya ortaklığını derinleştiriyor,” vurgusunu yapan Hamdan, Hamas’ın, savaştan sonra geleceğin yalnızca Filistin halkının iradesiyle şekilleneceğine işaret etti.
Bunun yanı sura yetkili, Arap ve İslam ülkelerini kaynaklarını kullanarak İsrail’e karşı harekete geçmeye çağırdı.
“Kınama açıklamaları yetmez; pratik ve etkili adımlar atılmadığı sürece işgal devam edecek,” diye ekleyen Hamdan, BM’ye ve uluslararası topluma, “Saldırıların derhal durdurulması için karar alınması” çağrısında bulundu.
Hamdan, “Arap ve İslam dünyasının halklarını, meydanlarda ve başkentlerde kitlesel eylemleri artırmaya” davet etti.
Ayrıca yetkili, ABD ve işgale destek veren ülkelerin büyükelçiliklerinin “protesto edilerek politikalarının ifşa edilmesi gerektiğine" dikkat çekti.
Hamdan, konuşmasını, “Holokost’u anarken huşu içinde duran dünya, bugün canlı yayında gördüğü yeni Holokost’a sessiz kalamaz,” sözleriyle tamamladı.