YDH - Birleşmiş Milletler’in (BM) işgal altındaki Filistin topraklarındaki insan hakları durumunu izlemekle görevli Özel Raportör Francesca Albanese, Genel Kurul'un 79. oturumu kapsamında yeni raporunu yayımladı.
Söz konusu rapor, Albanese'nin mart ayında yayımladığı Bir Soykırımın Anatomisi raporunu takip ediyor.
Mart ayındaki rapor, Gazze'de soykırım suçunun işlendiğine dair “makul gerekçeler” bulunduğunu belirtirken, yeni rapor analizini Doğu Kudüs dahil olmak üzere Batı Şeria’ya genişletiyor ve İsrail'in işgal altındaki tüm topraklarda Filistinlilere yönelik soykırım uyguladığını ortaya koyuyor.
Albanese, raporunda şu ifadelere yer veriyor: “İsrail'in Filistinlilere dönük saldırılarının yoğunluğu ve niteliği bölgelere göre farklılık gösterse de İsrail'in Filistin topraklarının tamamını ele geçirme amacıyla tüm Filistin halkına yönelik yıkım eylemleri, açıkça tanımlanabilir. Bir grup olarak Filistinlilere yönelik bu şiddet kalıpları, Soykırım Suçunun Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi'nin uygulanmasını gerektirmektedir.”
Raporda, soykırım niteliğindeki bu eylemlerin, “Büyük İsrail” hedefi doğrultusunda tarihi Filistin'in tamamını -hatta bazıları için ötesini- ele geçirme amacıyla yürütüldüğü belirtildi.
Albanese, Gazze'deki soykırım suçlarının devam ettiğine dikkat çekerek, Siyonist rejimin Uluslararası Adalet Divanı'nın (UAD) yaptığı uyarıları göz ardı ettiğini kaydetti.
Bu yılın ocak ayından beri İsrail’in, Filistinlilere onarılamaz zararlar vermekte olduğunu ifade eden Albanese, Batı Şeria'daki durumun da giderek kötüleştiğini ifade etti.
Doğu Kudüs de dahil olmak üzere Batı Şeria’da soykırım riskinin arttığına dikkat çeken Albanese, “Gazze’de yaşanan yıkım Batı Şeria’ya da metastaz yapıyor. Aralık 2023’te İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant, ‘Gazze’de yapılanların Batı Şeria’ya da yansıyacağını’ öngördü,” ifadelerini kullandı.
Raporda, İsrail’in Batı Şeria’da gerçekleştirdiği şiddet eylemlerinin boyutları da aktarıldı: “7 Ekim 2023’ten Eylül 2024’ün sonuna kadar İsrail güçleri 5 bin 505'ten fazla baskın düzenledi. İsrail güçleri ve yetkilileri tarafından desteklenen yerleşimciler, 1.084 saldırıda bulundu; 692’den fazla Filistinli öldürüldü -önceki yıllara kıyasla 10 kat daha fazla ölüm oranı ile- ve 5 bin 199 kişi yaralandı. 7 Ekim’den bu yana 169 Filistinli çocuk öldürüldü; çocukların yüzde 80’i başlarından veya gövdelerinden vuruldu.”
Rapor, özellikle Kuzey Batı Şeria’daki askeri operasyonlara dikkat çekti. Ağustos 2024’ten itibaren hava saldırılarının da dahil olduğu operasyonlarla Cenin, Nablus, Kalkilya, Tubas ve Tulkarim’de artan bir şiddet gözleniyor.
Ağustos sonunda Siyonist rejim güçlerinin başlattığı operasyonda, binlerce kişi sokağa çıkma yasaklarıyla karşılaştı, ambulanslar hedef alındı ve Cenin Hastanesi kuşatma altına alındı.
Rapora göre, Cenin’de 1000’den fazla aile yerinden edildi ve sekizi çocuk olmak üzere 36 kişi yaşamını yitirdi.
Batı Şeria’daki sağlık sektörü de büyük ölçüde zarar gördü. Raporda, “Sağlık çalışanları ve tesisleri 538 kez saldırıya uğradı, 23 kişi öldü, 100 kişi yaralandı ve 54 sağlık merkezi ile 374 ambulans hasar gördü,” denildi. Ayrıca, Batı Şeria dışında tıbbi bakıma erişim izinlerinin de keskin bir şekilde düştüğü belirtildi.
Diğer yandan Albanese, İsrail’in Batı Şeria’yı adım adım ilhak ettiğine de dikkat çekti. Mayıs 2024’te bölgenin yönetimi askeri makamlardan sivil makamlara devredildi ve Bezalel Smotrich'e teslim edildi. Bu adımın ardından, son 30 yılın en büyük toprak tahsisi onaylandı.
Albanese, İsrail’in Filistinlileri silme amacına dayanan bu yaklaşımının, “meşru müdafaa” kisvesi altında yürütülen bir soykırım olarak değerlendirilebileceğini kaydetti.
Raporun sonuç kısmında, “Gazze soykırımı önceden haber verilmiş bir trajedi ve İsrail’in bu yönetim altında başka bölgelere yayılma riski taşıyor,” değerlendirmesi ypaıldı.
Albanese’nin raporunda İsrail’in BM Filistinli Mültecilere Yardım Ajansı (UNRWA) üzerindeki baskıları da ele alınıyor.
Bu hafta İsrail parlamentosu, UNRWA’yı kapatma yönünde iki yasa çıkardı. Ancak, uluslararası toplumun bazı kesimleri İsrail’in hesap vermesi için çalışmalarını sürdürüyor.
Örneğin, Güney Afrika, İsrail’in Gazze’de Filistinlileri yok etme girişiminde bulunduğuna dair kanıtları UAD’ye sundu.