'Generallerin Planı'nın önündeki engeller: Direniş beyaz bayrak çekmiyor

16 Kasım 2024

İsrail ordusu Cibaliya, Beyt Lahiya ve Beyt Hanun’dan 55 binden fazla kişinin tehcir ettirildiğini iddia ederken direniş örgütlerinin operasyonları da devam ediyor.

YDH - Kuzey Gazze Şeridi’nde geniş çaplı askeri harekatın başlamasından kırk günü aşkın bir süre sonra, düşman ordusu Cibaliya Mülteci Kampı, Beyt Lahiya ve Beyt Hanun’dan 55 binden fazla kişinin tehcir ettirildiğini iddia ediyor.

Bu, "Generallerin Planı" olarak bilinen, kuzeydeki halkı güneye sürmeyi hedefleyen stratejinin fiilen uygulandığını gösteriyor.

Fakat, İsrail’de yayın yapan Israel Hayom sitesinin dün askeri başsavcıdan aktardığına göre başsavcı, ordunun bu plana dayalı eylemlerini, "uluslararası insani hukukla çeliştiği" ve "sivilleri zorla aç bırakarak tehcire zorlamayı" içerdiği gerekçesiyle durdurduğunu iddia etti.

Fakat bu açıklamalar, sahada yaşanan geniş çaplı yıkım ve büyük bölgelerdeki toplu imha ile çelişiyor.

Üstelik bu açıklamalar, "Generallerin Planı"nın, Güney Afrika'nın Uluslararası Adalet Divanına sunduğu davanın bir parçası haline geldiği bir dönemde yapılıyor.

Bunun yanı sıra, İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu’nun operasyon öncesi yaptığı açıklamalarda tehcir planını görüşeceğini belirttiği biliniyor.

Sahadaki gelişmeler ise düşman tanklarının beklediği gibi ilerlemiyor.

El-Ahbar gazetesinin haberine göre tahliye planı iki aşamada başarısız oldu: İlk aşamada, bölge halkı, çatışmaların yoğun olduğu alanlardan ayrılıp Gazze’nin kuzeyinde kalmayı tercih etti, yönlendirme yapılmasına rağmen güneye gitmediler.

İkinci aşamada ise on binlerce kişi abluka altındaki bölgelerde kalmayı seçti; el-Avda, Endonezya ve Kemal Advan hastaneleri ise İsrail'in sürekli tahliye tehditlerine rağmen faaliyetlerini sürdürdü.

Düşman ordusu, abluka altındaki bölgelere yönelik yoğun hava saldırıları ve topçu atışlarıyla kuzey Beyt Lahiya’da en önemli çatışmaların yaşandığı bölgeyi hedef aldı.

Burada, direniş örgütlerinin askeri kanatları düşman ordusuyla şiddetli çatışmalara girdiklerini açıkladı.

Kassam Tugayları, direnişçilerinin Beyt Lahiya Kalkınma Derneği yakınlarında bulunan bir Merkava 4 tankını Yasin 105 füzesiyle hedef aldığını duyurdu.

Ayrıca kentin kuzeyindeki Abbas Kilani Meydanı civarında bir askeri keskin nişanla vurduklarını, aynı bölgede üç askeri ise sıfır mesafeden etkisiz hale getirdiklerini belirtti.

Kassam üyeleri, Tel ez-Zahab Meydanı civarı ve Beyt Lahiya Kalkınma Derneği civarında bir Merkava tankı ile bir D9 tipi buldozeri de Yasin 105 füzeleriyle hedef aldı; Cibaliya Mülteci Kampı’nın batısındaki Duvas Caddesi’nde ise başka bir Merkava 4 tankına Şavaz tipi bir patlayıcı ile saldırdı.

Aynı zamanda, Şehit Ahmed Cibril Tugayları ile birlikte Netzarim Kontrol Noktası’na 107 füzeyle saldırı düzenledi.

Kudüs Seriyyeleri de kuzey Beyt Lahiya’daki Şeyma Caddesi’nde bir Merkava tankını güçlü bir patlayıcı olan Sakib ile imha ettiğini bildirdi.

Ayrıca, Mücahidin Tugayları ile birlikte Netzarim koridoruna roket atışı gerçekleştirdi ve Fecca askeri bölgesindeki topçu mevziisini hedef aldı.

Aksa Şehitleri Tugayı ise Beyt Lahiya kentinde bir İsrail tankını tanksavar füzesiyle hedef aldığını duyurdu.

Medya savaşında ise direnişin askeri kanadı, kuşatma altındaki bölgelerdeki operasyonlarının kaydedilmiş görüntülerini yeniden yayınladı.

Kudüs Seriyyeleri, elinde esir olarak tuttuğu bir yerleşimciye ait kaydedilmiş mesajları yayımladı; bu durum, direniş örgütlerinin savaş yapısının sağlamlığını, saha ve medya birimleri arasındaki iletişim akışının, ayrıca liderlik düzeyindeki koordinasyonun etkili olduğunu gösteriyor.