YDH - İsrail ordusundan beş askerin öldürüldüğü Beyt Hanun'daki saldırının ardından, İsrail ordu radyosu muhabiri Hamas'ın değişen taktiklerine ve bölgedeki tehditlere dikkat çekti.

Muhabire göre, el yapımı patlayıcılar İsrail güçleri için bir numaralı tehdit haline gelirken, Hamas direnişçileri daha cüretkar eylemler düzenliyor.

En büyük tehdit el yapımı patlayıcılar

İsrail ordu radyosu muhabirinin paylaştığı verilere göre, son aylarda Gazze Şeridi'ndeki çatışmalarda hayatını kaybeden İsrail askerlerinin yüzde 70'inden fazlası el yapımı patlayıcılar nedeniyle öldü.

Mart ayından bu yana ölen 38 askerden 27'sinin bu tür saldırılarda hayatını kaybettiği belirtildi. Patlayıcıların özellikle yol kenarlarına kurulan pusularda (19 ölü) ve tuzaklanmış binalarda (6 ölü) kullanıldığı ifade edildi.

'Hamas'ın cüretkarlığı artıyor'

Muhabir, son haftalarda İsrail ordusunun Hamas direnişçilerinde daha fazla cüretkarlık gözlemlediğini aktardı. Buna göre direnişçiler, tünellerden ve enkazların arasından çıkarak savaşıyor, pusu kuruyor ve ifşa olma riskine rağmen ateşe devam ediyor.

Son dönemde asker ölümlerinin yaşandığı bazı olaylarda, saldırganların operasyon sonrası bölgeyi terk etmeyip tahliye güçleriyle bile çatışmayı sürdürdüğü ve bu yolla "kazanımlarını artırmaya" çalıştığı kaydedildi.

Bu eylemlerin ayrılmaz bir parçasının da görüntü kaydı olduğu vurgulandı. Saldırganların temel hedeflerinden birinin, olayı bazen birden fazla açıdan yüksek kaliteli şekilde görüntüleyerek Hamas'ın "propaganda amaçlı kullanabileceği içerikler" üretmek olduğu belirtildi.

Beyt Hanun: Sürekli bir çatışma merkezi

Analizde, Siderot yerleşimine 3 kilometreden daha az bir mesafede bulunan Beyt Hanun'un İsrail ordusu tarafından defalarca ele geçirilmesine rağmen direnişçilerin her geri çekilmenin ardından bölgeye döndüğüne dikkat çekildi.

İsrail ordusunun bölgedeki operasyonları sırasında bile Hamas'ın, muhtemelen yeraltı tünellerini kullanarak bölgeye takviye yaptığı tespit edildi.

Bu sayede Hamas'ın, yer üstündeki operasyonlara rağmen yeraltından sürekli olarak güç ve ekip sevk ederek Beyt Hanun'u uzun süredir aktif bir çatışma merkezi olarak korumayı başardığı ifade edildi.