YDH - Lübnan’da Hizbullah’ın meclisteki grubu olan Direnişe Vefa İttifakı, Lübnan hükümetine içinde bulunduğu “kafa karışıklığı ve acizliği” terk etme çağrısında bulundu.
İttifak, istikrarı tehdit eden silahların geri çekilmesi kararına karışması sonucu “çatlattığı” ulusal birliği onarma girişiminin, hükümetin önündeki önemli sorumlulukların başında geldiğini belirtti.
İttifak, Milletvekili Muhammed Raad başkanlığında bugün yapılan periyodik toplantının ardından bildiri yayımladı.
Bildiride, “Lübnan’ı savunmanın ve ulusal egemenliği korumanın gereklerinden biri de yetkililerin hesaplarını gözden geçirmesi ve düşmana bedava hediyeler vermeyi bırakmasıdır,” denildi.
Hükümetten “direnişin silahı konusundaki anayasaya ve ulusal ruha aykırı kararından” geri adım atması ve “bu konuda geçirilmesi planlanan planlardan kaçınması” istendi.
Blok, “hükümetin dış dayatmalara boyun eğerek kendisini ve ülkeyi içine soktuğu çıkmazdan bir çıkış yolu bulmak amacıyla Meclis Başkanı Nebih Berri’nin yaptığı diyalog çağrısına uyulması” gerektiğini vurguladı.
Açıklamada ayrıca, hükümetin bakanlık programında taahhüt ettiği yeniden imar görevinin yerine getirilmesi ve 2026 bütçesine bu amaçla “bu görevin yükünü karşılayacak ve halkımızın bu alandaki ihtiyaçlarını karşılayacak net mali ödenekler” konulması talep edildi.
Blok üyeleri, “mevcut stratejik zorluklar ışığında hükümetin önünde uzun bir önemli sorumluluklar listesi olduğunu” belirtti.
Açıklamada, “Bunların başında, istikrarı tehdit eden hatalı karara bulaşması sonucu zedelediği ulusal birliği onarma ve son İsrail saldırganlığının yıktıklarını yeniden inşa etme ve onarma görevini üstlenmesi” gerektiği kaydedildi.
Kurtuluş ve reform iddiasında olan bir hükümetten yolsuzluk kokularının yayılması ve hükümetin, dış dayatmalar söz konusu olmadıkça felç halinde görünmesinin eleştirildiği açıklamada, Direnişe Vefa Bloku şu ifadeleri kullandı:
“Hükümet, Lübnanlıların geçim ve ekonomik sıkıntılarını hafifletmek için bakanlık beyanında ele almayı taahhüt ettiği yükümlülükler ve Taif Anlaşması’nı seçici ve yanlış yorumlamadan, bütüncül bir şekilde uygulama taahhüdü açısından içinde bocaladığı kafa karışıklığı ve acizlik alanını terk etmelidir.”
Toplantıda, düşmanın “Lübnan devletiyle yaptığı anlaşmanın yükümlülüklerinden hiçbirini yerine getirmemeye kararlı olduğu” belirtildi.
Ayrıca, “Tom Barrack'ın belgesi olarak bilinen silahların sınırlandırılmasına yönelik Amerikan belgesini onaylaması ve benimsemesi gibi Lübnan hükümetinin attığı her adıma karşı şantaj ve alaycılıkla yaklaştığı” ifade edildi.
Açıklamada, "Barrack'ın küstahlığının Sykes-Picot sınırlarını geri getirmekle övünecek bir noktaya ulaştığı ve İsrail’e varlığını, güvenliğini ve çıkarlarını savunmak için istediğini yapabileceği konusunda yeşil ışık yaktığı” kaydedildi.
Bildiride son olarak, “Yemen’in Filistin’de ümmetin davaları ve onuru için zafer kazanmak adına sunduğu büyük ve değerli fedakarlıklar” takdir edildi.
Açıklamada, “başkent Sana’ya düzenlenen Siyonist saldırılar sonucunda Başbakan Ahmed Galib er-Rahvi başta olmak üzere çok sayıda bakan ve diğer yetkililerden oluşan en değerli liderler grubunun şehit olduğu” belirtildi.