YDH- Yemen'deki Ensarullah Hareketi’nin lideri Abdulmelik el-Husi, Gazze’ye destek amaçlı bu hafta 9 operasyon gerçekleştirildiğini açıkladı. Bu operasyonların hipersonik ve balistik füzeler ile insansız hava araçlarıyla yapıldığını belirtti.
El-Husi, bu operasyonlardan birinin, ABD Başkanı Donald Trump’ın Ortadoğu ziyareti sırasında Suudi Arabistan’da yaptığı konuşmayla aynı zamana denk geldiğini söyledi.
Özellikle, “Lod Havalimanı’na (Ben Gurion Havalimanı) yönelik gerçekleştirilen operasyonun, işgalciye hava sahası yasağı uygulama hedefi doğrultusunda en önemli operasyonlardan biri olduğunu” ifade etti ve bu yasağın uygulanması yönündeki çabaları hatırlattı.
El-Husi, onlarca hava yolu şirketinin Lod Havalimanı'na uçuşlarını askıya almasının işgalci İsrail üzerinde başta ekonomik olmak üzere her düzeyde açık bir etkisi olduğunu vurguladı.
Ayrıca İsrail’in Kızıldeniz, Bab el-Mendeb Boğazı, Aden Körfezi ve Arap Denizi’ndeki deniz taşımacılığı faaliyetlerinin yasaklı olduğunu bir kez daha hatırlattı.
Yemen’in Gazze’ye desteğinin hiçbir zaman azalmadığını ve her zaman sabit kaldığını belirten el-Husi, Yemen halkını yarın (Cuma günü) Sanaa’da ve diğer vilayetlerde milyonluk gösterilere çıkarak Filistin halkıyla dayanışma içinde yüksek sesle destek vermeye çağırdı.
“Gazze’deki durum felaket”
İsrail’in Gazze’ye saldırılarına ilişkin olarak, el-Husi Gazze’deki insani durumu “son derece felaket” olarak tanımladı. Yardım kuruluşlarının kalan gıda stoklarının tükenmiş olduğunu söyledi.
İsrail’in Gazze’deki vahşi saldırılarının “açıkça bir soykırım” olduğunu belirten el-Husi, bu durumun ABD destekli İsrail saldırganlığının boyutunu gözler önüne serdiğini söyledi.
“İşgalci, Amerikan kazançlarının ortağı”
Bu bağlamda el-Husi, Batılı ülkelerin İsrail işgaline verdiği desteğin, insan hakları konusunda kullandıkları söylemlerin samimiyetsizliğini bir kez daha ortaya koyduğunu ifade etti.
Batılı ülkelerin İslam coğrafyasındaki ülkelerden trilyonlarca dolar kazandığını ancak bu ümmetin halklarını asla önemsemediklerini söyleyen el-Husi, İsrail işgalinin ABD’nin Arap rejeleri üzerinden elde ettiği mali ve siyasi kazançlarda ortak olduğunu vurguladı.
Batı Şeria’da ise İsrail işgalinin tüm cinayet ve kaçırma eylemlerini sürdürdüğünü, bu eylemlerin bölge üzerindeki tam kontrol arzusunu ortaya koyduğunu belirtti.
“Nekbe yıldönümünden ders alınmalı”
1948’deki Nekbe’nin (Büyük Felaket) yıldönümüne değinen el-Husi, bu acı ve üzüntü verici olaydan alınması gereken önemli dersler olduğunu ve bu derslerin mevcut durumu değiştirmek için kullanılmasını gerektiğini söyledi. Nekbe’yi 77 yıldır süregelen “üzücü ve acı bir hatıra” olarak tanımladı.
Siyonist saldırgan yaklaşımın bu 77 yıl boyunca hiç değişmediğine dikkat çekti.
“Gazze mücahitleri başarılı bir model”
El-Husi, Gazze’deki mücahitleri ümmet için çok önemli bir model olarak sundu ve onların işgalci planlarını başarısızlığa uğrattığını, etkinliklerini kanıtladığını ifade etti.
Gazze’deki mücahitlerin, işgalcinin başka ülkelere ve halklara karşı yeni felaketler yaratma planlarını da engellediğini belirtti.
Geçtiğimiz günlerdeki direniş operasyonlarına değinen el-Husi, Hamas’ın askeri kanadı Kassam Tugayları’nın Refah’ın doğusu ve Gazze Şeridi’ndeki diğer bölgelerde işgalcilere karşı karmaşık ve etkili “ölüm pusu” operasyonları gerçekleştirdiğini söyledi.
İslami Cihad Hareketi’nin askeri kanadı Kudüs Seriyyeleri’nin de Gazze çevresindeki yerleşimlere yönelik önemli roket saldırıları düzenlediğini ve bunun “çok büyük ve önemli bir eylem” olduğunu vurguladı.
El-Husi, Kudüs Seriyyeleri'nin mesajlarına yanıt olarak şu sözleri söyledi:
“Size, halkımız ve silahlı kuvvetlerdeki cihat yolundaki kardeşleriniz adına çok selam gönderiyoruz. Allah’tan yardım, zafer ve destek diliyoruz.”