YDH- Haaretz’den askeri analist Amos Harel’e göre, ateşkes anlaşması Hamas'ın Gazze'deki kontrolünü ve askeri kapasitesini güçlendirebilir.
İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu'nun müzakereler sırasında İsrail kamuoyunu şok edebilecek önemli tavizler verdiğini bildiren Harel şöyle diyor:
‘’İsrailliler, İsrail'in savunucusu olarak hatırlanmak istediğini söyleyen kişinin müzakereler sırasında neleri kabul etmek zorunda kaldığını öğrendiğinde çok şaşıracak.’’
Analist, Hamas’ın imtiyazları arasında kilit güzergahların kontrolü ve Filistinli sivillerin geri dönüşünün izlenmesi de yer aldığını aktardı:
‘’Sadece Philadelphi güzergâhının kontrolü değil, aynı zamanda Netzarim koridoru ve bir milyondan fazla Filistinli sivilin kuzey Gazze'ye dönüşünü gerçek anlamda izleme kabiliyeti de söz konusu.”
Netanyahu’nun Gazze'ye günlük insani yardım girişini arttırmayı kabul ettiğini de bildiren Harel şöyle yazıyor:
‘’Ayrıca günde 600 kamyon insani yardımın girişine izin vermeyi kabul etti; bu rakam savaştan önceki günlük ortalamadan 100 daha fazla.’’
Geçtiğimiz Mayıs ayında Joe Biden yönetimi tarafından önerilen planı reddettiği aylar boyunca Netanyahu esas olarak koalisyonunu dağıtmakla tehdit eden radikal sağcı müttefikleri Bezalel Smotrich ve Itamar Ben-Gvir'den endişe duyuyordu.
Takipçileri tarafından düşünceleri desteklenen Netanyahu uzun süre bu anlaşmayı istemedi çünkü onu uzunca bir süredir harekete geçiren ana düşünce siyasi hayatta kalmasıydı.
Harel, Netanyahu’nun ‘’bazı kör takipçilerinin bugünlerde acı verici bir ayılma sürecinden geçtiğini’’ vurgulayarak ‘’İnsanlar yıllardır Netanyahu'nun tüm korkularının toplamı olduğunu söylüyordu; Trump'ın onu daha da çok korkuttuğu ortaya çıktı, belki haklılar da.’’ diyor ve ekliyor:
‘’Trump İsrail'in ya da Netanyahu'nun hayranı değil. Karmakarışık bir çıkarlar ağıyla hareket ediyor, ABD'yi hızla değişen küresel stratejik tablo içinde konumlandırmaya ve kişisel statü ve prestijini korumaya odaklanıyor.’’
Harel, ‘’siyasi senaryonun birinci siniği’’ olarak nitelediği Netanyahu ve koalisyonunun siyasi geleceğinin belirsizliğini koruduğunu kaydetti.