YDH - Hizbullah Milletvekili Ali Feyyad, İsrail'in Lübnan topraklarından tamamen çekilmesini öngören ateşkesin bu ayın 26'sında sona ereceğini belirterek, "İsrail bu taahhüdü yerine getirmezse, yürütme önlemleri belgesi çökecek, mekanizma yok olacak ve uluslararası toplumun bu anlaşmaya verdiği destek baltalanacak," uyarısında bulundu.
El-Ahbar gazetesinin aktardığına göre Feyyad, "Bu durum, tüm Lübnanlıları yeni bir aşamaya ve bu aşamanın gerektirdiği yeni hesaplara hazırlıyor. İşgalci İsrail'in topraklarımızdan çıkarılması için her türlü yol ve yöntemle direniş göstermek, hükümetin, ordunun, halkın, partilerin ve direnişin ortak sorumluluğudur. Lübnan'ın güneyi, kendilerini bu mücadeleden dışlamak isteyenler hariç, herkes için kutsaldır," dedi.
Fayyad, sözlerine şöyle devam etti: "İsrail'in zamanında çekilmemesi ve uluslararası toplumun bu konuda kararlı bir tutum sergilememesi, Lübnan'ı farklı bir yola sürüklüyor. Bu durum, Lübnanlı yetkililerin uluslararası himaye altında halka vaat ettiği yeni aşamayı ciddi şekilde tehdit ediyor."
Feyyad, Nebatiye'de düzenlenen ve güneydeki Taybe kasabasının şehitlerinin anıldığı bir törende yaptığı konuşmada, "İsrail'in çekilmesindeki gecikme ve 52 Lübnan kasabasının sakinlerinin güvenli bir şekilde evlerine dönememesi, devletin iyileşmesi, istikrarı ve reformu için diğer yolları da tehlikeye atıyor," ifadelerini kullandı.
Feyyad, "Bu tarihi büyük bir dikkat ve ihtiyatla bekliyoruz. İsrail'in işgal ettiği bölgelerdeki en ufak bir varlığı bile, anlaşmayı ihlal ve uluslararası toplumun sözlerini tutmaması olarak değerlendireceğiz," diye ekledi.
Öte yandan Hizbullah, İsrail'in çekilmesi sonrasındaki yeni aşamaya ilişkin olumlu bir tutum sergiledi.
Parti, açıklamasında "İsrail'in çekilmesinin ardından Lübnanlı sivillerin korunması ve ülkenin egemenliğinin sağlanması için gerekli tedbirlerin alınmasını, yeniden yapılanma sürecinin hızlandırılmasını ve ekonomik-siyasi istikrarın sağlanması için ulusal bir çalıştay düzenlenmesini talep ediyoruz. Taif Anlaşması'nda öngörülen reformların hayata geçirilmesi, yolsuzluğun sona erdirilmesi ve devlet kurumlarının yeniden yapılandırılması bu sürecin temelini oluşturmalıdır," açıklamasını yaptı.
Açıklamada, "Geçtiğimiz on yıllarda devletin inşasını engelleyen şey, Taif Anlaşması'ndan uzaklaşma ve onu zayıflatma girişimleriydi. Direniş, devleti desteklemeye ve egemenlik mücadelesindeki eksiklikleri gidermeye çalışmıştır," değerlendirmesi yapıldı.