YDH - İran ile Avrupa üçlüsü (Fransa, Almanya ve Britanya) arasındaki üst düzey toplantı Cenevre’de yapıldı.
Görüşmelerde Batılı ülkelerin nükleer denetimlerin yeniden başlaması talebi ele alındı. Avrupa tarafı, 2015 anlaşmasıyla kaldırılan yaptırımların geri getirilmesini gündeme getirdi.
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Bekai, toplantıya İran ve Avrupa üçlüsünün temsilcilerinin yanı sıra AB Dış İlişkiler Servisi yetkililerinin katıldığını söyledi.
Bekai, “Bu görüşmeler, İran’ın ulusal çıkarlarını korumak için tüm diplomatik imkanları değerlendirme politikasının bir parçası,” dedi.
Bekai, Avrupa ülkelerinin son haftalarda BM yaptırımlarını geri getirme iddialarında bulunduğunu belirterek, “Bu ülkelerin böyle bir hakkı yok. Atılacak her adımın sorumluluğu kendilerine ait olacak,” ifadelerini kullandı. İran’ın tavrının hukuki dayanaklara sahip olduğunu vurguladı.
Sözcü, toplantıda İran’ın yaptırımların kaldırılması ve nükleer hakların korunması konusundaki tutumunu açıkça dile getirdiğini kaydetti.
Bekai, önümüzdeki günlerde Avrupalı taraflarla temasların süreceğini bildirdi.
İran Dışişleri Bakan Yardımcısı Kazım Garibabadi de toplantı sonrası açıklama yaptı.
Garibabadi, “Artık Avrupa üçlüsünün ve BM Güvenlik Konseyinin doğru karar vererek diplomasiye zaman ve alan tanımasının vakti geldi,” diye konuştu.
Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA), İran’ın uranyumu yüzde 60 seviyesinde zenginleştirdiğini bildirdi. Bu oran, nükleer silah için gerekli yüzde 90 seviyesine yakın bulunuyor.
Ajans, İran’ın programının bütünüyle barışçıl olduğuna dair garanti veremediğini ancak koordineli bir silah üretim programına dair işaret görmediğini açıkladı.
İran, nükleer tesislere yönelik saldırıların denetçiler için güvenliği zedelediğini ve UAEA ile yeni bir plan gerektiğini savunuyor. Batılı yetkililer ise İran’ın zaman kazanmaya çalıştığını düşünüyor.
Tahran, yaptırımların geri dönmesi halinde “sert karşılık” verileceği uyarısında bulundu. Cenevre’deki toplantılara AB de nükleer anlaşmanın koordinatörü olarak katıldı. Yetkililer, görüşmelerin ardından kamuoyuna ortak bir açıklama yapılmasının beklenmediğini bildirdi.