YDH - Suriye sahillerinde, Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ) rejiminin "kontrolden çıkmış" olarak nitelendirdiği militanların katliamları üç günü geride bıraktı.
Ceble ve Banyas kırsalındaki köylerde yaşayanlar, yakınlarını kaybetmenin acısını yaşarken, devam eden çatışmalar ve topçu ateşi nedeniyle cenazelerini dahi defnedemiyor.
Yerel kaynaklar, silahlı grupların kaçırdığı yüzlerce kişinin akıbetinin bilinmediğini ve toplu katliamlara kurban gitmiş olabileceklerinden endişe ediyor.
Banyas'tan bir tanık, cesetlerin denize atıldığına şahit olduğunu aktardı.
Behluliye köyünden Ebu Mühenned'in ailesi, el-Ahbar gazetesine yaptığı açıklamada, "her yerde ceset kokusu" olduğunu ve can güvenlikleri için dağlara sığındıklarını belirtiyor.
Lazkiye ve Banyas'ta elektrik ve su kesintileri yaşanırken, erzak sıkıntısı da baş göstermiş durumda.
Dağlara kaçan aileler, yiyecek, su ve barınma gibi temel ihtiyaçlardan yoksun bir şekilde hayatta kalmaya çalışıyor.
Silahlı grupların Banyas'tan çekilmesinin ardından, Banyas ve Kadmus kırsalındaki köyler yağmalandı.
Hamam Vasıl köyünden bir kaynak, el-Ahbar'a yaptığı açıklamada, köyün tamamen yakıldığını ve çok az sayıda kişinin hayatta kaldığını söyledi.
Saldırının, askeri araç konvoylarının köye girişiyle eş zamanlı olarak rastgele ateş açılmasıyla başladığını belirten kaynak, bazı ailelerin dağlara kaçmayı başardığını, ancak geride kalanların evlerinde öldürüldüğünü ifade etti.
Silahlı grupların, evleri içindekilerle birlikte ateşe verdiği belirtiliyor.
Katliamlardan kurtulan Sali, evlerine baskın yapanların Suriyeli olmadığını ve düzgün Arapça konuşmadıklarını söyledi.
Sali, militanların ailelerine ilk olarak mezheplerini sorduklarını, ardından da benzin olup olmadığını öğrenmek istediklerini belirtti.
Ailenin yalvarmaları üzerine, bazı değerli eşyalarını çalarak evden ayrılan silahlı kişilerin, akşam geri döneceklerini söyledikleri aktarıldı.
Sali, "Biz silahsız sivilleriz. Yapılan tüm katliamlar sivillere karşı işlendi," diye konuştu.
Ceble'deki Asaliye mahallesinden Muhammed, mahalleye giren silahlı grupların farklı bayraklar taşıdığını ve bazılarının IŞİD bayraklarına benzediğini söyledi.
Muhammed, el-Ahbar'a yaptığı açıklamada, "Gruplar insanları katletti, ağaçları kesti, her şeyi yaktı ve çaldı," diye konuştu..
Sokaklarda işkence görmüş yüzlerce cesedin bulunduğunu belirtti.
Sanubar köyünden Nimet ise el-Ahbar'a, "Köydeki tüm erkekler yok edildi, geriye sadece kadınlar kaldı. Çocuklarının cesetlerini gömecek güçleri yok," dedi.
Öte yandan Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, katliamlarda ölenlerin sayısının 1311'e ulaştığını ve bunların 830'unun sivil olduğunu bildirdi.
Ancak el-Ahbar'ın ulaştığı yerel kaynaklar, gerçek rakamların çok daha yüksek olduğunu doğruluyor.
Bir yerel kaynak, bir Birleşmiş Milletler (BM) ekibinin Ceble'ye gelerek mahallelerde dolaştığını, fakat yerel halkla görüşmediğini aktardı.