YDH - İsrail ile Filistin direnişi arasında, Doha'da devam eden esir takası ve ateşkes görüşmelerinde yavaş da olsa ilerleme kaydedildiğine dair işaretler geliyor.
İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu, bu gelişmeler üzerine dün güvenlik yetkilileriyle genişletilmiş bir toplantı düzenledi.
Toplantıya, Şin Bet ve Mossad başkanları, Ulusal Güvenlik Konseyi Başkanı, Genelkurmay Başkanı ve bazı bakanlar katıldı.
İsrail basınında yer alan haberlere göre, katılımcılar Doha'daki müzakerelerin ilerlemesi konusunda olumlu bir izlenim edindi.
Kanal 12, Netanyahu ile Şin Bet Başkanı arasındaki gerginliğe rağmen, "çatışmaların yeniden başlama olasılıkları ve esir takası anlaşmasında ilerleme" konularının görüşüldüğünü duyurdu.
Kanal, "Doha görüşmelerinin amacı, tırmanmayı önlemek ve siyasi müzakerelerin devamını sağlayacak uzlaşılara varmak," ifadelerini kullandı.
Ayrıca kanal, ABD'nin çatışmaların yeniden başlamasını engellemek için baskıyı artırdığını belirtti.
Yedioth Ahronoth'un haberine göre İsrailli ve Amerikalı yetkililer, Doha'daki görüşmelerde "son günlerde küçük bir ilerleme" kaydedildiğini belirterek "temkinli bir iyimserlik" ifade ettiler.
Bunun yanı sıra ABD Başkanı'nın özel temsilcisi Steve Witkoff, İsrail ve Hamas'a "daha fazla rehinenin serbest bırakılmasının ertelenemez bir zorunluluk olduğu" mesajını iletti.
Witkoff, "Her iki tarafı da bir anlaşmaya varmaya çağırıyorum," dedi.
Bu gelişmeler doğrultusunda, İsrail müzakere heyeti Katar'daki kalış süresini uzattı. Bu durum, "görüşmelerin ciddiyetinin" bir göstergesi olarak değerlendirildi.
Kanal 12, İsrailli bir kaynağın, "Doha'da elde edilecek bir şey olmasaydı, heyet çoktan dönmüş olurdu," sözlerini aktardı.
Bu, "anlaşmaya varma şansı bulunduğuna" dair bir değerlendirme olarak görüldü.
Aynı kanalın haberine göre Hamas, "savaşın sona erdirilmesi için görüşmelerin belirsiz bir şekilde uzatılması yerine, belirli bir tarih belirlenmesini" talep etti.
İslami Cihad ise, "Gazze Şeridi'ndeki gelişmelerle ilgili görüşmeler yapmak üzere" üst düzey bir heyetin Doha'ya ulaştığını duyurdu.
Ancak, çelişkili açıklamalar da mevcut. Kanal 13, bir siyasi kaynağın, 60 günlük ateşkes karşılığında 10 esirin serbest bırakılmasına yönelik bir teklif sunulduğuna dair haberleri yalanladığını aktardı.
Bu arada, Witkoff tarafından sunulan bir öneriyle, anlaşmanın "sınırlı bir aşamasının" uygulanması veya esirlerin küçük gruplar halinde serbest bırakılması gibi seçenekler gündeme geldi.
Bu süreçte Katar; Suudi Arabistan, Mısır, Ürdün dışişleri bakanları, Birleşik Arap Emirlikleri'nin (BAE) Dışişlerinden Sorumlu Devlet Bakanı ve Filistin Kurtuluş Örgütü Yürütme Komitesi Genel Sekreteri'nin katıldığı, Witkoff'un da bulunduğu bir bakanlar toplantısına ev sahipliği yaptı.
Arap bakanlar, toplantıda "Gazze'nin yeniden inşası için Arap planını" sunarak, "ateşkesin sağlanmasının önemini" vurguladılar.
ABD Başkanı Donald Trump'ın, "Kimse kimseyi Gazze'den kovmayacak," şeklindeki açıklaması dikkat çekti.
Bu açıklama, Kahire Zirvesi'nde kabul edilen Gazze'nin geleceğine ilişkin Arap "vizyonuna" dayanılarak, Trump'ın Gazze'nin geleceği ve Gazzelilerin tehcir edilmesine ilişkin planı konusundaki tutumunda bir değişikliğe işaret edebileceği şeklinde yorumlandı.