YDH- Haaretz gazetesinin haberine göre, geçen yıl yaklaşık 60 bin İsrailli, İsrail’i terk etti ve geri dönmedi. Bu sayı, 2023'te ayrılanların iki katından fazla.
İsrail Merkez İstatistik Bürosu'na göre, ayrılanların %81’i 25 ila 44 yaş arası gençler ve ailelerden oluşuyor. Aynı zamanda C-Marketing'in yaptığı anket, işgal altındaki bölgelerde yaşayan yerleşimcilerin %40’ının göç etmeyi ciddi olarak düşündüğünü ortaya koydu.
Bu sayıların ardındaki nedenler giderek netleşiyor:
Süregelen savaş hali,
İşgalci hükümetin yargı bağımsızlığını zayıflatma girişimleri,
Artan yaşam maliyetleri nedeniyle yaşamanın giderek sürdürülemez hale gelmesi,
Başka yerlerde daha parlak bir gelecek beklentisi.
On yılı aşkın süredir göç etmeyi düşünen Tel Aviv’de yaşayan 56 yaşındaki yazar, şair ve editör Riki Cohen, “Her ayrılanı duyduğumda çok sinirleniyorum” diyor. Cohen, “İsrail’in geleceğine olan inancını kaybettiğini, artan güvensizlik, siyasi istikrarsızlık ve ekonomik zorlukların bunu körüklediğini” ifade ediyor. “Normal” bir yaşam, yani sürekli korku ve belirsizlik olmadan yaşamanın hayalini kurduğunu dile getiriyor.
Evinde güvenli bir oda olmadığını belirten Cohen, füze saldırısı sirenleri sırasında yaşadığı korkuyu hâlâ unutamadığını söylüyor. “İsrail’in bir diktatörlüğe dönüşmesinden korkuyorum. Şu an olanlar bizi yok oluşa sürüklüyor,” diyor.
İsmini vermek istemeyen başka bir kadın ise uzun zamandır göç etmeyi düşündüğünü, ancak artık bu düşüncenin daha acil ve toplumda daha kabul görür hale geldiğini belirtti. İşgal devam ettiği sürece gerçek bir “demokrasinin” mümkün olmadığını savundu. Henüz gitmese de eninde sonunda ayrılacağına emin.