YDH - ABD Başkanı Joe Biden'ın elçisi Amos Hochstein, Lübnan ve İsrail arasında ateşkes anlaşması sağlamak amacıyla yeniden arabuluculuk yapmak için bölgeye dönmeyi planladığını belirtti.
Hochstein ile temas halinde olan kaynaklara göre, ABD seçim dönemi sürecinde Lübnan Meclis Başkanı Nebih Berri, Başbakan Necib Mikati ve diğer bir dizi yetkiliyle görüşmeler gerçekleştirdi ve önümüzdeki on gün içinde bölgeye ziyarette bulunacağını ifade etti.
El-Ahbar gazetesinin haberine göre Hochstein’ın, Lübnan’ın kırmızı çizgelerini ve İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu’nun taleplerini iyi bildiğini; bu yüzden her iki tarafı da askeri operasyonları durdurmaya ve sınırdaki duruma ilişkin müzakerelere başlamaya ikna edebileceğine inandığı kaydedildi.
Her ne kadar bu değişikliğe dair somut bir gelişme olmasa da “olumlu atmosferin” yalnızca Hochstein’ın kendi sözlerine dayandığı belirtiliyor.
Ancak, bazı gözlemciler Hochstein’ın bu süreçte etkisiz kaldığını düşünüyor, bu da sızıntıların ciddiye alınmasını zorlaştırıyor.
Öte yandan bazı kaynaklar, ABD’li yetkilinin, görevine devam etmesi için seçilmiş Başkan Donald Trump'tan bir telefon aldığı yönünde de bilgiler sızdırıldığını kaydetti.
Hochstein’ın Lübnan’da kalıcı bir çözüm sağlama yönündeki daha önceki çabalarının sonuç vermediği hatırlatılarak, ziyaretleri İsrail saldırılarının takip etmesinin Lübnan’da hayal kırıklığı yarattığı ifade edildi.
Bu bağlamda, Hochstein’ın ziyareti için belirli bir tarih verilmiş değil.
Gazeteye konuşan kaynaklar, ABD elçisinin “bir yıldır başaramadığı arabuluculuk görevini kalan birkaç haftada başarıp başaramayacağını” sorguluyor.
Siyonist rejimin kara harekâtını genişletme niyetinde olduğu ve İran’ın buna karşılık vereceği söylentilerinin yayılması, ziyaretin zamanlamasıyla ilgili tartışmaları alevlendirdi.
Özellikle ABD seçimlerinin sona ermesinin ardından Beyaz Saray’da yeni yönetimin göreve başlayacağı süre boyunca Siyonist rejimin saldırılarını artırması bekleniyor.
Diğer yandan Lübnan'daki siyasi bölünmeler, iç göç meselesi ve bu sorunun nasıl ele alınacağı konusundaki tartışmaların gölgesinde, Hizbullah ile İlerici Sosyalist Parti (İSP) arasında eylül ayındaki saldırılardan bu yana ilk kez doğrudan bir görüşme gerçekleşti.
Direnişe Vefa ve Demokratik Buluşma bloklarından milletvekilleri, meclis binasında siyasi ve güvenlik alanındaki gelişmelerin yanı sıra, sosyal, iktisadi ve insani yansımalar üzerine bir toplantı düzenledi.
Toplantıda mülteciler konusu ve özellikle dağlık bölgelerdeki mültecilerin durumu geniş bir şekilde ele alındı.
Hizbullah milletvekilleri, eski İSP lideri Velid Canbolat’a, mülteciler konusundaki olumlu tutumu ve politikalarından dolayı takdirlerini iletti.
Bu arada Lübnan Kuvvetleri lideri Semir Caca'nın cumhurbaşkanını seçmek üzere meclisin Şii milletvekillerinin katılımı olmaksızın toplanması yönündeki açıklamaları, ordu ve siyasi çevrelerde tepkilere yol açtı.
Ordu Komutanı General Yosef Avn'ın, ziyaretçilerine, “Lübnan’daki iç barışı koruma” arzusunda olduğunu ve ülke içinde ayrışmayı derinleştirecek hiçbir tutumu desteklemediğini ifade ettiği bildirildi.
General Avn'ın ayrıca, ordunun tarafsızlığını muhafaza etme ve siyasi figürlerin gerginlik yaratacak açıklamalardan kaçınmalarını sağlama amacı taşıdığını belirttiği aktarıldı.
Ordu komutanı, Lübnan’ın tüm unsurlarıyla uzlaşı içinde yönetilmesi gerektiğini, herhangi bir grubun veya mezhebin tecrit edilmesinin mantıksız olduğunu da vurguladı.