YDH - Suriye’nin Humus, Hama, Lazkiye ve Tartus şehirlerinde bugün meydana gelen olaylar, halkın adalet ve barış talebiyle sokaklara dökülmesine sahne oldu. Ancak bu barışçıl gösteriler, pek çok noktada silahlı müdahalelerle bastırılmaya çalışıldı.
Avrupa Arap Alevi Federasyonu, bu müdahalelerin sonucunda çok sayıda masum göstericinin ağır şekilde yaralandığını açıkladı.
Barışın ve hoşgörünün sembolü olan Ebu Abdullah Hüseyin bin Hamdan el-Hasıbi'nin makamına yapılan saldırı, yalnızca Alevilere değil, tüm insanlık değerlerine yönelik bir tehdit olarak nitelendirildi. Avrupa Arap Alevi Federasyonu’ndan yapılan açıklamada, “Bu kutsal mekânın yakılması ve içeride insanların öldürülmesi, insanlık vicdanında derin bir yara açmıştır,” ifadelerine yer verildi.
Bu olayların Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ) rejiminin Alevilere yönelik derin nefretini bir kez daha gözler önüne serdiğini vurgulayan federasyon, dini sembollere yapılan hakaretlerin yalnızca bir topluma değil, tüm insanlık değerlerine saldırı anlamı taşıdığını belirtti.
Açıklamada, “Bu eylemler, toplumsal barışı tehdit eden, hoşgörü ve bir arada yaşam kültürünü zedeleyen bir girişimdir,” denildi.
Federasyon, uluslararası toplumu kutsal mekanların korunması konusunda adım atmaya davet etti.
Açıklamada şu ifadeler yer aldı: “Toplumdan ve uluslararası kurumlardan, bu suçları işleyenlerin adalet önüne çıkarılması için şeffaf bir soruşturma yapılmasını talep ediyoruz. Bunun yanı sıra, toplumun dini ve kültürel haklarının güvence altına alınması için acil önlemler alınmalıdır.”
Diğer yandan Avrupa Arap Alevi Federasyonu, Suriye’de yaşanan olayların insanlık vicdanı için bir sınav olduğunu belirterek, bu suçlara sessiz kalmanın onları kabul etmek anlamına geleceğini vurguladı. Federasyon, “Barış ve adalete inanan herkesi, bu trajedilere karşı ses çıkarmaya ve birlik içinde hareket etmeye davet ediyoruz,” çağrısını yaptı.
Suriye’deki Alevilere dayanışma mesajları gönderen federasyon, “Adalet ve barış dolu günlerin, zulüm ve karanlığın yerini alacağına olan inancımız tamdır. Bu zorlu süreçte birlik ve dayanışma içinde olmak, en güçlü direnç aracıdır,” ifadeleriyle açıklamasını sonlandırdı.