YDH- İsrail eski Başbakanı İzak Rabin’in eski siyasi danışmanı, şu anda Ramat Gan Akademisi Yönetim Kurulu Başkanı ve Kudüs Dış ve Güvenlik Araştırmaları Merkezi’nde kıdemli araştırmacı olan Emekli Albay Dr. Jacques Neriya, İsrail’in güvenlik çıkarları üzerindeki bölgesel gelişmeleri değerlendirdi.
Maariv'e konuşan Neriya, özellikle Suriye’deki gelişmelerin İsrail’in stratejik konumuna etkisini analiz etti. “Suriye ile bir barış anlaşmasına varılsa da varılmasa da, değişen stratejik dengede belirleyici olan bir unsur vardır.” diyen Neriya, İran’ın İsrail’e 1.500 kilometre uzaklıktaki sınırlarından İsrail’e doğrudan bir sınır kurma girişiminde bulunduğunu, ancak bu çabanın “başarısızlıkla” sonuçlandığını öne sürdü.
Neriya, İran’ın, İsrail’i çevrelemeyi amaçlayan stratejisinin engellendiğini ve mevcut durumdan İsrail’in “fayda” sağladığını belirtti. Suriye’nin İran’a düşman bir ülke olan İsrail’le İran arasında bir “tampon bölgeye” dönüştüğünü savundu.
Neriya, son gelişmelerin başta Hizbullah olmak üzere İran’ın Lübnan’daki askeri uzantılarından kopmasına neden olduğunu iddia etti. Suriye'nin İran ile Hizbullah arasındaki bağı “zayıflattığını” ifade etti.
Neriya ayrıca, “İsrail’in stratejik sınırlarının doğuya, Suriye-Irak sınırına kaydığını, bunun da bölgedeki güç dengelerini ciddi şekilde değiştirdiğini” iddia etti. Bu durumu, “İsrail lehine yeni bir stratejik tablo” olarak tanımladı.
Öte yandan Neriya, “Suriye ile olası bir güvenlik işbirliğinin hem İsrail’in İran’a karşı erken uyarı sistemlerini geliştirmesine hem de Suriye'nin İran nüfuzuna karşı direncini artırmasına katkı sağlayabileceğini” belirtti. Bu tür bir işbirliğinin ayrıca, iki ülkenin “terör ve cihatçı unsurlarla mücadelesini” kolaylaştıracağını ve İsrail hava kuvvetlerinin Suriye hava sahasını İran savunmasını aşmak için kullanmasına olanak tanıyabileceğini ifade etti.
Haberde, Neriya’nın ayrıca, Suriye’nin “tampon bölge” olarak, İsrail’in Ürdün ile olan sınırında kara ve hava “gözetimini artıracağı” yönündeki değerlendirmesine yer verildi. İran’ın bu sınırı “istikrarsızlaştırmaya” çalıştığını öne sürdü.
Neriya, Hizbullah’ın da bu süreçten ciddi şekilde zarar gördüğünü dile getirdi. İran’ın Suriye üzerinden Lübnan’a silah ve personel ulaştırma yollarının kesildiğini, Hizbullah’ın hem cephane stoklarını yenileyemediğini hem de İran’dan aldığı maddi destekten büyük ölçüde yoksun kaldığını iddia etti.
Neriya ayrıca, “Beşşar Esed yönetiminin düşmesinin yalnızca bölgesel bir kırılma noktası değil, aynı zamanda İsrail için stratejik bir fırsat anlamına geldiğini” belirtti. “Suriye ile işbirliği, İran kaynaklı tehditlere karşı İsrail’in kendini savunma kabiliyetini artırabilecek yeni alanlar açacaktır.” dedi.