Abdulmelik el-Husi: ABD yenilmiş, aşağılanmış ve kovulmuş olarak kaçtı

21 Kasım 2024

Kendilerine karşı saldırganca tutumlarına karşılık ABD’nin savaş gemileri ve filolarına meydan okuduklarını söyleyen Ensarullah hareketinin lideri Abdulmelik el-Husi, İsrail rejimine yönelik operasyonların da devam edeceğini vurguladı.

YDH- Yemen'deki Ensarullah hareketinin lideri Seyyid Abdulmelik el-Husi bugün yaptığı açıklamada, Yemen'in Gazze'deki direnişi destekleme tutumundan geri adım atmayacaklarını söyledi. El-Husi, İsrail gemilerinin ya da işgal limanlarına giden gemilerin geçişini engellemek için denizdeki operasyonlarına devam edeceğini vurguladı.

Seyyid el-Husi, İsrail'in Gazze ve Lübnan'a yönelik saldırılarına ilişkin son gelişmelerin yanı sıra bölgesel ve uluslararası gelişmelere de değindiği konuşmasında şunları söyledi: “Bize karşı saldırganlık ilan etmesinin ardından Amerika'nın savaş gemileri ve filolarına meydan okuduk. Sağlam durarak pozisyonumuzdan asla geri adım atmadık.”

El-Husi, “Yemen'in, birçok ülkeyi, rejimi ve hükümeti terörize eden Amerika'nın, onları uluslararası alanda kendisiyle rekabet edenlere gözdağı vermek için kullandığını uçak gemilerini hedef aldığını” belirtti.

Büyük bir meydan okuma sergileyerek, “Yemen'in USS Eisenhower başta olmak üzere uçak gemilerini hedef aldığını, bu gemilerin Kızıldeniz'den yenilmiş, aşağılanmış ve kovulmuş olarak kaçtığını” iddia etti.

Seyyid el-Husi şöyle devam etti: “ABD Donanması'nın geri çekildiğini açıklamasıyla birlikte, Abraham Lincoln uçak gemisi şimdi Arap Denizi'nden kaçıyor. Uğradığı saldırıdan sonra geldiği yere kaçmasına karar verildi.”

Yemen Silahlı Kuvvetleri’nin Kızıldeniz, Bab el-Mendab, Arap Denizi ve Hint Okyanusu’na kadar İsrail gemilerini engellemek için denizdeki operasyonlarına devam edeceğini vurguladı.

Seyyid el-Husi, Yemen'in Gazze'deki direnişe destek operasyonlarının bu hafta da işgal altındaki Filistin'i hedef alan füze ve insansız hava araçlarıyla İsrail işgal güçlerini vurarak devam ettiğini belirtti. El-Husi, savaş devam ettiği için Yemen'in Gazze'yi desteklemeye devam edeceğinin altını çizdi.

Abdulmelik el-Husi Yemen halkını, Gazze, Filistin ve Lübnan'ı desteklemek üzere yarın başkent Sanaa'daki s-Sabin Meydanı'nda ve diğer il ve ilçelerde düzenlenecek olan gösterilere katılmaya çağırdı.

ABD ve İsrail “Yeni Orta Doğu”nun peşinde

Seyyid el-Husi, “Washington'un Gazze'de ateşkesi öngören karar tasarısına karşı veto kullanmasının, barbarlığını, vahşetini ve İsrail'in Gazze Şeridi ve Lübnan'a yönelik saldırılarındaki suç ortaklığını yansıttığını” söyledi. El-Husi, “Amerika'nın barıştan en çok bahseden, ancak dünyada en çok suç ve imha savaşı işleyen ve işgalin suç ortağı olan ülke olduğunu” alaycı bir dille ifade etti.

Ayrıca, “Filistin halkına yönelik soykırımı durdurmayı amaçlayan kararların, Araplara ve Müslümanlara karşı saldırgan bir yaklaşım izleyen Amerikalılar için kabul edilemez olduğunu” söyledi.

Yemen Direnişi lideri ayrıca, Arap liderlerin tepkilerini etkisiz olarak niteleyerek “Arap ve Müslüman liderlerin zirvelerinin ve açıklamalarının beyhude olduğunu” vurguladı. El-Husi, ABD'nin Filistin, Lübnan, Suriye, Ürdün ve Mısır da dahil olmak üzere bölgedeki İsrail suçlarının başlıca ortağı olduğunu yineledi.

Seyyid el-Husi ayrıca, İsrail'in Filistin, Levant'ın geri kalanı, Mısır, Suudi Arabistan'ın bazı bölgeleri ve Irak hakkında sürekli tekrarladığı söylemlerin tek amacının bu bölgeleri kontrol ve işgal etmek olduğuna dikkat çekti.

Yemen lider, “Amerika ve İsrail'in Ortadoğu'nun çehresini değiştirmeye yönelik açıklamaları, her iki tarafın da çıkarlarına hizmet edecek şekilde herkesi kontrol etmeyi amaçlıyor” dedi.

İsrail Filistinlileri etnik olarak temizliyor

Seyyid el-Husi, İsrail'in Gazze Şeridi'nde işlediği suçlarla ilgili olarak da İsrail işgalinin Filistinlileri aç bırakma, tıbbi hizmetleri hedef alma ve ilaç girişini engelleme dahil her türlü yolla yok etmeye çalıştığını belirtti.

Ayrıca, İsrail işgalini sistematik olarak hastaneleri hedef almakla, tıbbi malzemelerin girişini engellemekle ve ulaşmayı başaran sınırlı yardımı yağmalamak için çeteler kurmakla suçladı.

El-Husi, “İsrailli düşman hastaneleri birincil askeri hedef olarak görüyor ve mümkün olduğunca çok sayıda Filistinliyi öldürmeyi amaçlıyor” dedi.

Ensarullah lideri ayrıca Fransa, Almanya ve İngiltere gibi Batılı ülkelerin İsrail'in Gazze'deki soykırımını desteklediğini belirtti. Soykırımın sadece İsrail tarafından değil aynı zamanda Amerikan desteği ile de yapıldığının altını çizdi.

Arapların sorumluluğu ve direniş ihtiyacı

Seyyid el-Husi Filistin, Lübnan, Irak ve Yemen'deki direniş hareketlerinden övgüyle söz ederek şunları vurguladı: “Filistin, Lübnan, Irak ve Yemen'deki savaşçılar doğru ve hikmetli yolu seçtiler. Ümmet, kendisini kayıptan ve tükenmekten koruyan bu yolu izlemeyi teşvik etmelidir.”

Direniş stratejisi haricindeki alternatiflerin "teslimiyet, düşman tarafından kullanılmak ve başkalarının başına geldiği gibi, kaynakların kurutulmasıyla beraber Amerikalılarla çatışmaların başlaması" olduğunu açıkladı.

Ayrıca, Gazze'deki savaşçıları, özellikle de Kassam Tugayları, Kudüs Tugayları ve İsrail düşmanına karşı direnmeye devam eden diğer grupları övdü. Kassam Tugayları'nın bu hafta 24 operasyon gerçekleştirdiğine dikkat çekerek bunları “kahramanca, önemli ve onurlu” olarak nitelendirdi.

Hizbullah'ın Lübnan'daki kararlılığını takdir eden el-Husi “Lübnan'a yönelik eşi benzeri görülmemiş saldırganlık karşısında güçlü duran Hizbullah'ın bugün başardığı şeyin çok büyük olduğunu” vurguladı.

Hizbullah kurulmadan önce İsrail'in Lübnan'ı işgal ettiğini ve yedi gün içinde Beyrut'a ulaştığını hatırlatan Yemenli lider, İsrail işgal güçlerinin iki aydır Filistin yakınlarındaki sınır köylerini ele geçirmeye çalıştığını, ancak her zaman kahramanca bir direnişle ve büyük zorluklarla karşılaştığını söyledi.

Ensarullah lideri şöyle devam etti: “Hizbullah çok etkili mücadele veriyor. Savaşçıları İsrailli düşmanla yakın mesafeden çatışıyor, onları kovuyor ve zarar veriyor, aynı zamanda yerleşim yerlerini bombalıyor. Roket saldırıları işgal altındaki Yafa kentine bile ulaştı ve İsrailli düşmanı sürekli bir korku durumuna soktu.”

Seyyid el-Husi, “milyonlarca İsraillinin gece gündüz sığınaklara kaçtığını ve siren seslerinin neredeyse hiç susmadığını” hatırlattı.

Irak'taki İslami Direnişle ilgili olarak da bu hafta İsrail işgaline karşı 18 operasyon gerçekleştirdiklerini ve bunun, önemli bir tırmanış ve ivme gösterdiğini kaydetti.

Araplar sorumluluktan kaçıyor

Arapların İsrail saldırganlığı karşısındaki tutumunu yorumlayan Seyyid el-Husi, “önceki aşamalarda Arapların verdiği tepkiler sorumluluk düzeyi, zorluklar ya da tehlikelerle uyumlu değildi. Net bir vizyondan yoksundular.” dedi.

El-Husi, “Arapların düşmana karşı eylemlerinin genellikle tepkisel, kısa ömürlü ve koordinasyonsuz olduğunu, başarısızlıkla sonuçlandığını, ancak planlama veya destek olmaksızın ara sıra yeniden canlandığını” gözlemlediği belirtti.

“İsrailli düşman şimdi kendinden emin bir şekilde konuşuyor ve Amerikalıların Batı Şeria ve Gazze'yi kendisine teslim edeceğini iddia ediyor” diyen Yemenli lider konuşmasını şöyle bitirdi: “Trump'ın İsrailli düşmana büyükelçi olarak atadığı kişi Batı Şeria ya da Gazze'nin varlığına inanmıyor.”