YDH - Iraklı bir siyasetçi, İranlı yetkililerin son birkaç gün içinde Bağdat'a gerçekleştirdikleri habersiz ziyaretlerde, özellikle Suriye sahasındaki değişiklikler ve bunun genişleyebilecek yansımaları sonrasında bölgenin karşı karşıya kaldığı güvenlik sorunlarını ele aldıklarını belirtti.
El-Ahbar'a konuşan ve adının açıklanmasını istemeyen siyasetçi, İranlı yetkililerin "ABD ve İsrail'in bazı Arap ülkelerindeki silahlı gruplara verdiği destekten" duydukları endişeyi dile getirdiklerini söyledi.
Siyasetçi, "İran, Irak'ı stratejik bir müttefik olarak görüyor. Bu nedenle Irak'ın güvenliğini kendi güvenliğinin bir parçası olarak değerlendiriyor," dedi.
Yetkili, "İster resmi ister Devrim Muhafızları komutanları olsun, yetkililerin Irak'a yaptıkları ziyaretler ve siyasetçiler ve direniş liderleriyle yaptıkları toplantılar, her iki ülkenin de tehditlerden korunmasını sağlayacak şekilde pozisyonların koordine edilmesini ve güncel olayların ele alınmasını amaçlıyor," ifadelerini kullandı.
İran Dışişleri Bakanlığı'ndan bir yetkilinin, ülkesinin Suriye'deki yeni yönetimle iletişim kurmakta sorun yaşamadığını doğruladığını aktaran aynı kaynak, "İran'ın şu anda Iraklı silahlı gruplarla ilgilenmemesinin iki nedeni var: Birincisi, kendi kendilerini finanse edebiliyorlar ve ikincisi, geçmişte olduğu gibi onları doğrudan benimsemek istemiyor," değerlendirmesini yaptı.
Yetkili, "Ziyaretlerin çoğu ilan edilmemiş ve gizlidir, ancak bu yetkililer bölgesel gelişmeler, İsrail'in genişlemesi ve Gazze'deki nüfusu yerinden etme planının yanı sıra Trump'ın İran rejimine ve bölgedeki vekillerine katı yaptırımlar uygulamasını istişare etmek ve tartışmak amacıyla geldiler," diye konuştu.
Toplantıların genellikle Yeşil Bölge içinde veya politikacıların evlerinde yapıldığını da sözlerine ekledi.
Birkaç gün önce İran Cumhurbaşkanı Yardımcısı Muhammed Cevad Zarif Bağdat'ı ziyaret etmişti.
Zarif, bu ziyarette başbakan, cumhurbaşkanı, Temsilciler Meclisi ve siyasi parti liderleriyle bir araya gelerek iki ülke arasındaki ortak güvenlik dosyası, silahlı grupların dağıtılması ve silahlarının devlete teslim edilmesi meselesi ve başta Lübnan ve Filistin olmak üzere bölgedeki gelişmeleri ele almıştı.
Bunun yanı sıra İran Dışişleri Bakanlığı Siyasi İşlerden Sorumlu Müsteşarı Mecid Taht Revançi de dün Bağdat'ı ziyaret ederek Iraklı yetkililerle bir araya geldi.
Yerel medya, İranlı yetkilinin Irak'ın başkentine varışında Irak Dışişleri Bakan Yardımcısı Muhammed Hüseyin Bahr el-Alum, Ulusal Güvenlik Danışmanı Kasım el-Araci ve Meclis Başkan Vekili Muhsin el-Mendelavi ile görüştükten sonra Erbil'e geçerek Kürt liderler ve yetkililerle bir araya geldiğini aktardı.
El-Araci, yaptığı yazılı açıklamada, toplantıda "bölgesel düzeydeki güvenlik gelişmeleri ve zorluklarının yanı sıra iki ülke arasında imzalanan ortak güvenlik anlaşmasının şartlarının uygulanmasının ele alındığını” kaydetti.
Öte yandan Koordinasyon Çerçevesi liderlerinden Ali el-Musevi, el-Ahbar'a yaptığı açıklamada, "Bağdat, sadece İranlıları değil, ortak meseleleri görüşmek üzere her gün çok sayıda bölgesel ve yabancı yetkili ve lideri kabul ediyor," dedi.
El-Musevi, "İranlı heyetler yıllardır Irak'ta bulunuyor, iki komşu ülke arasında iletişim kurmak ve ortak güvenlik, siyasi ve ekonomik çıkarları koordine etmek için yetkililer ve siyasetçilerle görüşüyor," ifadelerini kullandı.
El-Musevi, "Ziyaretlerin çoğu duyuruluyor. Haber verilmeyen ya da gizli ziyaretler varsa da bunlar iki ülkenin çıkarları bağlamında gerçekleşiyor," şeklinde konuştu.
Irak'ın tüm ülkelere karşı tarafsız bir yaklaşımı olduğunu vurgulayan el-Musevi, başbakanın İranlılar ve Amerikalılarla oturup sakinleşmeye ve tehditleri önlemeye çalıştığını ifade etti.
Ayrıca el-Musevi, "Irak'ın Suriye yönetimiyle bir sorunu yok, İran'ın da yok ve herkes Suriye halkıyla iletişim kurmak ve yardım elini uzatmak için mevcut Şam hükümetinden ülkesini iyi yönetme konusunda bir iyi niyet jesti bekliyor," dedi.
El-Musevi, Suriye, Irak ve İran da dahil olmak üzere tüm ülkelerin ortak çıkarlarının, aralarındaki ilişkileri kan davaları ve gerginliklerden uzak bir şekilde daha iyi hâle getirebileceğini de sözlerine ekledi.