Naim Kasım: Hizbullah toparlanıyor, iyileşiyor ve şu an savaşa hazır

08 Temmuz 2025

Hizbullah Genel Sekreteri Şeyh Naim Kasım, el-Meyadin kanalına verdiği kapsamlı mülakatta, çağrı cihazı saldırısındaki güvenlik zafiyetinin detaylarını ilk kez açıkladı. Nasraulah'ın şehadetinin kendisi için de ani bir şok olduğunu belirten Kasım, "Hizbullah toparlanıyor, iyileşiyor ve şu an hazır," diyerek İsrail'e mesaj verdi.

YDH - Hizbullah Genel Sekreteri Şeyh Naim Kasım, el-Meyadin kanalına verdiği kapsamlı mülakatta, örgütün yeni dönem stratejisini, yaşanan güvenlik zafiyetlerini ve bölgesel gelişmelere dair çarpıcı değerlendirmelerde bulundu.

Seyyid Hasan Nasrullah'ın şehadetinin ardından ilk kez bu denli detaylı konuşan Kasım, "çağrı cihazı" saldırısının perde arkasını, Suriye'deki rejim değişikliğinin direniş ekseni için bir "kayıp" olduğunu ve Hizbullah'ın mevcut askeri durumunu anlattı.

Kasım, Hizbullah'ın toparlanma sürecinde olduğunu vurgulayarak, "Toparlanıyoruz, iyileşiyoruz ve şu an hazırız. Eğer İsrail saldırırsa onlarla savaşacağız," ifadeleriyle net bir mesaj verdi.

'Çağrı cihazı saldırısında satın alma sürecinde bir boşluk tespit ettik'

Kasım, Hizbullah'ın maruz kaldığı güvenlik ihlallerine ilişkin yürütülen soruşturmalar hakkında ilk kez kamuoyuna bilgi verdi.

Merkezi bir soruşturma komitesinin çalışmalarının sürdüğünü belirten Kasım, çağrı cihazı saldırısıyla ilgili önemli bulguları paylaştı.

Kasım, "Çağrı cihazı konusunda, son bir buçuk yılda gerçekleşen satın alma sürecinde bir boşluk olduğunu keşfettik. Satın alma zincirinin deşifre edildiğini bilmiyorduk ve kendi imkanlarımızla cihazlardaki patlayıcıyı tespit edemedik," dedi.

Patlayıcıların mevcut araçlarla yapılan kontrollerde tespit edilemeyen "istisnai bir tür" olduğunu ifade eden Kasım, bunu "bir eksiklik veya yetersizlik" olarak nitelendirdi.

Kasım ayrıca, Türkiye'de bulunan yaklaşık 1500 adet bombalı çağrı cihazının varlığına dikkat çekerek, "Geçici Başbakan Necib Mikati ile temasa geçilerek Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan bu cihazların imha edilmesi talep edildi ve konu kontrol altına alındı," şeklinde konuştu.

'Nasrullah'ın şehadeti hepimiz için ani bir şoktu'

Seyyid Hasan Nasrullah'ın şehadetinin kendisi için de beklenmedik olduğunu vurgulayan Kasım, o anları şu sözlerle anlattı:

"Şehadeti sadece dünya için değil, bizim için de sürpriz oldu. O an gelene kadar ayrılacağını beklemiyorduk. Biri bana sorsaydı, hepimizin şehit olabileceğini ama Seyyid'in sahip olduğu güç, cesaret ve ilahi destekle kalacağını söylerdim."

Haberi ilk aldığında inkâr ettiğini belirten Kasım, "Kişisel düzeyde bir inkâr halindeydim. Belki haber doğru değildir, belki patlama ona ulaşmamıştır diye düşündüm. Ancak ertesi gün kardeşler cenazenin çıkarıldığını teyit edince gerçek kesinleşti," yorumunu yaptı.

Kasım, "Bugün karşılaştığımız en zor şey, ondan sonra nasıl devam edeceğimizdir. Ancak şehadetin yürüyüşü durdurmadığına, aksine onu beslediğine inanıyoruz," diye ekledi.

'Suriye'de yaşananlar direniş ekseni için bir kayıptı'

Suriye'deki son gelişmeleri de değerlendiren Kasım, yaşananların direniş ekseni için bir kayıp olduğunu net bir şekilde ifade etti.

Kasım, "Yaşananlar kesinlikle direniş ekseni için bir kayıptı, çünkü Suriye askeri bir destek yoluydu. Suriye'deki rejim, direnişin destekçisi ve bir geçiş yoluydu. Bu rejimin düşmesiyle Suriye'nin rolü durdu ve tüm eksen bir şeyler kaybetti," değerlendirmesinde bulundu.

Hizbullah'ın Suriye'nin iç işleriyle bir ilgisi olmadığını vurgulayan Kasım, İsrail ile normalleşme adımlarını ise "çok tehlikeli" olarak nitelendirdi.

Kasım, "Suriye normalleşme yolunda ilerlememeli, ancak Suriye halkına olan güvenimiz büyük," değerlendirmesini yaptı.

'Aksa Tufanı'nda önceden koordinasyon yoktu'

Kasım, 7 Ekim'de başlayan Aksa Tufanı operasyonuna neden "kapsamlı bir savaş" yerine "destek operasyonu" ile katıldıklarını da açıkladı. Operasyonun başlamasından iki gün sonra Hizbullah Şurası'nın toplanarak oybirliğiyle destek kararı aldığını belirten Kasım, "Kapsamlı bir savaşın sonuçları öngörülebilirdi ve ön hazırlık gerektiriyordu, bu ise mevcut değildi. Bu yüzden sınırlı bir destek operasyonuyla girmeli ve gelişmeleri izlemeliydik," ifadelerini kullandı.

Operasyonun başında Hamas ile herhangi bir ön koordinasyonlarının olmadığını kesin bir dille yalanlayan Kasım, "Bizim haberimiz yoktu. Eğer bilgimiz yoksa kapsamlı bir savaşa giremezdik," dedi.

Kasım, İran'ın da operasyondan haberdar olmadığını, hatta Hamas'ın yurt dışındaki bazı liderlerinin bile durumdan habersiz olduğunu belirtti.

'Ateşkes kararı Lübnan'a aitti, İran talep etmedi'

Kasım, ateşkes anlaşmasını kabul etme süreçlerine de açıklık getirdi. İsrail'in saldırganlığına karşılık verdiklerini ve savaşı başlatan taraf olmadıklarını söyleyen Kasım, "Düşmanı ilerlemekten ve hedeflerine ulaşmaktan alıkoyduğumuz bir noktaya geldik. Savaşın bir veya iki hafta daha sürmesi, çatışmayı hedefsiz bir yıpratma savaşına dönüştürecekti. Bu yüzden 24 Kasım'da düşman anlaşmayı kabul edince biz de ateşkese onay verdik," dedi.

Bu kararın tamamen örgüte ait olduğunun altını çizen Kasım, "İran'ın bizden çatışmayı durdurmamızı istediği doğru değil. Bu kararı biz aldık ve İran'a bunu yapacağımızı bildirdik. Yani bilgi sahibi oldular ama bizden asla böyle bir talepte bulunmadılar. Bu, Lübnan'a ait bir karardı," diye konuştu.

'Hizbullah içinde kanatlar yok'

Örgüt içinde "kanatlar" veya "anlaşmazlıklar" olduğuna dair iddiaları alaycı bir dille reddeden Kasım, "Genellikle kanatlar olduğunda insan onları görür, değil mi? Zira uçarlar... Ben şimdiye kadar kanat görmedim. İçeride bazı konularda farklı görüşler olsa bile Hizbullah'ta durum bal ve kaymak gibidir. Liderlik tektir," bilgisini verdi.

'Nasrullah ile aramızdaki sevgi derindi'

Mülakatın sonunda Seyyid Hasan Nasrullah ile olan kişisel ilişkisine de değinen Kasım, duygusal bir anısını paylaştı:

"Aramızdaki sevgi ilişkisi samimi ve derindi. Bazen ikili görüşmelerimizde beklenmedik bir anda ben veya o söze başlar, 'Seyyidim, seni sevdiğimi söylemek istiyorum,' derdim. O da 'Benden önce davrandın, ben de seni seviyorum,' diye cevap verirdi. Bu sevgi kalbe işler."

Kasım, Nasrullah'a hitaben, "Seni özlesek de sen istediğini elde ettin, şehadet nişanını aldın. Biz ahde vefalıyız ve yola devam edeceğiz. Bu uzun bir yürüyüştür, inişleri ve çıkışları vardır ama her durumda büyük bir kazanç yürüyüşüdür," diyerek sözlerini tamamladı.