YDH- İbranice yayın yapan Yediot Ahronot (Ynet)’in bildirdiğine göre, İsrail Hava Kuvvetleri İran'ın nükleer tesislerinin imhasına hazırlanıyor.
Maariv, 12 Aralık tarihli haberinde ‘’İran’ın, İsrail'in ana çatışma alanı haline geldiğini’’ bildirdi.
İbranice gazeteye göre, Savunma Bakanı Israel Katz göreve gelir gelmez İsrail ordusunun İran'ın nükleer tesislerine yönelik bir saldırıya hazırlanmaya devam etmesini ve hatta bunun hazırlıklı olunması gereken ana hedeflerden biri haline getirilmesini talep etti.
Maariv şöyle yazıyor:
‘’Suriye'nin düşmesi, Hizbullah ve Hamas'ın zarar görmesi ve İran'ın kurduğu “şer ekseninin” parçalanması İran'a yönelik bir saldırının uygulanabilirliğini hızlandırdı.’’
İsrail ordusu, ‘’Şii ekseninin dağılması ve Hizbullah'ın zayıflamasının Tahran'ı çaresiz bir eyleme - nükleer-askeri kapasiteye doğru bir atılıma - yönelteceği endişesiyle’’ İran'ın nükleer tesislerine saldırmak için güncellenmiş planları formüle etmeye devam ettiklerini söylüyor.
Ynet’e göre, “İHA'larımız Suriye'nin doğusuna kadar uçabilirken, savaş pilotları Şam semalarında rahatlıkla tur atabiliyor. Bu hayal bile edilemez” diyen İsrail ordusu, Devrim Muhafızları askeri danışmanlarının Suriye'den kaçmasından ve S-300 bataryaları da dahil olmak üzere Rus ordusunun güç kaybettiğine dair ilk işaretleri tespit etmelerinden cesaret alıyor.
İbranice medyaya göre, İngiltere, Fransa ve Almanya, nükleer silah elde etmesini önlemek amacıyla İran'a yönelik tüm uluslararası yaptırımları yeniden devreye sokacak olan “geri tepme” mekanizmasını harekete geçirmeye hazır olduklarını BM Güvenlik Konseyi'ne bildirdi.
2015'te imzalanan nükleer anlaşmanın bir parçası olan bu mekanizma, anlaşmanın ciddi bir şekilde ihlal edilmesi halinde devreye sokulabilecek ve İran'ın nükleer programına getirilen kısıtlamalar karşılığında kaldırılan yaptırımları yeniden uygulamaya koyacak.
İngiltere, Almanya ve Fransa'nın BM Büyükelçileri 6 Aralık'ta Güvenlik Konseyi'ne gönderdikleri mektupta “İran, anlamlı bir ilerleme ve müzakere edilmiş bir çözüme elverişli bir siyasi ortam yaratmak için nükleer programını zayıflatmalıdır” dedi.
ABD'nin eski Uluslararası Dini Özgürlükler Büyükelçisi Sam Brownback Çarşamba günü Senato'da düzenlenen İran konulu bir panelde Fox News Digital'e verdiği demeçte “Şu anda rejim değişikliği için gerçek bir şans var, nükleer silahı durdurmanın tek yolu bu” dedi.
Teksaslı bir Cumhuriyetçi olan Ted Cruz, ‘’Maksimum baskı politikasına geri döneceğiz, zalim rejimin kaynaklarını mümkün olan her yönden keseceğiz: Nükleer araştırma tesislerini kapatacağız, petrollerini keseceğiz.” dedi.
ABD'nin eski Fas Büyükelçisi Marc Ginsberg ise “Washington'da bu rejimin amaç ve hedeflerini desteklemek için bir endüstri var” dedi.
İran'ın yönetim sistemini değiştirmesini isteyip istemediği sorulan seçilmiş başkan Donald Trump, Ekim ayında İran asıllı Amerikalı yapımcı Patrick Bet David'e şunları söyledi:
“Bütün bunlara tamamen dahil olamayız. Kendi kendimizi yönetemeyiz, kabul edelim. İran'ın çok başarılı olduğunu görmek isterim. Tek bir şey var, nükleer silaha sahip olmamalılar”.