YDH- El-Hanedek gazetesine göre, İsrail’in 1982’de Lübnan’ı işgal etmesinden bu yana, İslami Direniş - Hizbullah ile İsrail arasındaki çatışma yalnızca açık savaş alanıyla sınırlı kalmadı.
Medyanın gözü önünde olmayan, “Gölgeler Savaşı” olarak adlandırılan bir istihbarat ve güvenlik mücadelesi de yürütüldü.
Bu, basit bir sınır anlaşmazlığı değil; kırk yılı aşkın süredir bölgedeki güç dengelerini değiştiren, varoluşsal bir mücadeleydi.
2024 olayları, İsrailli analistlere göre tüm “kırmızı çizgileri” yıktı.
Yapay zeka, büyük veri ve siber savaşın belirleyici olduğu yeni bir istihbarat dönemi başladı.
Buna karşılık, direniş gizliliğini koruyarak, kişisel iletişim ve insan kaynakları üstünlüğüyle görünürlüğünü azaltmayı sürdürecek.
Direnişin güvenlik yapılanması, İsrail’in işgaline yanıt olarak şekillendi.
İşgalci güçler Güney Lübnan’daki geniş casus ağlarına güveniyordu.
Direniş ise karşı casusluğa ve çevresini ajanlardan arındırmaya odaklandı.
Bu dönemde uygulanan “deneme yanılma” yöntemi, ilerleyen yıllarda daha disiplinli bir sistemin temelini attı.
16 Şubat 1992’de Genel Sekreter Seyyid Abbas el-Musevi’nin suikastı, direnişi savunmadan saldırıya yönlendiren kritik bir dönüm noktası oldu.
Seyyid Hasan Nasrullah liderliği devraldıktan sonra, saldırı amaçlı istihbarat kapasitesinin korunmadan etkili olamayacağını fark etti.
Bu dönemde bilgi toplama, karşı casusluk ve özel operasyonlar için yeni birimler kuruldu.
Güvenli iletişim ağları oluşturularak düşman gözetiminin önüne geçildi.
Önemli başarılar arasında 1997’deki Ensariye operasyonları ve 1999’da General Erez Gerstein suikastı öne çıktı.
Bu süreç, Mayıs 2000’de İsrail'in Güney Lübnan’dan çekilmesiyle doruk noktasına ulaştı.
Güney Lübnan’ın kurtuluşuyla çatışma daha karmaşık bir boyut kazandı.
2002’de Albay Ömer el-Heib gibi Siyonist güvenlik teşkilatının merkezindeki ajanlar işe alındı, Kuzey Komutanlığı Komutanı Gabi Aşkenazi’nin hareketleri hakkında hassas bilgiler toplandı.
Ayrıca, 2000 yılında Albay Elhanan Tannenbaum’un Beyrut’a çekilmesiyle stratejik bir istihbarat zaferi kazanıldı.
Teknik olarak, direniş iletişim kesme ve frekans atlama tekniklerinde üstünlük sağlayarak düşmanı yeteneklerini gözden geçirmeye zorladı.
Temmuz 2006 Savaşı sırasında İsrail istihbaratı ciddi bir körlük yaşadı; hedef belirlemede zorlandı.
Direniş ise iletişim kesme ve pusularla niteliksel üstünlük sağladı.
Örneğin Vadi el-Huceyr’deki tank katliamı bu üstünlüğün göstergesiydi.
Savaş sonrası, Hizbullah komutanı İmad Muğniye’nin 2008’de Şam’da suikasta kurban gitmesi büyük bir güvenlik ihlaliydi.
Direniş, Mahmud Rafi ve Mervan Fakih gibi önde gelen casus ağlarını çökerterek yanıt verdi.
Bu aşama, partinin örgütsel ciddiyetini ve ihlallere karşı koyabilme yeteneğini doğruladı.
Hizbullah’ın Suriye iç savaşına katılımı stratejik bir dönüm noktası oldu.
Parti, tekfirci gruplar ve uluslararası istihbarat teşkilatlarıyla karmaşık çatışmalar yaşadı.
Şehir savaşı, gerilla harekâtları ve insansız hava araçları konusunda deneyim kazandı.
Bu tecrübeler, İsrail'e yüzlerce hava saldırısıyla “savaşlar arası harekât” fırsatı sunarken, Rıdvan Gücü gibi seçkin birimler kurarak kendi saha ve siber uzmanlığını da geliştirdi.
Ekim 2023’teki “Şafak Vakti” Muharebesi ve güney cephesinin açılmasıyla Gölge Savaşı yeni bir aşamaya girdi.
İsrail, Suriye’de topladığı istihbarata güvenerek Seyyid Hasan Nasrullah, Seyyid Haşim Safiyüddin ve diğer üst düzey liderleri hedef alan yaygın bir suikast kampanyası yürüttü.
Direnişin kullandığı binlerce telsiz ve çağrı cihazı da patlatıldı; binlerce kişi şehit oldu ve yaralandı. Ancak bu saldırılar, partinin örgütsel yapısını felç edemedi; aksine şoku absorbe ederek savaşa devam etti.
Deneyimler, direnişin en büyük stratejik başarısının liderlerini koruyan ve caydırıcılık denklemleri dayatan entegre bir güvenlik ve istihbarat sistemi kurmak olduğunu gösterdi.
İsrail'e yapılan operasyonlar, yalnızca taktiksel zaferler değil, stratejik atılımların temelini oluşturdu. Karşı taraftaki suikast ve teknik operasyonlar ise, stratejik bir ufuk olmadan yalnızca geçici başarılar olarak kaldı.