YDH- Tehran Times'ın bildirdiğine göre, İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Bekai, bugün (Pazar) yaptığı açıklamada, 9 Aralık Cuma günü İran, Fransa, Almanya ve Birleşik Krallık dışişleri bakan yardımcılarının bir araya gelmesinin planlandığını duyurdu.
İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, görüşmelerin geniş bir yelpazede ikili, bölgesel ve uluslararası konulara odaklanacağını söyledi.
Bekai İran'ın haysiyet, bilgelik ve yararlılık ilkeleri temelinde diğer ülkelerle etkileşim ve işbirliğini geliştirme konusundaki kararlılığını vurguladı.
Yaklaşan görüşmeleri, New York'taki son Birleşmiş Milletler Genel Kurulu sırasında gerçekleşen “verimli” tartışmaların bir devamı olarak nitelendirdi.
Bekai şunları söyledi:
“Bu toplantı Avrupa ülkeleriyle süregelen diyaloğumuzun bir parçasıdır. Filistin ve Lübnan gibi acil bölgesel meselelerin yanı sıra nükleer programımızla ilgili konular da dahil olmak üzere çeşitli konuları ele almayı amaçlıyoruz.”
İngiltere Dışişleri Milletler Topluluğu ve Kalkınma Ofisi'nden (FCDO) bir sözcü de habere tepki göstererek İran medyasına Londra'nın çeşitli diplomatik kanallar aracılığıyla İran'ın nükleer meselesine ilişkin “gerilimi azaltmayı” amaçladığını söyledi.
Bu açıklama, İran ile Avrupa arasındaki ilişkilerin son yıllarda kötüleştiği bir dönemde geldi.
Tahran, Washington'un tek taraflı olarak anlaşmadan çekilmesi ve İran'a yönelik yaptırımları yeniden yürürlüğe koymasının ardından son yedi yıldır darmadağın olan 2015 tarihli nükleer anlaşma Ortak Kapsamlı Eylem Planı (JCPOA) kapsamındaki taahhütlerini yerine getirmedikleri için Avrupa üçlüsünü eleştiriyor.
İngiltere, Fransa ve Almanya anlaşmanın resmi imzacıları olarak kalmalarına rağmen ABD yaptırımlarının acısını çıkaramadılar.
Hatta Avrupa İran'a karşı kendi yaptırımlarını uygulamaya başladı ve en son yasakları İran hava ve deniz taşımacılığı hatlarını hedef aldı.
Yaptırımlar İran'ın Rusya'ya silah tedarik ettiği bahanesiyle uygulanıyor ki İran bu iddiayı defalarca reddetti ve Avrupa'dan kanıt sunmasını istedi.
Tahran ile Avrupa arasındaki ilişkiler, Cuma günü E3 tarafından hazırlanan İran karşıtı bir karar tasarısının Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) Yönetim Kurulu tarafından kabul edilmesiyle yeni bir darbe aldı.
Karar, İran'ı JCPOA kapsamında UAEA ile “yetersiz işbirliği” yaptığı için kınarken, Batı'nın anlaşmadan tamamen kaçınmasına değinmiyor.
İran'ın nükleer programına ilişkin görüşmelerin yeniden başlaması -2022'den bu yana durmuş durumda- BM Güvenlik Konseyi'nin 2231 sayılı kararında yer alan ve İran'a yönelik BM yaptırımlarının yeniden uygulanmasına olanak tanıyan “geri alma” mekanizmasının süresinin dolmak üzere olması nedeniyle özellikle önem taşıyor.
Batı'nın anlaşmaya uymaması konusundaki anlaşmazlığın çözülmemesi halinde Avrupa'nın geri adım mekanizmasını devreye sokması ve İran'a yönelik BM yaptırımlarını yeniden uygulamaya koyması bekleniyor.
Avrupa'nın bu yola başvurması halinde İran'ın Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Anlaşması'ndan (NPT) ayrılacağına inanılıyor.
İran halkı giderek artan bir şekilde NPT'nin terk edilmesini ve ülkenin nükleer doktrininin yeniden değerlendirilmesini talep ediyor, bu da Batı'nın anlaşmazlıkları diyalog ve diplomasi yoluyla çözme taahhüdüne yönelik artan şüphecilikle besleniyor.