İsrail Büyükelçisi'nden Trump'a: Sen bizim 'seçilmiş kurtarıcımızsın'

19 Haziran 2025

"Trajedi, tarihin (belki) sadece iki kez tekerrür etmesi değil, dünyayı yöneten imparatorluğun tarihinin, teknoloji alanındaki sayısız değişikliğe rağmen hâlâ Orta Çağ'da takılıp kalmış olmasıdır."

YDH - İsrail'in ABD Büyükelçisi Mike Huckabee'nin Donald Trump'a yazdığı mektupta, Trump "seçilmiş kurtarıcı" olarak tanımlanıyor. El-Ahbar yazarı Paul Mahluf'a göre bu mektup, Trump'ın popülist söylemlerinin ardındaki tehlikeli ve gizli teolojik ideolojiyi gözler önüne seriyor. Mahluf, Huckabee'nin dilini George W. Bush'un "Haçlı seferi" söylemine benzeterek ve Truman'ın atom bombası kullanmasına atıfta bulunarak, İran'ı da içerebilecek büyük bir felaket potansiyeline dikkat çekiyor.

İsrail'in ABD Büyükelçisi Mike Huckabee'nin Donald Trump'a gönderdiği mektupta, Orta Çağ'da ya da Karanlık Çağ olarak bilinen dönemde hakim olan "kaderci" niteliğiyle tanınan teolojik bir literatüre atıfta bulunan, gergin ve destansı bir dil görüyoruz.

Donald Trump, Truth Social platformundaki hesabından Huckabee'nin mektubunu şu tanıtım cümlesiyle paylaştı: "Mike Huckabee'den; bir papaz, bir siyasetçi, bir büyükelçi ve harika bir insan."

Trump'a göre "harika" olan, kendisine ilahi görevler yükleyen kişi, çünkü onu bir kurtarıcı olarak görüyor.

Huckabee'nin yazdıklarından bir bölüm şöyle: "Size hitap eden çok sayıda ses var efendim, ama önemli olan tek bir ses var. O'nun sesi. Ben sizin bu yeryüzünde atanmış hizmetkârınızım ve ihtiyaç duyduğunuz her an hizmetinizdeyim (...) Göklerden gelen sesi duyacağınıza inanıyorum ve bu ses, benim sesimden ve diğer tüm seslerden daha önemlidir."

Sayısız dini gönderme

Huckabee'nin sözleri, adamın artık sıradan bir büyükelçi olmadığını gösteriyor. "Çılgın kızılın" Amerika'nın büyük zaferini gerçekleştireceğini öngörüyor.

Gönderilen metin, göndericinin kendisini siyasi ve diplomatik konumundan soyutladığını düşündüren sayısız dini referansla dolu.

Kendisini farklı bir tür büyükelçi olarak sunuyor; Tanrı'nın iradesini yerine getiren Trump'ın talimatlarını uygulamaya hazır bir elçi: "Beni gözlerin, kulakların ve sesin olayım diye İsrail'e gönderdin."

Amerikan ideolojisi

Kehanet dolu dini bir üslupla yazılmış bu mektup, Donald Trump'ın her zaman dile getirdiği popülist ve milliyetçi söylemlerin arkasına gizlenmiş bir ideolojiyi ortaya koyuyor.

Bu mektup, "cesur, özgür dünyada" ideolojisizliğin ve yöneticilerinin sekülerliğinin sabun köpüğü gibi boş iddialardan ibaret olduğunu kesin bir şekilde kanıtlayan bir delil niteliğindedir.

Mike Huckabee, Trump'a şöyle diyor: "Sen bu anı aramadın. O seni aradı." Öyleyse o, tarihin akışını değiştirecek kaderci bir şahsiyet, "beklenen seçilmiş kişidir."

Huckabee'nin sözleri, George Bush'un "yeni bir Haçlı seferi" hakkındaki konuşmasını hatırlatıyor.

Mike Huckabee, belagatını dramatik ve teolojik anlatılardan alıp sağ elini Kutsal Kitap'ın üzerine koyarak yemin eden Amerikan başkanına uyarlıyor.

Huckabee şöyle yazıyor: "Benim görevim en son ayrılan kişi olmak (...) Size hizmet etmek benim için bir onurdur." Duygusal yüceltme ve vatan uğruna kendini feda etme teması da mevcut.

Karşımızda Protestan bir dürtüye ve romantik ulusal destana dayanan çağdaş bir Amerikan edebiyatı var. Buna bir de hamburger ve "kanı helal sayılanların" bolca kanı eklendiğinde, işte size Amerikan ideolojisi.

Truman ve kıyamet vaadi

Ancak Huckabee, rollerini çeşitlendiriyor. O sadece "kurtarıcının" itaatkâr bir hizmetkârı değil, aynı zamanda "kurtarıcıyı" "kıyamet" vaadini gerçekleştirmeye teşvik etmesi gereken bir elçi gibidir.

Ona şöyle sesleniyor: "Hayatım boyunca sizin şu anki konumunuzda olan bir başkan görmedim. Bu, 1945'te Truman'dan beri olmadı. Sizi ikna etmek için değil, sadece cesaretlendirmek için yazıyorum."

Truman, 1945'te Amerikan savaş uçaklarına Japonya'ya atom bombası atma emrini veren, Hiroşima ve Nagazaki adlı iki şehri bitkinin yeşermediği, taş üstünde taş kalmayan çorak bir çöle çeviren o lanetli kişidir.

Böylece bu çirkin büyükelçi, Trump'a hitap ederken Truman'ı anımsatarak onun "kurtarıcılık" vasfının tamamlanmasını sağlıyor. Böylece Trump, Truman'ın izinden gidip bombayı attıktan sonra beklenen vaadi yerine getiren bir "kurtarıcı" olacak ve "kıyamet" de İran rejiminin çöküşüyle gerçekleşecektir.

Br trajedi olarak tarih

Mike Huckabee'nin mektubu, tüm dünyanın diken üstünde durduğu hararetli bir anda, sanki yangını körüklemek ve kimsenin kurtulamayacağı bir ateşi tutuşturmak için gelmiş gibi.

Tüm gözler Beyaz Saray'a çevrilmişken ve Donald Trump'ın savaşa katılma konusundaki tutumunu belirlemesini beklerken, Huckabee'nin mektubu Amerikan vicdanında kahramanlık ruhunu canlandıracak "evanjelik" bir vaaz gibi ortaya çıkıyor.

Huckabee'nin sözleri, George Bush'un Irak'ı işgal etme kararının ardından yaptığı ve Cumhuriyetçi Parti'deki cani yoldaşıyla aynı ideolojiye dayanarak "yeni bir Haçlı seferi" başlattığını duyurduğu meşhur konuşmasını hatırlatıyor.

Trajedi, tarihin (belki) sadece iki kez tekerrür etmesi değil, dünyayı yöneten imparatorluğun tarihinin, teknoloji alanındaki sayısız değişikliğe rağmen hâlâ Orta Çağ'da takılıp kalmış olmasıdır.

Çeviri: YDH