ABD’de göç protestolarına askeri müdahale

28 Eylul 2025

ABD Başkanı Donald Trump, göç politikalarına karşı süren protestolar nedeniyle Portland’a asker gönderirken, Oregon yetkilileri bunun gereksiz olduğunu ve durumun tırmanabileceğini belirtti.

YDH- Bloomberg’in bildirdiğine göre, ABD Başkanı Donald Trump, göç politikalarına karşı protestoların sürdüğü Oregon eyaletinin Portland şehrine askeri birliklerin konuşlandırılması talimatını verdi.

Trump, Truth Social üzerinden yayımladığı mesajda, İç Güvenlik Bakanı Kristi Noem’in talebi üzerine, Savaş Bakanı Pete Hegseth’i Portland ve bazı Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza (Immigration and Customs Enforcement/ICE) tesislerinin Antifa (anti-faşist) ve diğer iç tehditler nedeniyle korunması için gerekli tüm birlikleri sağlamaya yönlendirdiğini ifade etti. Trump ayrıca gerekirse tam güç kullanımını da yetkilendirdiğini belirtti.

Haberde, Portland’a yapılacak konuşlandırmanın, Trump’ın Ulusal Muhafız birliklerini görevli olarak gönderdiği dördüncü ABD şehri olacağı, birliklerin göç yetkililerine destek sağlamak, “sokak temizliği” yapmak ve yerel suçla mücadeleye yardımcı olmak amacıyla görevlendirileceği aktarıldı. Önceki konuşlandırmalar Los Angeles, Washington D.C. ve Memphis şehirlerinde gerçekleştirilmişti.

California Valisi Gavin Newsom, eyaletindeki konuşlandırmayı federal mahkemeye taşıyarak durdurmuş, ancak Beyaz Saray karara itiraz etmişti.

Trump mesajında, Ulusal Muhafız mı yoksa düzenli orduyu mu kastettiğini netleştirmedi.

Haberde, her eyaletin Ulusal Muhafız üzerinde yetki sahibi olduğu, ancak Trump’ın federal bölgelerdeki birlikleri federal yetkiyle görevlendirebildiği ifade edildi.

Oregon Valisi Tina Kotek, basın toplantısında Trump ve Noem ile yaptığı görüşmelerde konuşlandırmanın gereksiz olduğunu “açıkça” ifade ettiğini belirtti. Kotek, “İsyan yok, ulusal güvenlik tehdidi yok. Büyük şehrimizde asker bulundurmak için herhangi bir gerekçe veya yasal dayanak bulunmuyor.” dedi. Vali ayrıca, konuşlandırmalara karşı şiddet veya mülk tahribatının “tolerans görmeyeceğini” bildirdi.

Pentagon’dan yapılan açıklamada, İç Güvenlik Bakanlığı’na destek vermeye hazır olunduğu, gelişmelerin takip edileceği bildirildi. Pentagon sözcüsü Sean Parnell, e-posta yoluyla yaptığı açıklamada, “Başkan’ın talimatıyla İç Güvenlik Bakanlığı (Portland’daki Department of Homeland Security/DHS) operasyonlarına destek için ABD askeri personelini seferber etmeye hazırız.” dedi.

Oregon yetkilileri, Trump’ın adımlarının durumu daha da tırmandırabileceğini ifade etti. Portland Belediye Başkanı Keith Wilson, “Ülkemizin zulüm eylemlerini unutmayan uzun bir hafızası var; başkan, burada kanunsuzluk veya şiddet bulamayacak, bunu planlamadığı sürece” dedi. Oregon Senatörü Ron Wyden de sosyal medya üzerinden, Trump’ın şiddeti kışkırtma girişimlerini reddetme çağrısı yaptı. Beyaz Saray, konuya ilişkin yorum yapmadı.

Illinois Valisi JB Pritzker ise federal birimlerin Broadview’daki ICE tesisinde konuşlandırmalarını takip ettiklerini bildirdi. Pritzker, Trump yönetiminin kasıtlı olarak kaos yarattığını ve Amerikan şehirlerine asker göndererek tehdit oluşturduğunu belirtti. Valilik açıklamasında, halka, medya ve kolluk kuvvetlerine yönelik şiddeti kınadıklarını ifade etti.

Haberde, Portland’daki federal ICE gözaltı tesisinin önünde protestoların haziran ayından itibaren sürdüğü, bazı protestoların zaman zaman şiddet içerdiği aktarıldı. Eyaletin “barınak eyaleti” olduğu ve eyalet ya da yerel kolluk kuvvetlerinin federal göç birimleriyle işbirliği yapamayacağı bildirildi. Trump, bu tür eyaletlerin federal fonlarını kesmekle tehdit etmiş, ancak federal mahkeme uygulamayı durdurmuştu. Oregon yasama organları gözaltına alınan kişilerin muamelesini eleştirirken, şehir tesisin arazi kullanımına dair itirazlarını sürdürdü. DHS ise federal ajanları Portland’a konuşlandırdı.

Haberde, protestoların bir kısmının Antifa aktivistleri tarafından yönlendirildiği, bazı eylemlerin zaman zaman şiddet içerdiği belirtildi.

Bloomberg’e göre, Trump yönetimi, Antifa’yı iç tehdit olarak sınıflandırsa da bu kararın yasal bağlayıcılığı bulunmuyor; çünkü “terör örgütü” tanımları yalnızca yabancı aktörleri kapsıyor ve Antifa merkezi bir örgütlenme ya da lider yapısına sahip değil.