YDH- Middle East Eye portalının haberine göre, pazar öğleden sonra Tel Aviv’in ana caddelerinden biri olan İbn Gabirol sokağında her zamankinden “farklı” bir görüntü var: Sessizlik. Normalde kalabalık, otobüsler ve arabalarla dolu olan bu bölge, cuma günü İsrail’in İran genelinde başlattığı ölümcül saldırıların ardından “boşalmış” durumda.
İran’ın misillemesiyle birlikte Tel Aviv hâlâ “normale dönmüş değil.” İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant’ın saldırı kararının hemen ardından ilan ettiği olağanüstü hal hâlâ yürürlükte. Kafelerin, dükkanların, okulların ve toplu taşıma araçların ya kapalı ya da sınırlı şekilde çalıştığı bildirildi.
Gallant, “Tahran halkı bunun bedelini ödeyecek, hem de yakında” dedi.
Tel Aviv Üniversitesi rektör yardımcısı da benzer şekilde konuştu: İsrail’in savaş hedefi “İran’daki rejimin ortadan kaldırılması” olmalı dedi.
İsrail-İran saldırılarında ölü sayısı artıyor
İran’ın füzeleri İsrail’in birçok kentinde büyük yıkıma neden oldu; özellikle Tel Aviv’i de içine alan Guş Dan bölgesi ağır darbe aldı. Bu bölgede yaklaşık dört milyon insanın yaşadığı belirtildi.
İsrail makamları, vatandaşların ülkeyi terk etmesini ya da yurt dışından dönmesini şu anda “yasakladı.” Füzeler yüzünden yüzlerce İsrailli yaralanırken, evlerde ve çevrede büyük yıkım yaşandı.
Haaretz’in ekonomi bölümü olan The Marker’a göre, halk “panik” halinde marketlere akın etti. “Temel ürünlerde ciddi sıkıntılar yaşanıyor. Süt, yumurta, sebze ve su gibi ürünlerde ülke genelinde eksiklikler bildirildi.”
“Bu Ülkede Yaşamak Gerçekten Çok Zor”
Tel Avivli genç bir çift olan Eitan ve Amit, “Ekim 2023’te başlayan savaştan bu yana ilk kez, hazırladığımız acil durum çantasıyla sığınağa indik” dediler.
Amit, füze saldırılarının görüntülerine dair, “Savaş başladığından beri en stresli anlar” dedi.
İki çocuk annesi Daniel ise normalde kalabalık olan bir meydanda kahve içerken konuştu:
“Bir belirsizlik hissi var. Ne olacağını bilemiyorsun ve bir rutin kuramıyorsun. Sürekli yeni bir gelişme yaşanıyor. Bu bir hayatta kalma hali. Füzeler Rus ruleti gibi. Bu ülkede yaşamak çok zor ama orduya ve halkımıza inanıyorum.”
Tel Avivli futbol antrenörü Niv, İran saldırıları başladığı anda partneriyle birlikte, şehir dışında güvenli odası olan annesinin evine gittiklerini söyledi.
“Bu, geçmişteki savaşlardan daha ciddi. Tel Aviv’deki binaların çoğunda koruma yok. Arap toplumları için sığınak bile yok ve İran füzeleri, evlerdeki güvenli odaların yeterli olmadığını gösterdi,” dedi.
“İran, Tel Aviv’i boşaltacak kadar büyük bir baskı oluşturdu…” diye devam etti.
Bat Yam ve Tamra’da ölümcül saldırılar
Pazar sabahının erken saatlerinde, Tel Aviv’in güneyindeki Bat Yam’da bir füze saldırısı sonucu 6 kişi öldü, onlarcası yaralandı. İsrail’in kuzeyindeki Filistin kasabası Tamra’da ise bir evin vurulmasıyla aynı aileden 4 kişi öldü.
Tüm ülkede büyük çaplı mülk hasarı yaşandığı bildirildi. İsrail Vergi İdaresi Başkanı Shai Aharonovitch, Ynet’e verdiği demeçte:
“Şu anda net rakamlar vermek için erken, ama hasar çok büyük. Şimdiden birkaç yüz milyon şekeli buldu. Büyük ihtimalle bir milyar şekele ($286 milyon) ulaştı” dedi.
Bat Yam Belediye Başkanı Tzvika Brot, Radio 103FM’e verdiği röportajda, “Sabaha karşı 02:30’da yaşadığımız görüntüler, daha önce hiç görmediklerimizdi. Ana caddeler tozla kaplı, adeta bir film sahnesi gibi, 11 Eylül'deki Dünya Ticaret Merkezi saldırısını andırıyor” dedi.
Netanyahu sığınakta
Başbakan Benyamin Netanyahu, Bat Yam’daki saldırı alanına gitti, fakat öncesinde devlet sığınağında gizlendiği gerekçesiyle eleştirilerin hedefi olmuştu.
Netanyahu, X hesabından yaptığı açıklamada: “İran, kadınları, çocukları ve masum sivilleri katletmenin bedelini çok ağır ödeyecek, hem de yakında. Varlık mücadelemizi, yok etmeyi planlayan zalim bir düşmana karşı veriyoruz” dedi.
Netanyahu’nun yolsuzluk davasında kilit tanıklardan olan Hadas Klein, hükümeti X’te sert bir şekilde eleştirdi: “Korkak bir grup. Sığınaklara saklanıp tweet atıyorlar. Çocuklar öldürülüyor, kayıplar var, sokaklar harabeye dönmüş. Yıkım büyük. Sokağa çıkın, zavallı liderler!”
Daniel ise MEE’ye şu açıklamada bulundu: “Korkudan ölüyorum. Zor günler ve uykusuz geceler bizi bekliyor, ama dayanacağız. Bu hükümete oy vermem, ama şu an onlara güvenmek zorundayım. Bu hükümeti eleştirme zamanı değil” dedi.
Eitan “Bir savaş, stratejik bir çözüme ulaşmalı. Ne Gazze’de ne de İran’da böyle bir sonuç göremiyoruz” dedi. “Amacımız ne? Bombaladık da sonra ne oldu?” diye ekledi.