İsrail'in Dürzileri "koruması" iddiasının arkasında hangi gündem yatıyor?

17 Temmuz 2025

İsrail’in Dürzileri “koruma” söylemi, görünürde insani bir amaç taşıyor gibi sunulsa da, temelde çok katmanlı bir stratejik ajandaya dayanıyor. Dürzileri koruma söylemine rağmen, Suriye Dürzilerinin büyük çoğunluğu, İsrail ile işbirliğine sıcak bakmıyor.

YDH- El-Meyadin'in raporuna göre, son dönemde İsrail'in Suriye'ye yönelik artan saldırılarıyla birlikte, 'azınlıkların korunması' söyleminin İsrail’in bölgesel planları açısından taşıdığı anlam giderek daha net hale geliyor.

Son günlerde İsrail işgal güçleri, Suriye'nin güneyindeki bölgelere ve başkent Şam’a yönelik çok sayıda hava saldırısı düzenledi. Bu saldırılarda Cumhurbaşkanlığı Sarayı ile Genelkurmay Başkanlığı gibi yüksek güvenlikli ve sembolik önemi büyük yapılar hedef alındı.

İsrail hükümeti bu operasyonların “İsrail güvenliğini korumaya” yönelik olduğunu savundu. Ayrıca açıklamalarda, bu saldırıların “zulüm gören bir azınlık olan Dürzilerin korunması” amacını da taşıdığı öne sürüldü.

 

Güney Suriye'de Dürziler "güvenlik bariyeri" mi?

Suriye Dürzilerinin büyük çoğunluğu, ülkenin güneyinde, özellikle Süveyda vilayetinde yaşıyor.

Bu bölge, İsrail tarafından 1967’den bu yana işgal edilen Golan Tepeleri'ne komşu olması nedeniyle stratejik önem taşıyor.

İsrail, bu alanı adeta silahsızlandırılmış bir tampon bölgeye dönüştürmek istiyor.

İsrail Savaş Bakanı Israel Katz, Golan’a komşu olan bu bölgeyi defalarca "stratejik ve hassas" olarak tanımladı.

Katz’a göre, İsrail güçlerinin bu bölgelerdeki varlığı, Golan Tepeleri ile kuzeydeki İsrailli yerleşim birimlerinin güvenliği için “hayati önem” taşıyor.

 

Dürziler üzerinden "tampon bölge" kurma planı

23 Şubat’ta İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu, “Dürzileri koruma” gerekçesiyle Kuneytra, Dera ve Süveyda dahil olmak üzere Güney Suriye’nin tamamının silahsızlandırılması çağrısında bulundu.

Savaş Bakanı Katz da saldırıların bu hedef doğrultusunda yapıldığını söyledi.

Bu açıklamalar, İsrail’in Güney Suriye'de hem tampon bölge hem de Dürziler için bir “koruma alanı” oluşturmak istediğini net şekilde ortaya koyuyor.

Böylece, Dürzilerin varlığı, silahsızlandırma ve İsrail sınırını güvenceye alma hedefi için gerekçe haline getiriliyor.

 

İran karşıtı hat oluşturma hedefi

İsrail’in temel kaygılarından biri de İran’ın Suriye ve Lübnan’daki etkisinin artması.

Katz, bu yılın başlarında yaptığı bir açıklamada, “İran tehdidinin kuzey sınırlarımıza geri dönmesine izin vermeyeceğiz” demişti.

İşgal varlığnını yetkilileri, İsrail’in Güney Suriye’deki askeri varlığının, İran veya vekillerinin sızmasını önlemek için bir “güvenlik zorunluluğu” olduğunu dile getirdi.

Bu bağlamda Dürzileri koruma söylemi, hem İran karşıtı stratejik dengeyi kurmak hem de bazı Dürzi grupların desteğini kazanarak bölgedeki etkisini artırmak için kullanılıyor ancak Suriye Dürzilerinin büyük çoğunluğu, İsrail ile işbirliğine sıcak bakmıyor.

 

İsrail’deki Dürziler ve askeri yapıdaki rolleri

İsrail içinde yaşayan Dürziler, nüfusa oranla oldukça yüksek bir oranda İsrail ordusunda görev yapıyor.

Resmî rakamlara göre, İsrail ordusunda hizmet veren askerlerin yaklaşık %5’ini Dürziler oluşturuyor.

İsrail merkezli Jewish Standard sitesi, “Arap Dürzileri, İsrail ordusunda en yüksek asker alım oranına sahip” ifadelerini kullanarak bu duruma dikkat çekmişti.

Bu nedenle, İsrail’in dış politikada Suriye Dürzilerini “koruma” söylemi, iç politikada da stratejik bir rol oynuyor: Dürzi toplumunun İsrail ordusundaki konumunu ve bağlılığını sürdürmek.

Özellikle İsrail'in savaşlardan dolayı askeri yapısında yorgunluk yaşadığı bir dönemde, Dürzi askerlerin desteğini kaybetme riski ciddi bir endişe kaynağı.

 

İsrail'in bölgesel stratejisi: Suriye’yi parçalamak

İsrail’in kuruluşundan bu yana temel dış politika hedeflerinden biri, çevresindeki Arap ülkelerin parçalanması ve zayıflatılması oldu, Suriye de bu stratejik yaklaşımın merkezindeydi.

2016 yılında dönemin İsrail Savaş Bakanı Moşe Yaalon, Münih Güvenlik Konferansı’nda “Suriye, yakın gelecekte parçalanacak.” demişti.

Dönemin İstihbarat Bakanı Tom Ben-Barak da “Suriye’nin bölgelere ayrılması gerektiğine inanıyorum” sözleriyle bu yaklaşımı teyit etmişti.

Dolayısıyla, İsrail’in son saldırıları ve Dürzileri “koruma” bahanesi, Suriye’yi zayıflatma ve merkezi bir hükümetten uzaklaştırma hedefini destekliyor.

Böylece, Suriye'de bölünme senaryoları üzerinden yeni ittifaklar kurulmasının zemini hazırlanmış oluyor.

 

Dürzileri diplomatik baskı aracı olarak kullanmak

İsrail’in i24NEWS internet sitesi, Suriye’de faaliyet gösteren Heyet Tahrir eş-Şam örgütünün lideri Colani’nin Azerbaycan’da İsrailli yetkililerle bir araya geldiğini iddia etti.

Görüşmede İran, Hizbullah ve Filistinli grupların geleceğinin ele alındığı öne sürüldü.

Görüşmenin ardından Süveyda’da başlayan çatışmalar ve İsrail’in “Dürzileri koruma” söylemiyle devreye girmesi, bu iddiaların tesadüf olmadığını gösteriyor.

Netanyahu’nun “Şam’ın güneyine askerî ilerlemeye izin verilmeyecek” açıklaması da, İsrail’in bu söylemi sahada diplomatik ve askerî baskı kurmak için kullandığını ortaya koyuyor.

 

Dürzilerle istihbarat işbirliği çabaları

9 Aralık 2024’te İsrail Askerî İstihbarat Şefi Şlomi Bandar, Golan yakınlarındaki gerginlik üzerine, Suriye Dürzileriyle istihbarat işbirliği kurmak amacıyla Dürzi ruhani lider Şeyh Muvaffak Tarif ile bir araya geldi.

“Yahudilerin Geleceği” adlı İsrail merkezli bir site, Dürzilerin istihbarat çalışmalarında taşıdığı potansiyele dikkat çekerek, “Arap toplumuna dair kültürel ve sosyolojik derin bilgiye sahipler” değerlendirmesinde bulundu.

Ancak tüm bu çabalara rağmen, Suriye Dürzilerinin bu yöndeki tekliflere sıcak bakmadığı, büyük ölçüde işbirliği yapmadığı görülüyor.

 

Dürzi liderlerden açık mesaj: "İsrail Dürzileri sömürüyor"

Suriye'deki Üniteryen Müslüman Cemaati'nin ruhani lideri Yusuf el-Carbu, "Süveyda halkı Suriye devletine bağlıdır ve yabancı müdahaleyi kabul etmez" dedi.

Lübnanlı Dürzi lider Velid Canbolat da el-Meyadin’e yaptığı açıklamada, Süveyda halkını “İsrail’in provokasyonlarına ve nifak girişimlerine karşı uyanık olmaya” çağırdı.

Canbolat, “İsrail, Dürzileri korumuyor; sadece bazı zayıf karakterleri kullanarak bunu söylüyor” dedi.

Benzer şekilde, Lübnan’daki Dürzi cemaati lideri Sami Ebu el-Mona da Süveyda halkına “Suriye devletinin koruması altında kalın” çağrısında bulundu.

Daha fazla okuyun: İsrail ile tekfircilik arasında Suriye Dürzileri

Daha fazla okuyun: İsrail'in Suriye hamlesi: Yeni cephe kapıda mı?

Daha fazla okuyunWSJ: İsrail'in Suriye planı ülkeyi federasyona dönüştürmek

Daha fazla okuyun: İsrail, Suriye'deki işgalini Dürziler ve 'yardımlarla' meşrulaştırıyor

Daha fazla okuyun: İsrail: Suriye'yi tampon bölgemiz yaptık