YDH - Financial Times, Avrupa'da artan sayıda siyasetçinin Beşşar el-Esed hükümetinin devrilmesinin ardından kıtadaki bir milyondan fazla Suriyeli mültecinin ülkelerine dönme zamanının geldiğine inandığını, ancak Suriyelilerin durumun bu kadar basit olmadığını belirttiğini bildirdi.
Gazeteye göre, “13 yıllık savaştan kaçanlar, hafta sonu Şam'a düzenlenen isyancı saldırısının ardından artan siyasi belirsizliğe ve ülkenin pek çok bölgesini yaşanmaz hale getiren altyapı ve konut yıkımına dikkat çekiyor.”
Berlin'de yaşayan, 54 yaşındaki Halepli inşaat işçisi Ömer el-Haccar, “Tanıdığım herkes bekleyip görmek istiyor. Suriye'deki durum çok zor,” ifadelerini kullandı.
Beş yıl Türkiye'de yaşadıktan sonra 2019'da BM tarafından ailesiyle birlikte Almanya'ya yerleştirilen el-Haccar, memleketinde bombardımanda yıkılan iki mülkü olduğunu söyledi.
Geniş ailesinin bir kısmı hâlâ Suriye ve Türkiye'de yerinden edilmiş durumda. Esed hükümetinin düşmesinden memnun olduğunu belirten el-Haccar, ülkeye geri dönülebilmesi için “bir hükümetin ve kurumların kurulması gerektiğini” dile getirdi.
2015 yılında Angela Merkel'in çoğunluğu Orta Doğu'dan gelen bir milyon sığınmacıyı kabul etme kararı, Almanya'yı Avrupa Birliği’nde en fazla Suriyeli mülteciye ev sahipliği yapan ülke haline getirdi.
Göç konusu, şubat ayında yapılacak erken seçimler öncesinde ülkede önemli bir seçim kampanyası gündemi haline gelmiş durumda.
Pazartesi günü Almanya, Suriyeli vatandaşların iltica başvurularını askıya alacağını açıklayan ilk ülke oldu. Bu karar, kısa sürede İngiltere, Fransa, İtalya ve diğer AB ülkelerinde yankı buldu.
Avusturya ise bir “mülteci geri gönderme ve sınır dışı etme programı” başlatacağını duyurdu.
Sağcı hükümeti destekleyen İsveç Demokratları Partisi lideri Jimmy Akesson, Suriyelilerin bu durumu “evlerine dönmek için iyi bir fırsat” olarak görmeleri gerektiğini belirtti.
Dğer yandna Alman Barolar Birliği Göç Hukuku Komitesi Başkanı Thomas Oberhauser, Almanya'nın Suriye'nin güvenli olduğunu kanıtlaması ve aynı zamanda etnik ve dini grupların haklarını koruyabilmesi gerektiğini savundu. Bu konuyu tartışmak için “zamanın hiç de uygun olmadığını” ifade etti.
Son 18 ayda Almanya, Irak'taki istikrarsız duruma rağmen yüzlerce Iraklıyı ülkelerine geri gönderdi.
Bazıları ise Almanya'da yaşanan iş gücü açığının bu tür kararlarla derinleşebileceği uyarısında bulunuyor.
Alman Hastaneler Birliği ve Alman Uzman Doktorlar Birliği (SpiFa), ülkedeki en fazla yabancı doktorun Suriyeliler olduğunu anımsattı.