El-Husi: İran’ın zaferi Filistin ve bölge için bir kazanım

15 Haziran 2025

El-Husi, İran’ın İsrail’e karşı operasyonunu destekleyerek bunun Filistin ve bölge için faydalı olduğunu söyledi.

YDH- Ensarullah Hareketi Lideri Seyyid Abdulmelik el-Husi, İran’ın İsrail’e karşı yürüttüğü operasyonlara tam destek verdiğini belirterek, bu adımların Filistin ve bölge için olumlu sonuçlar doğurduğunu söyledi.

El-Husi, cumartesi günü yaptığı konuşmada Arap ve İslam dünyasına çağrıda bulunarak, İran’a destek olunması ve direnişin sürdürülmesi gerektiğini vurguladı.

Yemen’deki Ensarullah Hareketi’nin lideri, İran’ın İsrail işgaline karşı sürdürdüğü mücadelenin “Filistin davası ve tüm bölge için faydalı” olduğunu belirtti. Yemen’in, İran’ın işgale karşı yürüttüğü “Doğru Söz Operasyonu 3”e desteğini ilan eden el-Husi, Sanaa’nın “imkânları ölçüsünde İran’la tam dayanışma içinde olduğunu” açıkladı.

Konuşmasında, Yemen Silahlı Kuvvetleri’nin Gazze ve Filistin halkına destek vermeye devam edeceğini ve İsrail işgaline karşı “açık savaş” halinde olduklarını yineledi.

'İsrail'e ağır darbeler vurmak için bir fırsat'

El-Husi, “İsrail’in İran’a yönelik saldırganlığının onu çökertmeyeceğini” belirterek, bu durumun tam tersine, “işgale ağır yenilgiler tattırmak, İran İslam Cumhuriyeti’nin itibarını yeniden inşa etmek ve Müslüman ümmeti İsrail’in kibri ve suçlarına karşı birleştirmek için bir fırsat” olduğunu ifade etti.

İran’ın askeri, ekonomik ve toplumsal açıdan “güçlü ve bütünleşmiş bir konumda” olduğunu söyleyen el-Husi, İran altyapısının hâlâ “sağlam ve bir bütün” olduğunu vurguladı. İsrail işgalinin, “İslam Cumhuriyeti’ne karşı giriştiği saldırganlıkta köşeye sıkıştığını” belirtti.

'İsrail’in saldırısı gerekçesiz ve tehlikeli'

El-Husi, İsrail’in İran’a yönelik saldırganlığının tüm bölge için ciddi tehditler içerdiğini söyledi ve bu saldırının “kesinlikle hiçbir gerekçesi olmadığını” vurguladı. İsrail’in öne sürdüğü gerekçelerin “uydurma ve mantıksız” olduğunu belirten el-Husi, saldırının “açıkça suç teşkil eden pervasız bir girişim” olduğunu ifade etti.

Seyyid el-Husi, İsrail’in sıkça dile getirdiği “Ortadoğu’nun çehresini değiştirme planının” esasen, “bölgedeki tüm halkları İsrail’in kontrolü altına almak ve her yönüyle onları boyunduruk altına almak” anlamına geldiğini söyledi.

'İsrail saldırısı, Batı'nın İran’a yönelik planlarının parçası'

El-Husi, İsrail’in saldırısının Batı’nın İran’a karşı yürüttüğü planların bir parçası olduğunu dile getirdi. İran’ın, Filistin davasını destekleyen bağımsız bir model ve yükselen bir İslami medeniyet gücü olduğunu ifade etti.

Batılı ülkelerin, her zamanki gibi “İsrail işgaline açık şekilde taraf” olduğunu belirten el-Husi, ABD, İngiltere, Fransa ve genel olarak Batı’nın tek amacının “İran’ın tepkisini bastırmak” olduğunu söyledi.

Ancak Batı’nın siyasi baskı gibi yollarla İran’ın tepkisini bastıramaması durumunda, İsrail işgaliyle iş birliğine giderek bu tepkiyi bertaraf etmeye çalıştığını da ekledi.

'Bölgenin caydırıcılığa ihtiyacı var'

Seyyid el-Husi, bölgedeki tüm ülkelerin İran’ın tutumunu desteklemesi gerektiğini ve bu desteğin aslında kendi çıkarlarına hizmet ettiğini belirtti. Ortadoğu’nun, “İsrail’i caydıracak bir dengeyi yeniden kurmaya” ihtiyacı olduğunu vurguladı.

İsrail’in, “yayılmacı ajandasına dahil ettiği Arap ülkelerini sürekli ihlal ettiğini ve bu ülkeleri işgal edip egemenliği altına alma peşinde olduğunu” ifade etti.

El-Husi ayrıca, İsrail’in İran’a yönelik saldırganlığını kınayan Arap ve İslam ülkelerinin ortak tutumunu olumlu ve memnuniyet verici bulduğunu dile getirdi. Bu ülkelerin siyasi ve medya düzeyinde İran’ı açıkça desteklemeleri gerektiğini vurguladı.

Son olarak, “En önemli konu, tüm Arap ve İslam rejimlerinin İsrail saldırısını kınama konusunda kararlı kalmalarıdır,” diyen el-Husi, “ABD ve Batı’nın açık ya da gizli baskılarıyla tutum değiştirmemelidirler” ifadesini kullandı.