YDH - Hizbullah Siyasi Konseyi Başkan Yardımcısı Mahmud Kamati, "Ülkeyi inşa etmek ve iç istikrarı sağlamak isteyenlerin başında biz geliyoruz ve direniş, Lübnan'ın savunmasının temel taşı olmaya devam edecek," dedi.
Kamati, "Direnişten vazgeçilemez, çünkü bu tüm Lübnan halkı, vatanın egemenliği ve gücü için kaçınılmaz ve ulusal bir gerekliliktir. Bu, herhangi bir Lübnanlıya veya herhangi bir Lübnan tarafına meydan okuma anlamında değil, vatanımızın şu anda var olan ve gelecekteki tehlikelerle karşı karşıya olduğunu görmemizden kaynaklanıyor," ifadelerini kullandı.
El-Ahbar gazetesinin aktardığına göre Hizbullah'ın şehit Cihad Nebil için düzenlediği anma töreninde konuşan Kamati, "Lübnan'da bazıları düşmanın sözüne güveniyor ve ona bel bağlıyor. Geçtiğimiz günlerde İsrail düşmanına meydan okuyarak köylerine giren vatan evlatlarıyla gurur duymuyorlar, onlarla övünmüyorlar ve onları takdir etmiyorlar. Biz onların takdirini istemiyoruz, ancak en azından duygularıyla yurtsever olmaları gerekiyor," dedi ve ekledi: "Zaferi yenilgi, sınır köylerinin evlatlarının kahramanca eylemini ise bir tiyatro oyunu gibi gösterme çabası kime hizmet ediyor?"
Kamati, "Lübnan'daki iç sistemin bazı unsurları 2006'da ortaya çıktı ve Hizbullah'ın Temmuz savaşında yenildiğini, İsrail'in ise zafer kazandığını söylediler. İsrail'in kendisi yenilgiyi kabul etmiş ve yaşananlarla ilgili soruşturma komisyonları kurmuş, yenilgisini ilan etmiş olmasına rağmen, bu bazıları yenilgi, aşağılanma ve boyun eğme çukurunda kalmakta ısrar ettiler. Bugün aynı tablo tekrarlanıyor. Bazıları aynı şeyi tekrarlıyor çünkü kültürleri farklı, bazıları ise bu direnişin galip gelmesini istemeyen dış bir projenin peşinden gidiyor ve bu proje aracılığıyla şimdiye kadar elde edilen tüm saygınlık, başarı ve dengeleri kırmak istiyor," diye konuştu.
ABD Başkanı Donald Trump'ın Gazzelilerin tehcire zorlanması yönündeki açıklamalarına değinen Kamati, Filistin halkının "Bunu kabul etmeyeceğini ve direneceğini, düşmanın ve destekçilerinin zorla ve öldürerek başaramadığını, baskılarla, açlıkla veya abluka ile de başaramayacağını" vurguladı.