Seyyid el-Husi: Hizbullah, İsrail karşısında ümmetin zaptedilemez kalesidir

26 Eylul 2025

Yemenli Ensarullah Hareketi Lideri Seyyid Abdulmelik el-Husi, İsrail’in Gazze Şeridi’nde ve Lübnan ve Suriye’deki saldırılarını, bazı Arap rejimlerinin işbirliğini ve Gazze direnişinin kararlılığını değerlendirerek, direnişin işgalci güçler üzerindeki etkisini ortaya koydu.

YDH- Yemenli Ensarullah Hareketi Lideri Seyyid Abdülmelik el-Husi, İsrail’in Gazze Şeridi’nde Filistin halkına karşı sürdürdüğü saldırganlığı “vahşice ve soykırımcı” olarak nitelendirdi.

Seyyid El-Husi, açlık, abluka ve yoksunluk suçlarının giderek kötüleştiğini, Gazze Şehri’ne yönelik yoğun saldırılarla eş zamanlı olarak gerçekleştiğini vurgularken “Açık Amerikan desteği, İsrail’in işgal ve saldırı suçlarını sürdürmesi için örtü sağlıyor. ABD her düzeyde İsrail’in tam ortağıdır ve işgal devam ettikçe siyasi, askeri ve manevi desteğini artıracaktır” dedi.

Washington’un, Güvenlik Konseyi’ndeki ateşkes ve insani yardım karar tasarısını veto etmesini de eleştiren Seyyid el-Husi, ABD’nin “saldırganlığı, ablukayı ve Gazze çocuklarının aç bırakılmasını sürdürmekte ısrar ettiğini” söyledi.

Aynı bağlamda, direniş lideri, Hizbullah’ın İsrail saldırganlığı karşısında Arap ve İslam ümmetinin zaptedilemez kalesi olduğunu belirtti.

Seyyid el-Husi, bazı Arap rejimlerinin ulusal egemenlik ve halk çıkarlarını hiçe sayarak İsrail işgaliyle işbirliği yaptığını kaydetti.

Ayrıca Gazze’deki son gelişmelere, İsrail’in Lübnan ve Suriye’ye yönelik saldırılarına ve bölgedeki Amerikan eğilimlerine de değindi.

Seyyid El-Husi, Lübnan’daki saldırıları ayrıntılı olarak ele aldı:

“İsrail, Bint Cubeyl ve diğer bölgelerde sivilleri hedef alıyor, aileleri katlediyor ve cephe hatlarındaki ormanları yakarak güneydeki sivilleri tehdit ediyor. Bazı sınır köylerindeki evler bombalanıp yıkıldı; bu saldırılar, Lübnan devletiyle yapılan anlaşmaları tamamen ihlal ediyor.”

Lübnan hükümetini eleştiren Seyyid el-Husi, ülkenin “köle gibi itaatkâr ve sorumluluklarını yerine getiremeyen bir tutum sergilediğini, İsrail’e karşılık vermediğini” belirtti.

Suriye’ye yönelik saldırıları da değerlendiren Seyyid el-Husi, İsrail’in Fırat Nehri’ne ulaşmayı hedefleyen Davut Koridoru projesi kapsamında hareket ettiğini ifade etti.

Ülkeyi kontrol eden bazı grupların işgali düşman olarak görmediğini, aksine güvenlik konusunda koordinasyon sağlamaya çalıştığını vurguladı.

ABD’nin tutumuna değinen Seyyid el-Husi, Washington’un Arap rejimlerini “nakit sağılabilen inekler”, İsrail’i ise stratejik ortak olarak gördüğünü söyledi.

“İsrail ile barış”, Seyyid el-Husi’ye göre Arapların peşinde koştuğu hayali bir barış; direniş lideri çatışmanın sınırlarla değil, hegemonya ve kontrol ile ilgili olduğunu belirtti.

Seyyid El-Husi, Batı’nın Filistin Devleti’ni tanıma adımına işaret ederek, iki devletli çözümün İsrail’in çıkarlarına tabi, sınırlı ve silahsızlandırılmış bir Filistin devleti anlamına geldiğini vurguladı.

Filistin direniş gruplarının kararlılığına övgüde bulunan Seyyid el-Husi, “Kassam ve Kudüs Tugayları, sınırlı kabiliyetlerine rağmen düşmana ağır kayıplar verdirerek yüksek etkinlikle operasyonlarını sürdürüyor” dedi.

Operasyonlarda keskin nişancılık, pusular, patlayıcı maddeler, mayın tarlaları ve roket saldırılarının kullanıldığını belirten Seyyid el-Husi, bu operasyonlarda yirmiden fazla İsrailli asker ve subayın öldüğünü veya yaralandığını aktardı.

Seyyid El-Husi, Filistin halkının direniş azminin işgalci güçler üzerinde etkili olduğunu, “eşine az rastlanır bir ters göç” yaşandığını ve Siyonistler arasında umutsuzluğun yayıldığını söyledi.

Asker firarının düşman arasında yaygın bir olgu hâline geldiğini ifade eden Seyyid el-Husi, Gazze’nin kararlılığı ve mücahitlerin fedakarlıklarının sonuç verdiğini kaydetti.

Hareket lideri, Avrupa ve ABD’de 19 ülkedeki, Bahreyn, Lübnan, Tunus, Fas ve Yemen’de düzenlenen Gazze destek gösterilerini övdü.

Ayrıca, Sadakat Filosu kapsamında İspanya, İtalya ve Tunus’tan yola çıkan 43 gemiye, Yunanistan’dan 6 geminin daha katılmasının planlandığını belirtti ve aktivistlerin Gazze Şeridi’ne uygulanan ablukayı kırmak amacıyla yola çıktığını vurguladı.