YDH - Dün (2 Kasım) direniş güçleri, Siyonist rejim güçlerinin sınır köylerine yönelik yeni kara saldırısı girişimlerini püskürtmenin yanı sıra işgal altındaki Filistin’in iç kesimlerinde bulunan askeri üslere ve yerleşimlere yönelik operasyonlarını artırdı.
Bu hamleler, İsrail’in Lübnan’a karşı başlattığı savaş devam ederse, işgal altındaki Filistin’in kuzeyinin, hatta Tel Aviv bölgesinin nasıl bir kaosa sürükleneceğini İsrail liderlerine bir uyarı niteliğinde gösterdi.
Direnişin, kuzey Filistin’de Hayfa’ya kadar uzanan sınır yerleşimlerinde “yaşamı durdurmaya” yönelik bir strateji izlediği, merkezde ise savaşın gerekliliklerine bağlı olarak hassas ve sınırlı saldırılar düzenlediği görülüyor.
Nitekim, dün kuzeydeki İsrail yerleşimleri ve şehirleri yüz yüze eğitimi askıya alarak uzaktan eğitime geçme kararı aldı.
El-Ahbar gazetesinin haberine göre direniş, kuzeydeki bazı yerleşimlere ve Hayfa’nın kuzey banliyölerine füze saldırıları düzenleyip insansız hava araçlarını farklı hedeflere yönlendirdikten sonra, İsrail’in İç Cephe Komutanlığı kuzeydeki yerleşimlerde koruyucu önlemleri artırma yoluna gitti.
Rejim ordusu, insansız hava araçlarının yarattığı “ikilemi” çözmeye çalışsa da her geçen gün bu konuda daha da başarısız oluyor.
Hassas makineli tüfeklerden oluşan yeni İHA savunma sistemlerini devreye sokma planlarını açıklayan İsrail ordusu, lazer savunma sisteminin de birkaç ay içinde kullanılabilir hale geleceğini duyurdu.
Fakat son iki günde medyada yer alan haberlere göre, İsrail ordusu “ilkel yöntemlere dönüş” olarak adlandırılan bir stratejiyle sınır hattında gruplar halinde asker konuşlandırarak hava sahasını denetleyip herhangi bir İHA ihlalini bildirmeye çalışıyor.
Dün, Hizbullah’ın düzenlediği operasyonlarda ilk kez bazı stratejik hedefler, üsler ve yerleşim yerleri vuruldu.
Direniş, Tel Aviv yakınlarındaki 8200 askeri istihbarat biriminin Galilut üssünü önce bir füze ardından da bir drone ile hedef aldı.
Direniş güçleri ayrıca Tel Aviv’in güneyindeki Palmahim hava üssüne (askeri araştırma merkezi ve HITS radarına sahip), Hayfa’nın güneydoğusundaki Ramat David üssüne ve havaalanına, Akka’nın kuzeyindeki Shraga üssüne drone sürüleriyle saldırı düzenledi.
Hayfa’nın kuzeyindeki Zvulun savunma sanayi üssü, Hayfa’nın kuzeydoğusundaki Maskaf üssü, Alta savunma sanayi şirketi, Akka’nın kuzeyindeki Sint Jin lojistik üssü, Krayot ve kuzeyde Safed’e yakın yerleşimlere füze (bazıları yüksek kalibreli) fırlatıldı.
Direniş, Safed’in kuzeyindeki ve el-Malkiya, Bar Yohay, Avivim ve Cal ed-Dir gibi karakol yerleşimlerinde İsrail güçlerinin toplanma alanlarını da hedef aldı.
Direnişçiler, güneyde sınır hattındaki Marun er-Ras’ın doğusunda ve Hula'nın eteklerindeki el-Hazan tepesinde düşman güçlerinin iki toplanma alanını füzelerle vurdu.
Hula yönünde ilerleyen motorize bir İsrail gücünü tespit eden direniş, iki askeri buldozeri güdümlü füzelerle imha ederek araç içindekileri öldürdü ve yaraladı; güç, el-Hazan tepesine geri çekilmek zorunda kaldı ve burası üç roket mermisiyle yeniden hedef alındı.
Hiyam'a doğru ilerleyen düşman güçleri ise kasabanın güney ve doğusundaki Vati el-Hiyam ve el-Maslah mahallelerine yönelirken direnişçilerin önceki gün burada gerçekleştirdikleri tank imha ve askerlerle yakın çatışmaların etkisiyle geri çekildiler.
İsrail ordusu, dün güney Lübnan’da 21 subay ve askerinin yaralandığını kabul etti.
Öte yandan, düşman Nebatiye, Güney ve Baalbek-Hermel vilayetlerinde 100’den fazla hava saldırısı düzenledi.
Güneyde Haddat’ta bir motosiklet tamirhanesi de vuruldu. Lübnan ve Suriye arasındaki sınır geçişlerine yönelik saldırılarda Akkar, el-Kaa ve Hermel'deki bazı geçitler hedef alındı.
Dün açıklanan son resmi rakamlara göre toplam 71 kişi hayatını kaybetmiş, 169 kişi yaralanmış durumda. Şehit sayısı 2968’e, yaralı sayısı ise 13 bin 319’a ulaşmış bulunuyor.