Nevaf Selam, Lübnan Kuvvetleri düğümünü çözdü

06 Şubat 2025

Lübnan'da hükümetin kurulması için bekleyiş sürerken, Başbakan adayı Nevaf Selam'ın Lübnan Kuvvetleri'nin temsil sorununu çözdüğü belirtiliyor. Ancak beşinci Şii bakanın kim olacağı ve bazı bakanlıkların dağılımı konusundaki anlaşmazlıklar henüz giderilemedi.

YDH - Beyrut, Başbakan adayı Nevaf Selam'ın Lübnan Kuvvetleri'nin temsil sorununu çözmesinin ardından hükümetin ilanını beklerken saatler süren bir bekleyiş yaşadı.

Cumhurbaşkanı Jozef Aun'un Lübnan Kuvvetleri’ne Dışişleri Bakanlığı'nı vermesi karşılığında, partinin Selam'ın İletişim ve Enerji bakanlıkları için önerdiği isimleri kabul ederek hükümet uzlaşısına katıldığı belirtildi.

Böylece Lübnan Kuvvetleri, Selam'ın imajını zedeleyen ve onu Hizbullah ve Emel Hareketi'ne "boyun eğmekle" suçlayanların safından ayrılmış oldu.

El-Ahbar gazetesinin haberine göre partiler arasındaki bakanlık dağılımlarına ilişkin çeşitli listeler yer alırken, bazı bakanlıkların ve isimlerin yeniden düzenlenmesiyle ilgili küçük "rötuşların" kaldığı belirtildi. En önemli belirsizliğin ise beşinci Şii bakanın kim olacağı olduğu vurgulandı.

Selam'ın Cumhurbaşkanlığı Sarayı'na gitmesiyle hükümetin ilan edileceği beklentisi zirveye ulaştı.

Fakat 50 dakika süren görüşmeden sonra Selam, yazılı bir açıklama yaparak "uyumlu ve reformcu bir hükümet" kurma taahhüdünü yineledi.

Açıklamasında, "İçinde işleyişini herhangi bir şekilde engelleyebilecek unsurlara izin vermeyeceğim ve bu amaçla sabırla çalıştım. Bazılarının uzun sürdüğünü düşündüğü bu süreçte, yerleşik alışkanlıklarla karşılaştım, ancak daha önce ilan ettiğim standartlara bağlı kalmakta kararlıyım," ifadelerini kullandı.

Selam, partilerin öneminin farkında olduğunu belirterek, "Ancak bu kritik aşamada, siyasi çekişmeler yerine hükümetin etkin çalışmasını tercih ettim. Önümüzde duran, size yakışır bir reform sürecini başlatmaktır," dedi.

Ayrıca, her dört veya beş milletvekiline bir bakan gibi bir standarda bağlı kalmadığını ve "Daha önce ilan ettiğim standartlar geçerli. Hükümeti kurmak ve devleti yeniden inşa etmek için kişisel itibarımı riske atmaya hazırım. İlerlemekten başka seçeneğimiz yok," diye konuştu.

Edinilen bilgilere göre Selam, Baabda'ya hükümetin ilk taslağını sundu. Ancak henüz çözülemeyen bazı noktaların hükümetin ilanını geciktirebileceği belirtiliyor.

El-Ahbar'ın edindiği bilgilere göre, Selam ile Şii ikilisi arasında beşinci Şii bakanın ismi konusunda henüz anlaşma sağlanamadı. Şii ikilisinin Aliya el-Mübeyyed ismini reddettiği ve başka bir bakanlık için önerdikleri isimde de "sorun" olduğu öğrenildi.

Gazete, Selam'ın bugün Şii ikilisine beşinci bakanlık için üç yeni isim göndereceğini ve ikilinin bu isimler arasından seçim yapacağını bildirdi.

Kaynaklar ayrıca, Hizbullah ve Emel Hareketi'nin, "Sanayi Bakanlığı'nın Lübnan Kuvvetleri'nin payına düştüğünü medyadan duyduklarını ve bu durumun kendilerine bildirilmemesi nedeniyle rahatsızlık duyduklarını" belirtti.

Kaynaklar, "Lübnan Kuvvetleri'nin aldığı payın bir sorun yaratacağını, zira Selam'ın bakanlıkları yeniden düzenlemesi gerekeceğini ve bunun da hükümetin kuruluşunu geciktireceğini" ifade etti.

Buna ek olarak, Lübnan Kuvvetleri’nin müzakere sürecine dahil olması, milletvekili temsiline uygun bir pay almanın ötesine geçti.

Bazı milletvekillerinin "Bakanlık beyanıyla ilgili anlayışlara varmak ve hükümete katılan her grubun engelleme yapmamasına dair güvence almak için Selam ile müzakereler yürüttüklerini" söylemesi dikkat çekti.

Ayrıca, Lübnan Kuvvetleri Milletvekili Fadi Kerem'in partiyi temsil etmek için önerilen isimlerin (Co Sadi ve Kemal Şehade) Lübnan Kuvvetleri tarafından belirlenmediğini belirtmesi de dikkat çekiciydi.

El-Ahbar gazetesine konuşan kaynaklar, "Bu çözülemeyen noktalar, Sünni bloklar ile Selam arasındaki anlaşmazlığa ek olarak, Selam'ın Sünni payını kendisiyle sınırlamakta ısrar etmesi ve Başbakan adayının sunduğu isimlerin Fuad Sinyora tarafından belirlendiği yönündeki iddialar da bu anlaşmazlığa katkıda bulunuyor," şeklinde konuştu.

Ilımlı Blok milletvekili Velid el-Baarini dün gece bu memnuniyetsizliği dile getirerek, "Artık bir şey istemiyoruz, bitti. Bu geceden itibaren Başbakan adayının karşısında açıkça duracağız ve bugün ne onun kapısında ne de başkasının kapısında beklemeyeceğiz," açıklamasını yaptı.

Ayrıca, Özgür Yurtsever Hareketi'nin temsili meselesi de henüz çözülmedi. Hareketin kaynakları, hükümetin kurulmasının önünde hala birçok engel olduğunu ve Başbakan adayından henüz bir öneri almadıklarını belirtiyor.

Ermeni bakanın ismi konusundaki anlaşmazlık da devam ediyor. Bazı kaynaklar, teknik engellerin ötesine geçerek, yaşanan gecikmeyi dış faktörlere bağlıyor ve bazı tarafların Amos Hochstein'ın halefi Morgan Ortagus'un bu hafta Beyrut'u ziyaret etmesini bekleyerek süreci geciktirmeye çalıştığını iddia ediyor. Ortagus'un ziyaretiyle ABD'nin tutumunun netleşeceği belirtiliyor.

Trump yönetimi, daha önce Lübnan'daki hükümet kurma süreciyle ilgili taraflara, özellikle de Selam'a, üç Amerikalı yetkili aracılığıyla açık mesajlar göndermiş ve Hizbullah'ın bakanlık kabinesinin tamamen dışında tutulması gerektiğini vurgulamıştı.

Ortagus ise eş-Şark'a yaptığı açıklamada, "Selam ve diğerleriyle Lübnan dosyası hakkında görüşmeler yaptığını" ve "ABD'nin hükümet kabinesinde kimin olması gerektiğini belirlemediğini veya Lübnanlılara dikte etmediğini" belirterek, "Karar yalnızca Lübnan'a aittir," dedi.

Kaynaklar ayrıca, Suudi Arabistan'ın tutumunun da Suudi Arabistan elçisi Yezid bin Ferhan'ın yakın zamanda Lübnan'a yapacağı ziyaretin ardından netleşmesini beklediklerini ifade etti.

"Siyasi barış" günlerinde Ilımlı Blok’u bir araya getiren şey, Başbakan adayı Nevaf Selam'ın hükümeti kurma süreciyle dağıldı.

Beş milletvekili ve bloğun en önemli isimlerinden biri olan ve eski bir milletvekili olmasına rağmen "siyasi rehberi" olan Hadi Hubeyş arasındaki anlaşmazlık derinleşti.

Önceki yıllarda, Sünni milletvekillerinden oluşan ve Saad Hariri'nin yörüngesinde hareket eden blok, Müstakbel Hareketi'nin gizli bir kolu olarak görülüyordu.

"Mavi eller" kuzey bloğundan uzak olmadığı için, Hariri’cilerle koordinasyon arttı ve bu da Hariri'nin rakipleri tarafından Ilımlı Blok milletvekillerine yönelik saldırıların artmasına neden oldu.

Buna rağmen, milletvekilleri Müstakbel Hareketi'nden ayrı kalmaya çalıştı. Her birinin kişisel hesapları ve bölgesel dayanakları olduğu için, bu durum bağımsızlıklarını güçlendirdi ve aralarındaki anlaşmazlıkları gidermelerine yardımcı oldu.

Bu nedenle, bazı milletvekillerinin 9 Ocak'taki oturumda Velid el-Baarini'yi saf dışı bırakmakla ve General Jozef Aun'a oy vermemekle suçladığı cumhurbaşkanlığı seçimlerindeki anlaşmazlık hikâyenin başlangıcı değildi.

Cumhurbaşkanlığı oturumundaki "kriz", hükümetin kurulmasıyla birlikte ortaya çıkan sonuçların aksine, kayda değer bir sonuç olmadan atlatıldı.

Blok milletvekilleri, Akkar milletvekilinin Ekonomi Bakanlığı için adaylardan biriyle yaptığı yan anlaşmalarda "kişisel çıkarlarının" etkili olduğunu hissetti.

Bu durum, Akkar milletvekilinin her oturumda bu adayın ismini pazarlamasına neden oldu. Ancak Ilımlı Blok, Milli Mutabakat Bloku ve Yeni Lübnan Blokunu oluşturan Sünni milletvekilleri arasında bu isim üzerinde bir fikir birliği yoktu.

Dahası, adayının ismini Nevaf Selam'a sunmakta ısrar etmesi, Milletvekili Mark Dau’nun Başbakan adayıyla görüşmesi için arabuluculuk talebinde bulunmasını beraberinde getirdi.

Bu durum, X platformunda yaptığı "hararetli" açıklamanın ardından, blok milletvekillerinin Başbakan adayıyla müzakere sorumluluğunu Muhammed Süleyman'a vermesine yol açtı.

İşleri daha da kötüleştiren şey, Selam'ın çevresinin Sünni milletvekillerinin kabineye dahil edilmemesini "bakanlıkların satıldığı ve satın alındığı" gerekçesiyle açıklamaya başlamasıydı.

Bu durum, blok üyesi milletvekili Ahmed el-Hayr'ın durumu açıklamak ve Ilımlı Blok ile Baarini arasındaki farklı yaklaşımları vurgulamak için Cumhurbaşkanı ile yalnız görüşme talep etmesine neden oldu.

Başbakan adayı Selam’ın önerdiği bakanlar listesi ise şöyle:

— Dışişleri Bakanı: Yusuf Rece, Lübnan'ın Ürdün Büyükelçisi.

— Enerji Bakanı: Co Sadi, iş insanı ve Orta Doğu'daki Booz & Company'nin idari yöneticisi.

— Eğitim Bakanı: Rima Kerami, eğitim yönetimi ve eğitim politikaları alanında uzmanlaşmış bir üniversite profesörü ve Beyrut Amerikan Üniversitesi'nde bölüm başkanı.

— Kültür Bakanı: Gassan Selame, Sorbonne Üniversitesi'nde siyaset bilimi profesörü, 2000-2003 yılları arasında Kültür Bakanı olarak görev yaptı ve 2017-2020 yılları arasında Libya'daki Birleşmiş Milletler Destek Misyonu'na başkanlık etti.

— Sosyal Politikalar Bakanı: Hanin es-Seyyid, Dünya Bankası'nda insani gelişim ve sosyal koruma uzmanı, Lübnan'daki ekonomik krize müdahale operasyonlarına liderlik etti.

— Çevre Bakanı: Tamara ez-Zeyn, Ulusal Bilimsel Araştırma Konseyi Başkanı ve UNESCO Genel Konferansı Bilim Komitesi Başkanı.

— Bayındırlık Bakanı: Faiz Ressamni, Ressamni Younis Motors'un CEO'su.

— Tarım Bakanı: Nizar Hani, Şuf Sedirleri Koruma Alanı Müdürü, ziraat bilimleri doktoru.

— Savunma Bakanı: Mişel Mensi, emekli subay, Savunma Bakanlığı'nda genel müfettiş olarak görev yaptı.

— İçişleri Bakanı: Ahmed el-Haccar, Lübnan ordusunda emekli tuğgeneral.

— Maliye Bakanı: Yasin Cabir, eski milletvekili ve 1996-1998 yılları arasında Ekonomi Bakanı.

— Ekonomi Bakanı: Finansal piyasalar uzmanı Amir el-Bisat.

— Sağlık Bakanı: Rakan Nasreddin, Beyrut Amerikan Üniversitesi'nde kalp-damar cerrahı.

— Çalışma Bakanı: Muhammed Haydar, Beyrut Amerikan Üniversitesi Hastanesi'nde nükleer tıp bölümü müdürü.

— İletişim Bakanı: Kemal Şehade, Emirates Telecommunications Group'ta hukuk ve düzenleme işleri başkanı.

— Turizm Bakanı: Toni er-Rami, restoran, kafe ve gece kulübü sahipleri sendikası başkanı.

— Enformasyon Bakanı: Ziyad Ramiz el-Hazın, medya davalarında uzmanlaşmış avukat.

— Gençlik ve Spor Bakanı: Kristina Babkiyan, gençlik ve spor alanında aktivist ve merhum Milletvekili Haçik Babkiyan'ın kızı.